°Jeon Jungkook°
Hyungları ve JongIn'i -o olmazsa olmazdı- akşam yemeğine davet etmiştik bu mükemmel haberi telefonda veremezdim çünkü.
"Jungkook ne zaman gelecekler? bir an önce gelmelerini istiyorum...arkadaşımda yok ki hamile olduğumu söylediğimde beraber çığlık atalım" Hwayoung dudaklarını büzerek başını öne eydiğinde gülerek yanına yaklaşıp yüzünü avuçlarımın içine aldım.
"Neden üzülüyorsun tatlım ben senin arkadaşın değil miyim? Eğer istiyorsan seninle beraber çığlık atabilirim" dediğimde kıkırdadı ama yinede memnun olmadığını biliyordum. Onun da bir kız arkadaşa ihtiyaç duyuyordu onu anlayabiliyordum. Ama asosyaldı benim suçum ne?
"Hâla tatmin olmadığını hissediyorum bebeğim...Namjoon hyung, Yoongi hyung, Jimin hyung, Hoseok hyung, Seokjin hyung ve Taehyung hyung var birde gerizekalı JongIn" dediğimde kafama şaplak atmıştı... eli bayağa ağırmış hayvan gibi gömdü. Ben acıyla başımı tutarken o da kızgın bir şekilde bakıyordu. Korkmuş muydum? Evet.
"SEN NASIL JONGIN'E GERİZEKALI DERSİN SENİ SALAK"
"JONGIN'I KORUYUP KOCANA VURUYORSUN VE SALAK DİYORSUN KENDİMİ DIŞLANMIŞ HİSSEDİYORUM KARICIM"
"Ha doğru biz evliydik dimi..." Tanrım... git gide kafayı yiyorduk.
"Nasıl evli olduğumuzu unutursun oppa?" Dedim kız sesiyle ama hormonlar yüzünden dengesini kaybetmişti tabi banada yansımıştı. Salak salak takılıyorduk evde
"Tamam sus...ara nerede kalmışlar sor" sabır dileyip cebimde olan telefonu elime aldığımda kapı çalmıştı Hwayoung koşarak kapıyı açmıştı ve fangirl gibi çığlık atmıştı. Sadece beni görünce çığlık atmıyordu...😧😧😧
Görüş açıma kolları ve bacaklarını Jimin'e sıkıca dolamış bir adet Hwayoung girdi ben şaşkınca onlara bakarken onlar halinden memnun gibi görünüyorlardı en çokta Jimin hyung'un yüzü gülüyordu.
Hızlıca yanlarına gidip Jimin'e kuala gibi yapışmış Hwayoung'u çekmeye uğraşıyordum ama ikiside birbirlerini bırakmıyorlardı... Cidden bana böyle yapmadı.😩😩
"Hyung bırak karımı" hem Hwayoung'u çekmeye uğraşıyordum bir yandanda bırakmasını söylüyordum. En sonunda pes ederek bırakmışlardı birbirlerini ama ikisinede küsmüştüm. Karım en yakın arkadaşıma yürüyordu zaten Jimin hyung dünden razıydı.
Ikisi kıkırdayarak bana baktıklarında göz devirdim ve diğer hyunglarla konuşarak salona gittik.
"Jimin senin hatuna yürüyor demedi deme" Taehyung hyung'a sert bir bakış gönderdim böyle demesi hoşuma gitmiyordu.
"Ne var? Gerçekleri söyledim koçum" of layarak dudaklarımı büzdüm Jimin hyung yerinde başka biri olsaydı onu yaşatmazdım.
"Ohhhoğo bizim minik kurabiyemiz karısınımı kıskanırmış"
"Hyung artık şöyle şeyler demekten vazgeç"
Salona Hwayoung ve Jimin geldiğinde kaşlarımı çattım ikiside gülüyordu. Birden kapı çalınca Hwayoung yine kapıya koştu. Bu kız cidden iyi değildi hamile olmasına rağmen koşuyordu onu uyarmama rağmen.
Bu sefer JongIn'in kucağında içeri gelince sinirlerim iyice bozulmuştu. Bu kızın hormonları masum değildi. Sinirle ayağa kalktım ve Hwayoung'un kendi kucağıma aldım ve yere bıraktım o ise kıkırdıyordu. Oyun oynuyordu benle işte bilerek yapıyordu.
"Hepiniz hoşgeldiniz~~~aslında...ımm önemli birşey konuşmak için çağırıldınız" diyerek direk konuya girdi Hwayoung.
"Yoksa boşanıyor musunuz?" Dedi JongIn parlayan gözlerle neden hep geldiğinde bundan bahsediyordu anlamıyordum tamam sevebilirsin ama evli ve hamile bir kadın o.
