Kaybedenden Notlar

Not:5 - Gitmeseydi İyiydi Be!

Çok zaman oldu hala daha kötüyüm. Normalde üç ayda geçmesi gerekir ama yedi ay olmuştu. Yok geçmiyor tam unuttum diyorum tekrar geliyor. En son ne zaman görüştüm tam yedi sekiz ay önce. Çok kesin bir tarih oldu ya. 2016-27 Kasım çok sert bir gündü, hatırlıyorum. Gitmeseydi iyiydi be! Valla gitti yani, baya gitti. Dönmezde yani, dönemez ki. Net gitti. Ne yapayım ben şimdi? Son yedi sekiz aydır ne yapıyorum? Aslında bir bok yapmıyorum. Bir bok yapmamaya da devam ediyorum başka türlü geçmez çünkü. Kendimize bir takım yalan meşgaleler bulmak zorunda kalırız. Şunu yap, bunu yap, onu yap dediğinizi duyar gibiyim. Hayır denedim ama olmuyor bir yerde patlıyor. Çözülebilir gibi gözükmüyor.

Evet gerçekten de gitmeseydi iyiydi ama gitti be.. Ne içtiğin sigaradan ne keyfi olarak yaptığın çay sigara, kahve sigara ikileminden tat alabiliyorsun. Ne dinlediğin şarkılar rahatlatmaya yetiyor ne de eskiden yapmaktan haz duyup yapmak için iple çektiğin zamanlar tat veriyor, ne de arkadaşlar. İstemiyorsun artık. Acı olgunlaştırıyor insanı. Sende olduğundan daha fazla olgunlaşıyorsun dolayısıyla. Kahveyi çok sevdiği geliyor aklına hem ağlıyorsun hem içiyorsun. Şu zamanda şunu yapmıştık beraber diyorsun sonra çekildiğiniz fotoğraflara bakıyorsun. Sadece bakıyorsun. Bir gün saçma bir nedenden yazıyor sana, sonra konu malum konuya gelince diyorsunuz ki ''beklentim yok merak etme'' o da diyor ki ''olmasın zaten.'' Beklentiler daha çok üzer seni. Benim beklentim olmadığı halde ben seni bu kadar sevip özleyebiliyorken beklentim olsaydı ne olurdu halin hiç düşündün mü sevgili..?  

Giden gittiği yerde mutluysa, bizim üzülmemiz suç olmaz mı? Peki ya giden, bizim mutsuz olduğumuzu bile bile mutlu olabiliyorsa, bu bize küfür sayılmaz mı?