Arkadaşlar biliyorum bölüm çok geç geldi sizden çok özür diliyorum okuyucuların yükselmesi beni sevindirsede votların çok az olması beni üzüyor lütfen vote yapın
Multimedya :ayaz
Arabaya bindikten sonra babam arabayı çalıştırdı . Sessizliği babamın bozmasıyla babama babama baktım "noldu kızım anlat bana "dedi . Bende bu sorunun bidaha sorulmaması için herşeyi anllattım ,tabiki de o agacın altında sigara içen çocuğu söylemedim çünkü babam öyle gençleri hiç sevmiyor . ama çok soguk biri ve tabiki de sokak lambasından gördüğüm kadarıyla çok yakışıklı acaba onu bir daha görebilirmiyim diye düşünürken araba bid anda durdu ve eve geldiğimizi anladım . Kapıyı yavaşça açıp dışarıya çıktığımda annem bana sarıldı ve yüzüme baktı "iyimisin kızım" dedi "evet anne iyiyim ben odama çıkıyorum "dedim annemin ısrarcı sesiyle yeniden yüzüne baktım "ne oldu anlat bana " dediğinde babamın gözlerine yalvarır gibi baktımda babam anlamış gibi kafa sallayıp lafa girdi "bir şey yok sera ben sana sonra anlatırım "dedi babam bana bakarak lafına devam etti "kızım sen odana çıkabilirsin " dedi bende başımı sallayarak yukarı odama çıktım ve yatağıma kendimi bıraktım . 10 dakika sonra telefonun çalmasıyla yerimden sıçradım telefona baktığımda gözümü devirdim çünkü kress arıyordu yine ne istiyordu bu ya telefonu kulağıma koyup "ne istiyorsun ?!!" Bu çocuk daha ne istiyor olabilir ki benden diye düşünürken kress cevap verdi "sesini duymak istedim lidya özledim seni ,bakışlarını , gözlerinin rengini ,herşeyini lütfen gel yada ben geliyim " dedi . " hayır kress bitti bak bana daha fazla acı verme zaten yarın okul başlıyo uyumam gerek " diyip telefonu suratına kapattım ve düşünmeye başladım . Cidden yarın okulum başlıyor ve babamın zoruyla koleje yazılıyorum "Soykan Koleji" acaba nasıl olacak , nasıl insanlar var neler olacak... ve gözlerimi kapatıp derin ve güzel bir uykuya daldım .tabiki huzurlu diyelicegim çünkü huzurlu falan deyilim...
Sabah güneşin yüzüme vurmasıyla uyandım ama bugün yeni bir gün onun için sinirlenmek yok dedim kendi kendime sonra lavoboya gittim . rutin işlerimi yaptım telefonumu aldım. Üstüme siyah sade bluz ve çeket , altımada bir çiçekli en sevdiğim etegimi giyip kemerimi taktım ve çantamı aldım.Ve aşagı kata indim . Annem ve babam keyifle kahvaltılarını yapıyorlardı . "Günaydın millet" dedim . Bugün nedense çok mutluydum. Babam "Hayırdır kızım ne bu neşen maşallah "dedi. Hemen koşup babam ve anneme sarılıp komacan sulu bir öpücük yerleştirdim . kahvaltımı yaptıktan sonra tam evden çıkarken telefonum çaldı . Gene kim bu ya derken bir baktım kaan arıyor . "Ooo hayırsız prenses izmirlere gittin unuttun yakışıklı prensini yaaa " dedi . Herzaman ki kaan dert yanıyor bana :)
"Ben hiç unuturmuyum ya yakışıklı prensimi nasılsın hayatımın anlamı " "iyiyim prenses sen nasılsın nasıl gidiyor" "bende iyi sayılırım alışmaya çalışıyorum ayrıca söyle o kress 'e beni aramasın rahatsız ediyo kaan canımı yakıyo ben onu unutmaya çalıştıkça kendini hatırlatıyor ". "Hay ben o kress 'in varya kızım ben sana dedim elin gavurundan sevgili olamaz diye ama dinlemedin ki beni " dedi. "Ya dalga geçme prensim ya" deyip gülümsedim . "Tamam prensesim o kress 'i ben hallederim de sana bir haberim var. " dedi "hayırdır prensim noldu ?" Dedim meraklı sesimle "belki ama küçük bir ihtimal tatile senin yanına gelebilirim ama eskisi gibi beraber yatacagımıza söz verirsen "dedi . "Oha cidden mi lan çok sevindim yaa " dedim " evet neyse prenses kocaman öptüm görüşürüz "dedi "görüşürüz öptüm prensim " deyip telefonu kapattım . Ve bir taksiye atlayıp şoföre okulu söyleyip arabanın camına kafamı koydum ve dışarıyı izledim bir süre sonra taksi durunca geldiğimi anladım ve taksiciye parasını ödeyip taksiden indim. Ve Soykan Kolejine baktım . Çok büyük ve güzel bir okul diye düşünürken telefonum çaldı. Telefonuma baktığımda özel numara arıyordu . "Kimsin ve ne istiyorsun "dedim cevap vermeyince "kress sensen arama beni birdaha "diyip telefonu kapattım . Yani hayır neden arıyordu anlamıyorum hele de ben ona beni arama dediğim halde. Neyse sinirimi kimse bozamaz bugün dedm ve okulun içine girdim koridorlarda müdürün odasını ararken birina sormaya karar verdim bir çocuğun yanına gidip " bakarmısın müdürün odası nerede "dedim. "Gel ben seni götüreyim "dedi ve bana baktı "tamam " diyip onu takip ettim ...
Arkadaşlar lütfen votelerinizi bırakın ve yorum yapın çünkü kitabın okuyucusu artıp votelirinn çok az olması beni üzüyor ve yazma hevesimi kaçırıyor lütfen eğer votelerinizi bırakırsanız kitaba devam edicegim lütfen votelerinizi ve yorumlarınızı esirgemeyin
Iyi okumalar
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUYU
Teen Fictionbugün hayatımın dönüm noktası . bugün herşeyi ; acılarımı özlemlerimi arkadaşlarımı ve hayatımı geride bırakıyorum o şehir beni boğarken ben başka şehirde kendimi buluyorum . gerçekleri yaşıyorum biri var beni hem karanlıga sürükleyen hemde o karanl...