Bugün tatil de ilk günümüz ve ben bu kez alarmın sesi yerine Rüya ve Sera'nın bağırmasıyla uyandım.
Sera: "ya Rüya ilk ben kalktım. Bi müsade et artık.
Rüya: "ama önce ben geldim. Bu yüzden benim sıram.
Çocuk gibi kavga ediyorlardı hemde çok saçma bir konu için. Lavaboya ilk ben gireceğim diye tartışıyorlardı. Onlar kavga ederlerken ikisinin arasından geçtim ve lavaboya girip kapıyı kilitledim. Vee kızların bağırma sesleri;
Sera: "Yaa İdil ne yapıyosun biz sabahtan beri burda kavga ediyoruz. Sen hemen giriyosun.
Rüya: " bana bak Idil çık hemen yaa. Benim hemen girmem lazım. Aksi taktirde odayı mahvedebilirim.
Hemen elimi yüzümü yıkadım, dişlerimi fırçaladım ve çıkmak için kapıyı açtım. Kızlar beni bekliyorlardı benim çıkmakla lavaboya dalmaları bir olmuştu ve kazanan tabiki de Rüya'ydı. Sera ona laf atarken ben hemen üzerimi giydim. Önce kahvaltı için restoranda daha sonra da sahile inecektik.
"Kızlar hazırsanız gidelim hadi.
Rüya: "Tamam kanka çıkalım."
Sera: " ayy kızlar bir saniye önce şu rujumu değiştireyim. Diğeri çok patladı.
Rüya: "of Sera ne kadar süslendin böyle.
Sera: "Hiçte bir kere bunlar benim temel ihtiyacım.
Rüya'yla beraber bir kahkaha patlattık bu kız gerçekten bizi mutlu etmeye yetiyordu. Bizim çocuklar dışarıda bizi bekliyordu. Gülerek dışarı çıktık ve Aras'la göz göze geldik. O da dışarıdaydı ve gerçekten harika görünüyordu. Siyah bir kapri ve kaslarını saran beyaz dar bir tişört vardı.
Bulut: "Hadi İdil gidelim." Dedi ve kolunu omzuma attı. Aras da gözlerini kızarttı ve ters bir bakış atarak önden gitti. Ne yani kıskanmış mıydı? Aras Hünerli ve beni kıskanmak. Yok ya kesin ben yanlış anlamışımdır. Hem Aras beni niye kıskansın ki demi?
Restoranda geldik ve masamıza yerleştik. Aras'ın grubu hemen yan masamızda oturuyorlardı. Kahvaltımı ederken bir taraftan da çaktırmadan Aras'ı izliyordum ama tabi ki de hiç bir işi beceremediğim gibi bu işi de beceremedim. Zaten tek yapabildiğim şey müzik söylemek ha bide az buçuk bir oyunculuk yapabilir gibiyim. Her neyse tabi ki de Aras'a yakalandım. Dikkatlice bakıyordu ama çok sert bir bakıştı anlaşılan bir şeye çok sinirlenmiş.
Kahvaltıdan sonra sahile indik. Hava güneşliydi ve ben güneşi pek sevmem. Genelde yağmurlu ve soğuk havaları severim. Herkes sevgilisiyle bir kenara çekilince ben yine yalnız kaldım. Şezlonguma yerleştim kulaklığımı taktım ve etrafı izlemeye başladım. Dinlediğim şarkı "Taylor Swift'ten Shake It Off" du. Kendimi mutlu hissediyordum ve eğlence arıyordum bu yüzden de bu parçayı seçmiştim. Ne yapsam diye düşünürken Aras'ı gördüm. Yüzüyodu ve gerçekten haddinden fazla iyiydi. O sırada etraftaki bir kaç kızın onu izlediğini fark ettim ve hemen iş başına koyuldum. Hem daha neyi bekliyordum ki sonuçta Aras bana bir hafta hizmet etmek zorundaydı. Ben ne dersem o olur.
"Aras bir bakar mısın?
Ses yok...
"Araasss. Sana diyorum burada bak.
"Ne var?
"Hala insan gibi konuşmayı öğrenemedin.
"Seni ilgilendirmez.
"Git bana soğuk bir şeyler getir ve biraz da atıştırmalık.
"Görevli gibi mi duruyorum. Söyle getirsinler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ELDE VAR AŞK
Fiksi RemajaBAZI İNSANLAR BİRBİRLERİNİ BULDUKLARI AN KAYBETMIŞLERDİR Bir yanda babasının ölümüyle ve üvey babasının nefretiyle yaşayan Idil,bir tarafta sadece kendini düşünen ve aile nedir bilmeyen Aras. Babasının ölümünden sonra annesi üvey babası Mete ile...