Yurt

233 21 1
                                    

Yurda varır varmaz hiç kimseye selam bile vermeden, konuşmadan Chanyeol ve D.o oppanın kaldığı odaya çıktım. Yatakta gözleri kapalı bir şekilde, burkmuş olduğu sağ ayağı sarılı bir şekilde uzanıyordu. Nefes alış verişi normaldi fakat ufak ufak da olsa görünen mimikleri canının yandığını belli ediyordu. 
İç çekip aşık olduğum adama bakmaya devam ettim; sol kolu gözlerinin üzerindeydi ve kısık seste nefes alıp veriyordu, yüzünde ki makyajın hepsi silinmiş dahi olsa beyaz ve pürüzsüz cildi çarpan ışık yüzünden daha da parlıyordu. Burada olduğumu biliyor mu bilmiyordum, geleceğimden haberi var mıydı onu bile bilmiyordum. Tek bildiğim şu an yapmak istediğim şeydi. Chanyeol'a sıkıca sarılmak. D.O oppanın yatağına oturup soğuk olan havaya aldırış etmemek için bacaklarımı ovuşturdum. Chanyeol yatağında yana kayıp kıpırdadığında odaklanmış bir şekilde ona bakınıyordum. 
Menajerim Exo üyelerinden birinin beni yurda bırakacağını söyleyerek kendi evine gitmişti ve hava da kararmıştı. Sonbaharın son aylarında olmamız soğuk ile mücadele etmeye başladığımız anlamına geliyordu ve Exo üyelerinin yurdu da pek sıcak değildi. 
''Orada üşümeye devam mı edeceksin?'' 
Duyduğum ses ile yerimden sıçrayınca Chanyeol sol kolunu gözlerinden çekip kısık gözleri ile bana bakınmaya başlamıştı. D.o oppanın yatağından kalkıp sıcak olan yatağa yattım ve Chanyeol'a pek yanaşmayıp öylece bacaklarımın ısınmasını bekledim. Chanyeol'un sıcaklağı tüm bedenime bir elektrik akımı gibi yayılmaya başlamıştı. Onun sıcaklığı bir yanardağın içine girmişim fakat yanmayı unutmuşum gibi bir sıcaklıktı, bu onun en sevdiğim özelliklerinden biriydi. Bedenim onun bedenindeki alev ile buluşsa bile asla beni yakmıyordu.
''Buraya gelmeni kim söyledi?'' dedi sırt üstü yatmaya devam ederken. Onun yattığı gibi yatarak gözlerimi kapattım ve derin bir nefes aldım. 
''Baek ve Suho Oppa. Ayağını burkmuş olduğunu söylediler ve... '' duraksayıp cümlemin devamını getiremedim. 
''Ve?''
''Neden böyle bir şey yaptın Chanyeol? Neden bana zarar vermek yerine kendine zarar verdin ha?'' dedim bağırmak üzere olduğum sesim ağlamaklı çıkarken. 
''Ben sana zarar veremem ki... Bunu hala öğrenemedin mi? Sen benim kırılması olası bir can parçamsın. Kendimi öldürebilirim, canımı en derinden yakabilirim ama senin canını yakamam. '' dedi hafif doğrulup bana doğru dönerek. ''Sen benim çaresizliğimin çaresisin Mi...'' 
''O...O zaman bana bağırman, bir hafta boyunca konuşmamız, düet yapmama bile kızman neydi Chanyeol?'' dedim. Dolmuş olan gözyaşlarım yavaşça yanaklarımdan süzülürken. 
''Ben seni kendi grup üyelerimden bile kıskanıyorum. O mükemmel gülümsemeni kimsenin görmesini istemezken, isterse Kore'nin en yaşlı kişisi dahi olsun senin onunla paylaşamam. Ben seni kimse ile paylaşamam.'' dedi ve yanağımdan düşen gözyaşlarını eli ile yavaşça silerken. ''Düşen gözyaşlarını bile kimseyle paylaşamam, tüm parçaların bana ait kalsın istiyorum. Sadece fazlasıyla sana aşığım.'' 
Beni kendine çekmek istese de ondan biraz geriye çekilip gözlerine bakındım. 
''Beni... Kıskandın mı? G-Dragon'dan hem de...'' dedim sakince. 
''Kıskanmadım. Senin her parçanın bana ait olduğunu biliyorum, hissediyorum sadece. Sadece seni bir başkasının - bir başka erkeğin yanında şarkı söylemeni, sesinin onun sesi ile uyuşmasını istemedim. Bencilim ama konu sadece sen olunca bencilleşiyorum.'' 
Ona şaşkın gözlerimle ona bakarken onun bu kadar beni sahiplenebileceğini düşünmediğimi fark etmiştim. 
''Ayağını nasıl başardın peki ha?'' dedim kendime engel olamayıp ona sarılırken. Elinin teki omzumdan tutup açık olan saçlarımın uçlarıyla oynarken diğer eli ile de bedenimi bedeninden bir dakika bile ayırmamak için sıkıca sarmalamıştı. 
''Dans provaları yaparken ısınmayı unutmuştum ve işte... Monster'ın bir bölümünde ayağıma birden ağrı girmişti ama durmayıp şarkıya devam edince acıdan duramadığımın farkına varınca şirket doktorunu çağırdım ve o da üç gün dinlenmem gerektiğini söyledi. '' dedi nefesini saçlarımın arasına verirken. Göğüsüne birkaç yumruk atmak istesem de yapamadan dudaklarımın üstünde minik bir öpücük hissetmiş ve domatesten farkım olmayacak kadar kızarmıştım. 
''Sana habersiz öpme beni demedim mi? '' diye bağırdım. Kahkahaları odaya dolarken bana bakındı.
''Ne deseydim o kadar romantik bir anda? 'Sevgilim seni öpeceğim.' mi? '' dedi ve kahkaha atmaya devam etti. Kaşlarımı çatarak ona bakmayı sürdürdüm. Beni habersiz öptükçe kızarıyor ve sinirleniyordum, Chanyeol ise bunu her seferinde yapıyordu. 
''Bana şarkı söyler misin sevgilim? '' dedi ve gözlerini kapattı. '' O mükemmel sesin ile uyumak istiyorum.'' 
Başımla onaylayıp tam kalbinin üstüne başımı yasladım. 

