3.BÖLÜM¤ TANIŞMA

189 76 43
                                    

Multimedya:Ateş Günay

-Ateş'in ağzından-

Aras'ın beni arayıp evine çağırmasıyla birlikte zaman kaybetmeden moturuma bindim ve Aras'ın evine doğru yol aldım.

Anlaşılan yine sevgilisiyle tartışmıştı, Aras ve ben çocukluk arkadaşıydık hatta arkadaştan da öte. Onu iyi tanıyordum her defasında sevgilisiyle tartışınca saçmalayıp kendine zarar veriyordu. Yine aynı şeylerin olmaması için motoru daha çok hızlı sürmeye başladım.

Kırmızı ışıkta durduğumda içimden küfürler saydırdım kırmızı ışığa yakalanarak daha çok geç kalmıştım. Tam yeşil ışık yandığında bir kızın önümden geçmesini bekledim bir de bu çıktı başıma zaten zamanım yoktu. Birşeyler söylemek için ağzımı araladığımda kızın ağladığını fark ettim. Bu kızı bir yerden tanıyordum sanki diyerek düşünürken arkamdan gelen korna sesleriyle düşüncelerinden sıyrıldım.

Kim olduğunu merak ederek peşinden sürmeye başladım. 'Nerden görmüştüm bu kızı' diye  düşünüp durdum."Tabi ya Caner'in stüdyosuna gittiğim de görmüştüm."diyerek mırıldandım.

Kızın sahile girdiğini gördüm ve hiç zaman kaybetmeden telefonumu deri ceketimin cebinden çıkarıp Caner'i aradım ve açar açmaz "Nerdesin Caner?"dedim.

"Evdeyim Ateş birşey mi oldu?"

"Kuzen senin stüdyoya geldiğimde bir kiz vardıya," dedim ve hiç beklemeden Caner araya girerek "Adı Ceylin"dedi ve güldü.

"Neyse ne kız sahilde ağlıyor gel bir bak istersen."

"Tamam bekle geliyorum."dedi ve birşey söylememi beklemeden telefonu kapattı. Kızın bankta oturduğunu görünce bende motordan inip bir ağaca yaslandım ve kıza baktım hâlâ ağlıyordu bir sorunu olmalıydı.

-

Hava kararmıştı üzerinde ki ceketine daha çok sarılan kızı izlemeye devam ederken Caner'in geldiğini gördüm motorundan inip hemen yanıma geldi.

"İstersen gidebilirsin kuzen ben konuşurum."dedi.

"Hayır bende gelmek istiyorum." dedim ve kızın oturduğu banka doğru yürümeye başladık. Caner kızın omzuna dokununca başını bize çevirdi gözleri gözlerimi buldu hemen ardından ağlamaktan kırmızı olmuş gözleriyle Caner'e baktı.

-Ceylin'in ağzından-

Düşüncelerimden sıyrılmama neden olan omzumdaki elin sahibine bakmak amacıyla başımı kaldırdım.Caner'in yanında stüdyoya gelen hâlâ adını bilmediğim çocuğa baktım. Hemen gözlerim Caner'i bulunca başımı tekrardan önüme eğerek ağlamaya devam ettim.İzmir'e dönmek istemiyordum bu düşüncenin aklıma gelmesiyle ağlamam daha çok şiddetleniyordu. Caner biraz şaşırmış olmalıydı ki bir süre tepki vermeden başımda dikilip durdu. Biraz daha başımda bekledikten sonra Caner ve adını bir türlü öğrenemediğim çocukta yanıma gelip oturdu. Bunlar benim yerimi nerden bulmuşlardı? Caner gelmişse bu çocuğu niye yanında getirmişti? diye düşünürken Caner'in sesiyle düşüncelerimden kurtuldum.

"Ceylin ne oldu? Anlatmak ister misin? Çok kötü görünüyorsun istersen evine bırakalım seni." dedi şefkat dolu sözleriyle.

"Hayır burda kalmak istiyorum Caner."dedim ve devam ettim.
"Biraz annemle tartıştık önemli bir konu değil."

"Ceylin nasıl bir tartışmaydı? Bu kadar ağladığına göre kötü birşey olmuş anlat istersen." dedi ısrar edercesine.

"Yine herzaman ki gibi İzmir'e gitmekle tehdit etti. Ben oraya gitmek istemiyorum Caner." dedim ve göz pınarlarımdan damlaların intihar etmesine izin verdim. Bir süre sessizlik oluştu bu sessizliği bozan ise adını bilmediğim çocuğun telefon melodisi oldu. Elini ceketinin cebine koyup telefonunu çıkardı ekrana baktıktan sonra birşeyler mırıldanarak ayağa kalktı ve telefonla konuşmaya başladı. Ağlamaktan yorulmuş gözlerle Caner'e baktım birşeyler düşünüyordu ne düşündüğünü merak etmiştim.

SON JÜPİTER Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin