Abim: Byun Baekhyun

Bölüm: 16

Medya: 2.Çinli biasım. Zhang Yi Xing (neden böyle yazdığımı okuyunca anlarsınız.)

Çok tuhaf bir bölüm oldu. Bir çok gizem açıklandı. Yalnız hâlâ aydınlanmamış karanlık yerler var.

Exo'nun wolf'a yada growl'a benzeyen şarkılarını söyleyebilir misiniz? Yani isterseniz. Baskı yok. Zorlama yok. No baskı no zorlama.

Bölüm Hakkında ÖNEMLİ NOT: Kızın sorunlarını küçümsemeyin. İleriki zamanlarda  kızın neden böyle olduğunu anlayacaksınız. Bir de o konu hariç kıza sövebilirsiniz.

Uçaktan inip eşyalarımızı aldık. Sıcak, sıcak, sıcak. Başım dönüyor. Gözümün önüne siyah bir perde iniyor.

"Tao, göremiyorum, korkuyorum. Yardım et. Bir şey yap. TAAAOOOO."dedim.

"Nasıl ya? Ne oluyor? Neden göremiyorsun?"dedi.

"Son saniyelerim, beni gölge bir yere götür. ÇABUK OLL."dedim ve gözlerim hızla kapanmaya başladı. Kahretsin, korkuyorum. Bu karanlıktan ölesiye korkuyorum. Gözlerimi açamıyorum. Bu en büyük sorun. Vampir değilim ama güneşin ısısı başımı döndürüyor. Sadece 2 dakika kalmam gözlerimin kapanmasına neden oluyor. Şuan acınası bir durumdayım. Daha fazla bu sıcakta kalırsam bilincimi bile yitirebilirim.

"Ore wa Tao-kun no kotaga hontoni daisuki desu."dedim.

Gözlerimi açabilene kadarki zaman dilimi ben de yok.

Gözlerimi açtığımda serin bir yerdeydim.

"Tao-kun?"dedim zorlukla.

"Bu kadar kötü olabileceğini bilseydim buraya gelmezdik."dedi Tao.

"Buraya nasıl geldim? Sen mi getirdin? Kendimi kaybettikten sonra bana ne oldu?"dedim.

"Özür dilerim, zamanında sana yardım edemediğim için özür dilerim. Sen birden yığılınca seni tutup gölgeye götürmeye çalıştım. Çalıştım diyorum, çünkü sana bir şey oldu diye çok korkuyordum. Sonra anlamadığım bir dilde konuşan iki kişi geldi ve bizi buraya getirdiler. Onlar ikizdi. Doktor ne olduğunu sordu. Bilmiyorum dedim. Sıcaktan bilincini yitirdiğini söyledim."dedi Tao.

Doktor geldi.

"Yamado Hanım, umarım daha iyisinizdir. Tao Bey sizin çok endişelendi. Hatta ağladı. Çok kötüydü. Sizin bir daha uyanamayacağınız olasılığı da olabileceğini söyleyince sinir krizi geçirip her şeyi yerle bir etti. İğne ile zor sakinleştirdik. Sizi gerçekten çok seviyor. Onu sakın bırakmayın."dedi doktor.

"Sanki bırakacakmışım gibi. Beni sinir etmeyin. Hele bir kalkarsam başınıza bela aldınız demek olur."dedim.

"Tamam tamam kızmayın. Şu kremi güneş vurabilecek her yerinize sürmenizi tavsiye ederim, yoksa az önce yasadığınızdan daha kötü bir olay yaşarsınız. İstediğiniz zaman buradan çıkabilirsiniz."dedi kremi Tao'ya verip gitti.

"Ya ben bu doktora sinir oldum. Gidip dövsem mi?"dedim.

"Şimdi yürüyebilecek misin?"dedi.

"Bir dakika, sen benim için endişelenip, korktun mu? Ağlayıp ortalığı birbirine mi kattın? Ha?"deyip saçını okşadım.

"Evet. Seni cok sevdiğim için gayet normal."dedi ve sarıldı.

"Senin için gercekten çok endişelendim. Lütfen bana korktuğun şeyleri söyle de önlemler alayım. Lütfen yüreğim bir daha böyle bir olayı kaldıramaz."dedi Tao.

Sarılmasın karşılık verdim.

"Tamam, sudan çok korkuyorum. Yani  yüzmek benim için imkansız. Bir de bu sıcak beni kötüleştiriyor. Tanımadığım insanların çok olduğu ortamlardan korkuyorum. Bir de EunJung'tan korkuyorum."dedim.