BS-2

35 12 12
                                    

Multimedya'da Afra' nın giydikleri var

Hayatta acılardan kurtulmak ya da unutmak için uyguladığımız türlü türlü yöntemler vardır. İnsan bazen uyuyarak , ağlayarak , umursamiyormus gibi yapmaya çalışarak yada onunla oldugu en değerli fotoğrafını yakmaya çalışarak başarmaya çalışır. Afra ise herşeyi bir nebze olsun unutabilmek için ailesinin daha küçük yaşta bıraktığı bu koca yetimhaneden kurtularak ilk adımlarını atmaya başlıyor..

Bütün bir hafta sabahtan akşama kadar gazete de bulunan iş ilanlarını dolaşsa da yinede kendine göre bir is bulamamak Afra'nın canını sıkmaya başlamıştı. Oysaki herşeyin güzelce sorun olmadan halledebilecegini düşünmüştü.
 
**
AFRA'DAN

   Bu sabahta bir haftadır yaptığım gibi erkenden kalkıp iş ilanlarıni dolaşmak için hazırlanmaya başladım. İlkbahar ayında olduğumuz için hava fazlasıyla güzeldi. Bende ona göre rahat kıyafetler giymeye karar verdim. Bugün fazlasiyla gerilecegim için boylesi daha iyi olur diye düşündüm.

  Dolabımdan kot tulumumu ve siyah tsortumu çıkardıktan sonra giyinmeye başladım. Aynanın karşısına geçip saçlarımı taradiktan sonra salık bırakmaya karar verdim. Geri çekilip kendime baştan aşağı baktığımda dudaklarimda hafif bir tebessüm belirdi. Sade ama hoş olmuştum. Beyaz spor ayakkabilarimi da ayağıma geçirip yıllardır değiştirmediğim parfümü de sıktıktan sonra tamamıyla hazırdım. Çantamı alıp odadan çıktım.

  Merdivenlerden indikten sonra bir kaç gözün üstümde olduğunu umursamadan yurttan çıktım.

Gazetedeki ilan buraya çok uzak olmadığı için otobüse binmektense yürümeyi tercih edip ilerlemeye başladım.

Yolda yürürken bir araba yanimdan gecerken ilkbahar yağmurlarının oluşturduğu küçük su birikintilerinin üstünden geçtiği için üstüme su sıçrattı !!
Her tarafim kirlendiği için sinirden arabanın arkasindan bağırmaya başladım;

"Ne biçim sürüyosun şu arabayı !! Düzgün kullansana hayvan heriff ! "

Araba birden durup arka arkaya gelmeye başlayınca tırsmadim değil. Adam arabadan inip yanıma gelene kadar salyalarimi toplayabilmistim. Çünkü adam resmen dehşetül vahşet bi şekilde yakışıklıydı !. Ben ona leyla leyla bakmaya devam ederken birden bağırınca korkudan omuzlarımı kulak hizama kadar çıkardım. Bu ne şiddet ne celal canım !!

" Ne diye kaldırım yerine yolun ortasından yürüyorsun ki.! Bide arkadan bağırıyosun düzgün kullan diye !Önce sen kaldırımda yürümeyi öğrende sonra bana akıl ver aptal ! "

Az önce ben dehsetul vahşet demiştim değil mi ? Geri  alıyorum çünkü bu adam tam bir Allah'in belası !!! Sinir katsayım hat safaya ulaşırken bağırmaya başladım.

"Sen önce bir bayanla nasıl konusulacağını öğrensene !! Bana aptal diyene bak sen ! Öküzün tekisin buna ne demeli ?!  Senin yüzünden üstüm mahfoldu !"

Adam üstüme bakıp alay edercesine sırıttıktan sonra birşeyler mırıldanıp arabasına doğru yürüdü. Bana yardim edeceğini düşünürken kapısını açıp şoför koltuğuna oturdu ve son sürat yanimdan uzaklaştı. Gözden kaybolana dek arkasından bedduami da ihmal etmedim tabi. Bende çantadan çıkardığım ıslak mendille bir yandan üstümü silip bir yandan da yakınmaya devam ederek yürümeye başladım.

****

Yaklaşık 15 -20 dakika sonra adrese geldim. Mağaza daha içeri girmeye gerek görmeden ne kadar şık olduğunu gözler önüne sermeyi başarmıştı. İçeri girmeden önce kapının önünde etraftaki uzaylı görmüş muamelesi yapan bakışları aldırmadan herzamanki gibi duamı etmeye başladım;
  " Allah'ım n'oolur etraftaki kem gözlere karşı nispet ede ede şu isi yapmayı nasip et Ya Rabbiim ! Amin amin çok amin "

İşi alıcam hırsıyla içeri daldım. Yani dalmaya çalıştım. Ama yapamadım. Çünkü lanet olası taşa takılıp yere kapaklandim. !!
Zemindeki taşlarla gıcık bir bakışmanin ardından ayağa kalkip üstümü silkeledim.
 
