Gözümde ki gözlükleri şifoniyerin üzerine bırakıp, yatağıma oturdum. Evde gözlüksüz dolaşmayı çok seviyordum. Ama dışada gözlüksüz asla yapamazdım. İlerisi bulanık olsada önümü net görüyor olmak evde bana yetiyordu. Telefonumun saati gece yarısını geçtiğini gösterdiğinde iç çektim. Harry, hâlâ arkadaşlarıyla birlikte olmalıydı. Sesi soluğu çıkmıyordu iki saattir ve ben fazlasıyla sıkılmaya başlamıştım. Harry'nin sohbetine son kez bakıp telefonu şarja bırakacağım hakkında kendimi ikna etmeye çalışırken telefonuma arka arkaya Harry tarafından mesajlarla dolmaya başlamıştı. Yazış şekli tuhaftı. Cümleleri tam kuramıyor, arada saniyelik ses kaydı atıyor yine yazıyordu. Ses kayıtlarının hepsinde de kahkahası vardı."Sarhoş musun sen?" diyerek klavyeyi kapatarak gönderdim mesajı. Çevrimiçiydi hâlâ mesajımı gördüğünde yazmaya devam etmişti. "Birazcık, çok değil. Çocuklarla içtik." diyerek yanıt verdiğinde gözümü devirmeme engel olamadım. "Eve dikkatli git Harry." diyerek uyardığım da yine kahkaha dolu ses kaydı atmıştı. Tekrar 'yazıyor' yazısı çıktığında bekledim. "Seni çok sevdiğimi söylemiş miydim sevgilim? Aramızda kalsın seni öpmek istiyorum." yazdığında telefonu ani itirafı sayesinde yatağa düşürmüştüm. Bu çocuk beni kalpten götürmezse iyidi.
Instagram'ı olanlar yazsın yorumlara❤️ beni wattpad adımla da bulabilirsiniz yani selinarat 😂 dediğim gibi kullanıcı adınızı yazın ki onaylayım💘😊
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sign of the times ➳h.s
Fanfiction"Ağlamayı bırakman gerekiyor. Gülümse her zaman." demişti bana. Ama asıl bu duruma gelmemi sağlayan kendisiydi. ©Selinarat,2017.