Bölüm: 27

104 10 23
                                    

Sıkıldım, neyse okuyun bölümü. Bu bölüm JoonGi'den ve 800 kelime.

JoonGi'den

Düşün, düşün JoonGi düşün. 26 yaşındaki bir herif 98 yaşındaki bir herifi nasıl kandırıp bunca şeyi ona yaptırabilir? Aptallık resmen.

Off...

Şirketten çıktım, gece gece sinirimi bozmuştu o mal KyungSoo. Doğruca yemek yiyebileceğim bir mekana gittim. Amacım o sekreter ile buluşup bir şirkette çalışmak icin randevu almaktı. Aslında Yamado'ya aşık falan değilim. Xiu da öyle. Bu bir oyundu fakat biz de bir oyunun içindeymişiz. Bu nasıl olabilir? Aklım almıyor.

Acaba Yamada biliyor mudur?

Yamada'yı aradım. Yani Sakurahe Yamado'yu.

"Ne var lan amk? Ne diye arıyorsun gerizekalı?"dedi.

Hiç mi edep kazanmadın be kızım? Şuan bununla uğraşamam.

"Myeonnie ile nasıl gidiyor?"dedim.

En iyisi lafı dolandırmak.

"Myeonnie mi? O kim lan?"dedi.

Kocan lan kocan.

"JunMyeon yani."dedim.

"Sınav yapıyorum. İyi biri sanırsam ya. Hem sana ne? Bir de sen sırf bunu sormak için beni aramazdın. Çıkar baklayı."dedi.

"Her halt yalanmış. Biliyor muydun?"dedim.

"Ben de yeni öğrendim. Bana JunMyeon dedi. Sen? Sen başından beri biliyor muydun?"dedi şüpheci bir sesle.

"Yok amk, nereden bilecem? Ben de KyungSoo'dan öğrendim. Ama anlatmıyor siktiğim."dedim. Bir dakika ne dedim ben?

"Ne? Lan o uke miydi ya? Ben onu seme sanırdım."dedi ve kahkaha atmaya başladı.

Tamam ben de yalan söyledim. Gay'im ben.

"Yav her neyse. Anlatmıyor işte. Senin bir fikrin var mı?"dedim.

"Yok abi ya. JunMyeon da demiyor. Bir şey öğrenirsen bana haber et."dedi ve kapadı.

Hem büyük bir sır verdim, hem de bir halt öğrenemedim. Off.

Tao'dan

Uyandı, sonunda uyandı. Motor çarpmıştı, hastaneye kaldırdık, sonunda uyandı.

Doğruca odaya koştum ve sarıldım. Sakura yada Yamado ikisini de sevdim.

"Tao, lan öldürecen beni aç ayı."dedi.

Aç ayı mı? Sensin aç ayı.

"Ben miyim aç ayı?"deyip ayrıldım ve gıdıklamaya başladım.

Kahkaha atıyordu en sonunda elimi tutup sıktı.

"Yeter yapma."dedi ben de yapmayı bıraktım.

"Telefonu ver. Rüyamda bir sey gördüm, teyt etmem gerek."dedi.

"İlk bana anlat."dedim.

"Tamam aşkım, her şeyin yalan olduğunu düşünsene bir. JoonGi, Yamada ve Suho ne yapardı? D.O ve Hikaru Dede'nin oynuysa?"dedi hemen telefonunu verdim.

Düzelmişti. Ama nasıl? Nasıl oyun olabilir? D.O nasıl Hikaru Dede'yi böyle bir oyuna sürükleyebilir. Aralarında en cahili benim bu konularda ve ben bir şey anlamadım.

Kimi arayacak?

"Hapörlere al, ben de duymak istiyorum Yo."dedim.

"Tamam Tao."dedi ve rehberden D.O diye kayıtlı olan numarayı aradı.

Saniyeler sonra açtı telefonu.

"Efendim."dedi.

"Sana da alo. Anlat dinliyorum."dedi Yamado'm

"Alo, alo da neyi anlatayım?"dedi hyungum.

"Biliyorsun, Hikaru Dede be senin oynundan bahsediyorum."dedi Yamado'm.