Dizim acıdı laann !!

Neyse ki kimse görmedi, demeye kalmadan arkamdan şen bir kahkaha patladı. Umarım bu kahkaha bana değildir.
Arkami dönüp sovmeye hazirlanacakken kıçını görmüş kedi gibi kalakaldim. Çünkü tam karşımda bugün üstüme su sıçratıp sonra bağırıp beni orda bırakan adam vardı!
 
Bana doğru gelmeye başladı ve benim nefes alışverişlerim sebebini bilmeden hızlanmaya başladı. Evet evet kesin bana geliyor. Yaklaştı... Yaklaştı ve dibimde. Boyu benden uzun olduğu için kafami kaldırmak zorunda kaldım ve boyumun kısalığına bir kez daha lanet ettim. Gülen adam birden kaşlarını çattı. Ama neden ?

  Acaba kalbimin ritimlerini mi duyuyor ? O kadar hızlı yani !

Düşüncelerimi bölen adamın gür sesi oldu.

" Hayatımda senin kadar dikkatsiz bir insan görmedim. Elini açıp saf saf havaya bakacağına önüne bak ! Kör musun  koca taşida mi gormedin !? Sakar mısın nesin her yerde de karşıma çıkıyosun ! "

Sonra birden yüzüne piçimsi bi gülüş takınıp ;

" Doğruyu söyle yoksa beni mi takip ediyosun ? "

" Hadi be ordan salak tipsiz şey ! Ben mi seni takip ediyorum ? Buraya önce gelen benim bu soruyu soracak biri varsa o da benim !
Ayrıca ne sakarım ne de kör ! Hem o bahsettigin şey saf saf havaya bakmak değil dua etmek !! Herşeyi bildiğini zanneden ama hic bi bok bilmeyen kalas !!

Hic birşey demesine izin vermeden hızla mağazaya girdim. Zira hiç çekemicem onu. Mağaza görevlilerinden müdürün odasını öğrenip merdivenlerden üst kata çıkmaya başladım. Oda tam karşıda duruyordu. İlerleyip kapının önünde durdum ve derin bir soluk aldıktan sonra kapıyı iki kez tiklattim.

Müdür orta yaşlı , göbekli hafif kel bir adamdı. İçeri girdiğimde baştan aşağı suzmeye başladı.

"Buyur kızım niçin gelmiştin"

Hemen söze girdim

" Ben gazetede vermiş olduğunuz iş ilanı için geldim efendim."

Büyüklere saygıı..

"Hm demek iş ilanı için geldin."

Masanın önündeki koltuklardan birini gösterip;

"Geç bakalim otur şuraya" dedi. Bende gösterdiği yere oturup konuşmaya başladım.;

"Efendim inanın benimle çalışmaktan asla ama asla pişmanlık duymayacağınıza kalıbımi basabilirim. Bu işe gerçekten ihtiyacım var. Olmasa zaten burda ne işim olurdu değil mi ? "

Mudurun bu ani çıkısmama karşın yüzünde hafif bir tebessüm belirdi.

"Soyle bakalım daha önceden bir yerde çalıştın mi ? Yoksa ilk iş deneyimin mi olacak ?"

"Daha önce hic çalışmadım. Ama bu işi yapabileceğime inanıyorum."

"Peki , bir haftalık deneme surecin olacak ve bu zaman içerisinde gözüm üzerinde olacak. Sabah sekiz akşam beş arası. Memnun kalırsam devam edersin. Simdi evine gidebilirsin. Yarin gel başla. Ama geç kaliyim deme !"

Size baba diyebilir miyimm ??

Yüzümde kocaman gulumsemeyle cevap verdim.

" Çok teşekkür ederim efendim. Emin olun pişman olmayacaksınız. İyi günler. "

Mudur memnun olmuş bir ifadeyle gulumsedikten sonra izin isteyip odadan çıktım.

Mağazadan çıkınca kendince dans etmeye başladım. O kadar mutluyum kii !

Kafami mağazaya doğru çevirince sabahki kalasla göz göze geldim. Beni mi izliyordu bu !!! Pis herif bide pişmiş kelle gibi sırıtıyor. Umursamadim istediği kadar gulebilir. İşi kapmışım kimin umrunda onun tavırları. Kalas herif !!

BEKLENMEDİK SÜRPRİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin