Düşüncelerin en iyisi gerçeklerden daha iyi olamazken, düşüncelerin en kötüsü de gerçeklerden daha kötü olamazdı. Kimin ne düşündüğü bilinmez ama hiç kimsenin böyle düşünmediği kesindir.
Hilal hanımın İsmet Beyin Kucağında sadece Gökay'ı gördükten sonraki hali kelimelerle ifade edilecek gibi değildi. Feryat çığlıkları atıyor, ortalığı birbirine katıyordu. Gökyüzünde bir tane bile kara bulut görünmezken Hilal hanımın feryadı yıldırım etkisindeydi. Aradan 30-35 dakika geçmiş seyirciler birer birer olay yerini terk ederken akıl almaz bir olay yaşanmıştı. Deniz bebek evden emekleyerek çıkıyordu. 1-2 metre emekledikten sonra ayağa kalktı adım atmaya başladı. Birden büyümüş yüzü tanınmayacak haldeydi. Hilal hanım kızını bu halde görünce İsmet Beyin kucağına bayılmıştı.
Hilal hanım İsmet Beyin 'Hilal , Hilal , Hilal ' sesleri ile kötü bir rüyadan uyanmıştı. O günden sonrada kendince anlam veremediği bu rüyayı birkaç kez daha görmüştü ve rüyasında gördüğü her şeyin gözlerinin önünde sürekli bir biçimde canlanması bu rüyanın aklından hiç çıkmayacak düzeyde hafızasına yer edinmesine sebep olmuştu. Rüyasında gördüğü bu olay gözlerinin önüne her geldiğinde ruh halindeki değişmeleri gözle görmemek mümkün değildi. Suratındaki donuk bakış, anlık soğuk terlemeler ve bedenindeki duraksama, Hilal Hanımın başka bir dünyada olduğunu gösterir durumdadır. İsmet Beyin gözlemiyle o anda söylenen hiçbir şeyi duymuyor, hatta ve hatta sanki nefes alışverişi bile duracak durumda oluyordu. Rüyanın her anını en ince ayrıntısına kadar hatırlaması, gerçek hayatta baktığı her yerde rüyanın tekrar aklına gelmesi demektir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Adını Sen Koy
RomansaAdını koymakta güçlük geçtiğiniz duygularınıza tercüman olmak isteyen bir kitap.