Bölüm25: En iyisi

299 22 0
                                    

***Derin****
Mert 'i karşımda görünce şaşırmıştım.O da bana şaşkınca baktığında üstüme baktım.
"M-Mert sen yanlış anladın." dedim.Neden ona açıklama yapma gereği duymuştum ki.
"Gidiyoruz."
"Böyle çıkamam."
"iki dakikan var."

Yukarıya çıktım ve üzerimi giyinip aşşağıya indiğimde Mert yerinden hiç kıpırdamamıştı.Bana bakarak gidelim der gibi el işareti yaptığında Uygar'a döndüm.
"Üzgünüm.Herşey için saol."
Onaylarcasına başını salladığında Mert bileğimi sertçe tutup beni oradan çıkardı.
"Ne yaptığını sanıyorsun."
"Evet belki eskisi gibi olmuş olabiliriz ama hala kuzenimsin ve buraya benimle geldin ve bana haber vermeden gidiyorsun."
"Sana sormak zorunda değilim."
"Hala anlamıyorsun."

Ne demek istediğini anlamamıştım.Neden böyle birşey söyledi ki?Eve gidene kadar konuşmadım.
Eve gidince çantamda telefonumu aramaya başladım.Bu çantada bir şey bulmak imkansızdı.Elimi en diplere attığımda sonunda buldum.Cevapsız aramam vardı.Ama yurt dışından biri aramıştı.Bu numarayı tanımıyordum.Kim olduğunu düşğnürken telefonum tekrar çalmaya başladı.
"Alo?"
"Derin ben Emel teyzen."
"Aa teyze nasılsın seni çok özledim."
"Bende seni canım iyiyim sen nasılsın?"
"Bende iyiyim."
"Derin çok fazla uzatmayacağım bir kaç gün önce amcanla konuştum olanları biliyorum.Yani eğer sende istersen burada herşey hazır."

Bir ne diyeceğimi düşünmeye başlamıştım.Telefonda bir sessizlik olmuştu.Mert de bana ' ne oldu?' der gibi bakıyordu.
"Teyze bu gerçekten çok ani oldu yani ben bilmiyorum."
"İstersen sen bugün düşün ben seni yarın tekrar arayacağım."
Telefonu kapattığımda geçip koltuklardan birine oturdum.Mert hala meraklı bir şekilde bana bakıyordu.
Ama ona kararımı vermeden bir şey söylemeyecektim.Gözlerimi ondan kaçırdım.Odama çıktım ve kendimi yatağa attım.Düşünmek için gerçekten kötü bir gündü.Ama bir fe şu yönden bakmam gerekiyordu.Mertle artık eskisi gibi değildim.Ondan uzaklaşmam iyi olurdu.
Onu unutmam gerekiyordu.Zaten başından beri onunla çıkmam bir hataydı.Biz kuzendik.Üvey bile olsa kuzendik.
"Derinn!"
"Noldu?"
"Aşşağıya gel yemek hazır."
Sanırım teuzemim kararını kabul edecektim.Buradan bir süre uzaklaşmam iyi olurdu . Aşşağıya indiğimde Mert çoktan yemek yemeye başlamıştı.
"Çok saol beklediğin için."
Hiç bir şey söylememişti.
"Mert sana bir şey sormam lazım."
"Evet."
"Eğer buradan gitseydim üzülür müydün?"

"Uğraşacak biri olmadığı için evet ama senin gibi bir başbelasından kurtulmuş olurum."

"Senden nefret ediyorum."
"Biliyorum canım.Bu nerden çıktı?"
"Şey aslında sana bunu söylemeyecektim ama ben Amerikaya gidiyorum."
Şaşkınca suratıma bakıyordu.
Üzülmüş müydü acaba? Yüzünden hiçbir şey anlaşılmıyordu.
"Bir şey söylemeyecek misin?"
"Sen kararını vermişsin."
"Peki 2 gün sonra yola çıkıyorum."
Tamam der gibi başını salladı.

***2 gün sonra***
Herşey hazırdı.2 saat sonra uçağım kalkacaktı.Herşeyden tamamen uzaklaşıyordum.Özelliklede Mertten.Bana gitme bile dememişti.Hiçbir şey söylemedi.
Valizimi alıp aşşağıya indiğimde Mert beni havaalanına bırakacaktı.
"Gidebiliriz."
Kapıya doğru ilerledi.2 gün boyunca çok fazla konuşmamıştık.Duygularım ve aklım ikiside farklı şeyler söylüyordu.
Havaalanına geldiğimizde uçağa binecektim.Mertle aramuzda ne yaşanmış olursa olsun onu böyle bırakmak istemiyordum.
"Mert." dediğimde ona öylece baktım.Ağlamamak için kendimi zır tutuyordum.
Gidip ona sarıldım.Ellerini omuzumda hissettiğimde gözümden bir damla yaş aktı.
"Beni unutma olur mu?"
"Seni unutmayacağım asla.Ama bana bir söz ver sende beni unutma."
"Söz veriyorum.Hoşçakal." deyip ondan ayrıldım ve koşmaya başladım.Arkama bakmak istemiyordum.Çünkü eğer bakarsam gidemiyecektim.Ona nir söz verdim ve oda bana.Onu unutmayacağım hiçbir zaman.........

Bebeklerim hikayede biraz değişilik yapacağım.Oylar çoğaldı.Hepinizi seviyorum ♡

aşkın nefretle dansıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin