Mabeob

1.3K 114 33
                                    


Byun Beakhyun' un arkadaşı olmak zordu, kurtlarda dolu bir okulda insan olmaktan daha zordu hem de. Ama yüreğinizin kime güveneceğini siz seçmiyordunuz. Tanrı bir defa ' o senin dostun' dedikten sonra oluveriyordu işte. Ben bir defa Byun Beakhyun' a güvenmiştim, ben bir defa Byun Beakhyun' u sevmiştim şimdi öylece benden gitmesine izin veremezdim...

 Baekhyun başını sallayıp alfayı takip edeceği sırada önüne geçtim.

"Tamam Bay uzun alfa, gitmemiz mi gerekiyor? O halde buyrun bağlayın."

Bileklerimi birleştirip karşımdaki adama uzattığımda gözleri genişlemiş ne yapacağını bilmiyor gibiydi. 

Baekhyun beni geriye çekiştirirken gözümü alfadan ayırmadım, demek duygusuz görünse de onu şaşırtacak insan cümleleri vardı. Baekhyun kolumdan bu defa sertçe tutup bedenimi yanına çektiğinde göz temasımı kesip öfkeli arkadaşıma döndüm.

"Kyungsoo! Sen ne saçmalıyorsun lanet ola-"

"Saçmalamayı sen yaparsın Baekhyun ben değil."

"Madem saçmalamıyorsun o halde neden böyle aptalca şeyler söylüyorsun?!"

"Kesin!"

Alfa keskin sesiyle bizi susturduğun da sokaktan çıkan adamlarına geride kalmaları gerektiğini belirtti. Bir bana bir Baekhyun' a bakarken sinirle saçlarını karıştırıyordu.

"Bu iş bu kadar zor olmamalıydı!" 

Beakhyun ile alfanın hareketlerini izlemeye başladık. Kaçmayı reddettiğim an benimle ne yapacağı artık bizim elimizden çıkmıştı. 

Uzun adam sinirle hırladığında gerisinde duran adamları başlarını önlerine eğmiş alfalarının baskın öfkesinde boğuluyorlardı. Bu sırada bir sokak ileriden gelen polis devriyesinin sesi etrafı sardı. Alfanın öfkeli bakışları Beakhyun' u buldu,

"Binin, buna yalnız karar vermeyeceğim."

Tamamladığı sözleri ile tereddütsüz arabaya ilerledim. Baekhyun ise hala yerinden kıpırdamamış ismimle sokağı inletirken durmamı söylüyordu. Bağırması kesilip tıslamaya benzer acılı sesini duyduğumda ilerlemeyi durdurdum. Uzun alfa Baekhyun' u kolundan tutup sürükleyerek arabaya getiriyordu. Ayakları ile olduğu yere tutunmaya çalışan Baekhyun' un çabası bir işe yarıyor gibi görünmüyordu sadece canını yakıyordu.

"Bırak beni lanet olası, tamam beni bırakma ama Kyungsoo lanetini bırakın. Onun bu meselede yeri yok!"

Uzun alfa Baekhyun' u aldırmıyormuş gibi görünüyordu ancak arabaya yaklaştıklarında dayanamayıp kolundan iterek yere düşürdü. Baekhyun' un açık mavi kotunun dizi yırtılmıştı. Yayıldığını gördüğüm ufak kızıllık ile gerisingeriye Baekhyun' un yanına döndüm. Kolundan tutup ayağa kaldırmaya çalıştım kalkmayı reddediyordu. Tam kaldırdım derken kendisini geri yere çekti.Karşı koyamayacak halde olduğumuzu anlayamıyor muydu?

"Bırak beni Kyungsoo ve git buradan. Bu senin meselen değil!"

Diyordu sözlerinde, gözlerinden yalanını anladığımı bilmeden. Yanımızda duran alfaya aldırmadan kalkmayan arkadaşımın yanına oturdum. Gözleri beni takip ediyordu.

"Baekhyun, gözlerin. Gözlerin gitmemi istemiyor ve ben dilinden çok gözlerini dinlemeye başlayalı çok oldu."

Lanetlerini değil, gözlerindeki sevgiyi dinledim ben Baekhyun. Öfkeli yumruklarını değil, bana duyduğun güveni sezdim. Dostluğumuzu çok sevdim. Şimdi uzun bir alfadan korkup gitmem.

Baekhyun sakinleşirken elinden tutup kalkmasına yardım ettim. Suskunluğunu sürüsüne paniğini hissettirmekle meşgul olduğuna yordum. Uzun adam fark ediyor mu diye baktığımda bize odaklı olduğunu gördüm. Başı ile arabayı işaret ettiğinde yüzündeki ifadeyi seçmek zordu. Anılarını zihninden geçiren bir ölümlü gibiydi belki de.

Beautiful PainHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin