Biz Aksel'iz kızım.Ben sel gibi tehlikeli ve bi o kadarda can alıcı sen ise ak kadar tertemiz deniz gibi masmavisin.Bu yüzden sen benimsin!
"Sigaram dumansız yanamaz sende bensiz olamazsın demiştin."
~Bu hikaye siyahın içindeki beyaz değil , siyahı...
Multi:Karakterler Bu bölüm Kamelya ve Ufuk'a özel Parti Gecesi Ufuk'tan Sinirle Kamelya'ya bakıyordum.Kız beni sinir etmek için başka erkeklerin yanına gitmişti.Keşke gerçekleri bilseydi o zaman böyle olmazdık hala onu sevdiğimi bilirdi .
O çocuk elini Kamelya'nın bel oyuntusuna mı koymuştu yoksa ben mi yanlış gördüm bilmiyorum ama o çocuğu geberteceğim yanımdaki Ilgaz'a dönerek " Kamelya'ya ne yap et dışarı çıkart" dememle hemen onların tarafına geçip konuşmaya başladı. Ne söyledi bilmiyorum ama Kamelya sinirle dışarı çıktı. Bu benim işime geliyor çünkü sırf Defne'nin oyununa gelip annemle bir olmuşlar beni Kamelya ile tehdit etmişti. Bende dışarı çıkıp ağaçların arasından onu arkası dönük gökyüzüne bakarken bulmuştum şu an çok güzeldi bir kaç adımla arkasına gelip "Gökyüzünü görüyor musun şu parlayan yıldızları? O parlayan yıldızların gökyüzünü sevdiği kadar seviyorum seni" diyerek arkadan sarıldım irkilmişti küçüğüm. Parti Gecesi Kamelya'dan Bana o kadar güzel sarılmıştı ki sanki hiç beni bırakmamış gibi . Bende ona "Biliyor musun Ufuk ? Sanki bir masalın başlangıcı gibisin bir varsın ve bir yoksun." Sonra elini kalbime koyarak " Yanlış biliyorsun " sonra elini daha çok kalbime bastırarak "Ben hep buradaydım." Demişti sonra karşıma geçerek "Yarın herşeyi seninle konuşmak istiyorum. Yarın da burada olur musun küçüğüm?" Dedi bana o güzel gözleriyle bir şeyleri anlatmaya çalışıyordu. Canımın yanacağını bildiğim halde "Tamam o zaman yarın akşam 6'da" demiştim. Ağzını açacağı sırada onun telefonu çalmıştı. Bende rahatsız etmemek için cafeye geri dönmüştüm. Yarın Saat 6'da
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bu elbise gerçekten çok rahattı ve hazırdım aşağıya inip bir taksiyle aynı yere gelmiştim.
Oradaydı beni bekliyordu beni görünce içten bir gülümseme ile bana bakmıştı onun yanına gidip "Merhaba" demiştim. Karşılık olarak 'Merhaba' demesini beklerken o beni şaşırtarak "Dinle bak sana bişi fısıldıcam" diyip sol kulağıma yaklaşarak "Seni seviyorum Bela..." diye fısıldamıştı sadece bana bakmasıyla beni etki altına alan adam bü sözlerle beni fethediyordu.
Sonra geri dönerken bende ona bakmak için kafamı ona çevirmiştim. Keşke çevirmeseydim çünkü şu an dudaklarımız arasında santimler vardı. Daha da yaklaşmaya başlamıştı. Ben beni öpeceği için gözlerimi kapatıp beklemiştim ama benim dudaklarıma onun dudakları değmemişti. Bu işte bir gariplik vardı daha Sonra gözlerimi açarak etrafıma şaşkın bakışlar atarken gözlerim dolmuş ve bedenim öfkeyle dolmuştu.Bana gülerek bakan okul arkadaşlarımı aldırmadan benim dudaklarıma değmeyen ama şimdi de benim gözüm önünde Defne'yle öpüşen Ufuk'a tüm nefretimi hediye ediyorum. Defne Ufuk'tan ayrılınca dolmuş gözlerimi zorla tutuyordum. Defne bir adım öne gelerek işaret parmağını bana uzatarak "Sana o benim demiştim Kamelyacık" Diyince tüm sinirim alt üst olmuştu.
Ufuk'a tüm nefretimle "Gün gelecek ve ben sana sesimi duyamayacak kadar uzak olacağım. Canın çok acıyacak, için yanacak, çaresizce bekleyeceksin ve beni anlayacaksın eğer geri gelmek istersen hatırla bu anı Uyumak zor , uyanmak koIay oIacak ... SaBahı ipIe çekeceksin ... Ne geceIer rahatIatacak seni ne gündüzIer , öImeyi isteyip öIemeyeceksin" deyip ona daha da yaklaşarak sadece onun duyacağı şekilde kulağına " Güzeldik biz unutma bizi!" Deyip oradan uzaklaşıyordum.