"Ha o mu?"dedi hyungum ve kötülerin attığı o kahkahayı attı. Ardından devam etti. "Ben size bir şey anlatamam. JunMyeon biliyor her şeyi. Ben de ondan öğrendim ve anladım. Ona sorun"dedi hyungum. Ardından da telefonu kapattı.

"Suho'yu ara."dedim.

"Tamam Zitao."

(YN: Bu bölüm biraz küfürlü, affedin. Bitch serisi okuyorum da, ondan dolayı biraz küfüre alışmış olabilirim. Af diliyorum.)

Zitao mu? Önce Tao dedi, sonra Zitao, neden? Neden? Bu sefer de başka biri mi oldu? Yada neden böyle davranıyor?

Off.

"Suho'nun numarası bende yok. Telefonunu ver."dedi sevdiğim ama niye bu kadar kaba? Tamam biraz yankeelikten gelen kabalık vardı ama bu kadar değildi.

Telefonumu verdim. Şifreyi tahmin edebilirdi, o yüzden demedim.

"Şifre ne?"dedi sevdiğim.

"Biliyorsun, YamAo, şifre YamAo. Y ve a büyük."dedim.

"Bilmiyordum."dedi sevdiğim. Bunu sonra konuşacam onunla. Ama bundan daha önemli bir sorun var. Her şey oyunmuş, tabii bu söylenti de oyun olabilir yada şaka. Zaten bu konularda bana bir şey demiyorlar bir de bu durum ortaya çıktı. Off.

Şifreyi girip Suho'yu aradı. Aç lan telefonu mal hyung. Aha açtı telefonu. Yamado da hapörlere aldı.

"Ne var yenge?"dedi hyungum.

"Zıkkımın kökü var enişte bozuntusu, anlat olayları."dedi Yamado.

"Hangi olayları?"dedi hyungum.

"Şu beşik kertmesi, anlaşmalar, bunları anlat. Doğrularını anlat."dedi Yamado.

"Nikah günü öğrenirsiniz. Erkenden öğrenmek size iyi gelmez. Çok istiyorsanız kendiniz araştırın. İlla ki anlarsınız. O kadar da aklınız vardır."dedi ve telefonu kapattı hyungum.

Yani bizi gerizekalı yerine mi koyuyordu bu zengin velet? Seni çok güzel döverim. Sopayla kıçına kıçına vurmazsam ben de Huang Zitao değilim.

"Doğru, rüyam doğru. Fakat bunu kanıtlamamız zaman alacak. Kahretsin. Uyuyacağım, belki bir şeyler görürüm. Sen de uyu."dedi sevdiğim ve yatağa yattı, kafasını yastığa koydu. O sırada doktor geldi ve sevdiğimi kaldırıp muayne etti ve bizi yolladı. Evden valizleri alıp havalimanına gittik. Daha erkendi ama gitmemiz gerekiyor. Bu şekilde olmaz.

2 bilet alıp en yakın uçakla gittik. Otobüsle doğruca yurda gittik. Zile bastım. Kapıyı Chen açtı.

"Erkencisiniz, hayırdır?"dedi ve valizleri alıp içeri götürdü.

Yamado, koşarak içeri geçti ve Yifan dage boynuna atladı. Yifan dage ne alaka? Hem niye boynuna atladı o? Hayır yani sevgilisi olduğunu unutmuş herhalde. Yanlarına gidip onları ayırdım.

Sakurahe Sakura'dan, yani alışık olduğumuz adıyla Sakurage Yamado'dan devam

Kris'in boynuna atlamamın nedeni rüyamdakini teyt etmek amacıylaydı. Sonra anlatırım rüyamı. Yada nikah zamanı öğrenirsiniz.

Not: Benim beynim yandı. Neysem, JoonGi gaymiş ve D.O ile olmuş, niye? D.O niye öyle davranıyor? Xiumin'in duyguları gerçek miydi?
Hikaru-sama denilen adam gerçekten de Yamado ve Sakura'nın dedesi mi? Onlar ikizler mi?

Sınır 5 oy 20 okunma

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 06, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Abim: Byun BaekhyunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin