Multimedya aras
Yarın okul başlıyordu. Kabusss başlıyorr.
Alarmın salak sesiyle uyandım.
Ahhh bu sesten nefret ediyorum.
Alarmı kapatıp yataktan kalktım.
Kıyafetlerimi alıp banyoya girdim.
Duş alıp rutin işlerimi yaptım kıyafetlerimi giyindim.
Hazırım.
Aşağıya indiğimde aras bizde kahvaltı yapıyordu.
Ahhh kağan nerede
Aras geldiğinden belli kağan hep unutuluyordu.
Bu yüzden kağan hep bana dert yanıyor.
"Anne! Kağan nerede çocuğu hep unutuyorsunuz küsmüş size"
"Aaa serkan ben sana demedim mi ara çocuğu diye"
"Sera napayım arasla muhabbete dalmışız unuttum"
"İyi ettin baba sizle konuşmasa haklı çocuk"
"Tamam çağırıyorum ben"
"Ben cağırırım baba sen muhabbete ve kahvaltıya devam et"
Evden çıkıp kağanın evinin önünde durdum.
Zili çaldığımda kapıyı açtı.
Elinde sandiviç bana gülümsüyordu.
Yaaa siz bu çocuğa niye evlatlık muamelesi yapıyonuz.
"Hadi gel kahvaltı yapıyoruz"
"Sera teyze benim pabucumu dama attı bile"
"Öyle şey olur mu? Babam sadece seni çağırmayı unutmuş"
"Hmm tamam bekle geliyorum ama onlara dargınım"
"Biliyorum süründüreceğiz onları"
Kağan çantasını alıp bizim eve girdik.
Annem ayağa kalkıp kağana sarıldı.
Kağansa yeni gelin misalı sustu.
"Kağan yesene kahvaltına hiç dokunmadın"
"İştahım fazla yok sera teyze"
"Ama okul gideceksen ye zehnin açılsın"
Kafasını sallayıp birkaç bişey yedi.
Ardından kahvaltıdan kalkıp arabalarla okula gittik.
Okula geldiğimizde bütün gözler bize bakıp konuşuyorlardı.
Kaşlarımı çatıp onlara baktım.
İleriden bize doğru gelen borayı görmemle ona odaklandım bize iyice yaklaşıp arası süzdü ardından bana bakıp konuşmaya başladı.
"Lidya nasılsın kazanı biliyorum geçmiş olsun biraz konuşabilirmiyiz ?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUYU
Teen Fictionbugün hayatımın dönüm noktası . bugün herşeyi ; acılarımı özlemlerimi arkadaşlarımı ve hayatımı geride bırakıyorum o şehir beni boğarken ben başka şehirde kendimi buluyorum . gerçekleri yaşıyorum biri var beni hem karanlıga sürükleyen hemde o karanl...