Sen ve ben; gökyüzünde patlayan havai fişekler ve senfoniler gibiyiz

Ben seninle hayattayım
Sanki kalbimin bütün kayıp parçaları çarpışıyor

Bu yüzden zamanı burada, ay ışığındayken durdurun. 
Çünkü gözlerimi hiç kapatmak istemiyorum. 

Chanyeol'a ilk aşık olduğum zamanları unutamadığımı fark ettim. Exo'nun ile çıkış yapmış anında, o uzun turuncumsu saçları ve aşırı belirgin olan kepçe kulakları ile ona aşık olmuştum ve bir daha da ondan ayıramamıştım gözlerimi. 
Sınıf arkadaşlarım dalga da geçse, Kore'ye gelip ona sarılmak istediğimi o kadar çok kafaya takmıştım ki ilk ameliyatımda yaşama sebebim olmuştu. 

Sensiz, kırılmış hissediyorum.
Bir bütünün yarısı gibi.
Sensiz, tutacak bir elim yok,

Sensiz, parçalanmış hissediyorum
Fırtınadaki bir yelken gibi
Sensiz, ben sadece hüzünlü bir şarkıyım.

Ben sadece hüzünlü bir şarkıyım.   

Ailem Kore'de okumama, kariyer yapmamı hiç desteklememişlerdi fakat inat ettiğim duygulardan dolayı buraya gelmiş ve ailemi karşıma almıştım. Belki de benden nefret ediyorlardı fakat sevdiğim adam ve grup üyelerimin yanında güvende hissediyordum kendimi. Onun sıcacık kalbinde kalmam, beni mutlu ediyordu. 

Seninle, düşüyorum.
Bir duvarda ki tüm gölgelerin içinde geçmişimi bırakıyormuşum gibi.

Sensiz, ben güzel bir karmaşayım
El ele korkularımıza karşı koyuyormuşuz gibi,
  

Beni ilk öptüğü zaman ellerimde, bacaklarımdaki ve kalbimdeki titreyişleri uzun süre durduramamış ve sahneye titreyerek çıkmıştım. Çıkışımızı yapıp sahneden indikten sonra ise Chanyeol ile kavga etmeye başlamıştık, ben onun sırtını, omzunu ya da karnına yumruklar atmıştım o ise kahkahalar atıp Exxo üyelerin arasında beni rezil etmişti. 
Daha sonrası ise her şeyden de berbattı. Baek ve Chen oppa her dakika da bir olanları hatırlatıp benimle dalga geçmişti, sessiz sinema oynarken Kai ile Sehun taklidimi yapmışlardı ve yurdumuzda ise unnilerim 'İyi öpüşmeler gör rüyanda' tarzında yorumlar yapmıştı. Oda arkadaşim Lisa unni bile nasıl öpüşülür öğretmeye çalışmıştı. 

Sen mükemmel bir melodisin,
Duymak istediğim tek uyum,

Sen benim en güzel tarafımsın,
Sen benim yanımda durduğunda
Ben hiçbir şeyden korkmam,   

Duyduğum kısık seste düzenli nefes alış verişleri ile kafamı kaldırıp titreyen göz kapaklarıyla uyuyan sevgilime bakındım. 
Umut ışığı gibi bir melekten farksız şekilde uyuyordu. Kalbinin üzerine kafamı tekrar koyup, düzenli nefes alışlarını müzik gibi dinleyerek uykuya kendimi kaptırdım. 
Rüyamda ise olamayacak bir geleceği, Chanyeol ile geleceğimi hayal ettim. 

-Merhaba gençlik; Bir konuda yardım isteyeceğim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

-Merhaba gençlik; 
Bir konuda yardım isteyeceğim. Farkındaysanız artık eskisi gibi çok okunmuyor ve adam yerine koyulmuyorum. Bu yüzden etkinlik tarzında bir şeyler yapmak istiyorum. 

Amacım kitaplarımdaki dünyaların daha fazla keşfedilmesi ve bu yüzden yardımcı olacak olanlar lütfen yorum atabilir mi acaba. 
Vote ve yorumlarınızı eksik etmemeniz dileği ile... 

-xoxo

Heart Stage ✔ | ChanyeolHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin