Bölüm 1
İnsanların dünyasında hayat olması gerektiği gibi devam ediyordu. Trafik hızla akıyor, herkes bir yerlere yetişmek için koşturuyor, sert rüzgâr ağaçları sallıyordu. Sokaktaki tek gariplik her şeyleriyle bu dünyaya yabancı duran iki gölgeydi. Sanki insanların onları fark etmesi mümkünmüş gibi gölge motorlarını dar sokaklardan birine park etmiş, konuşmadan caddeyi izliyorlardı. Ama saklandıkları insanlar değildi. Zaman geliyordu.
Sonunda sessizliği bozan erkek gölge oldu. "Şunlara bak!" dedi dalga geçer gibi. "Her şeyden habersiz koşturup duruyorlar."
Bu, kızı gülümsetmişti ama sesi hala sertti. "Diğer tarafta onları neyin beklediğini bilseler bu kadar rahat olmazlardı."
Sık sık tekrarladıkları bu diyalog ikisi için de vakit geçirmekten başka bir şey değildi. İnsanların nasıl varlıklar olduklarını anlamak için sonsuz zamanları olmuştu ve sonuç asla değişmiyordu: insanlar istikrarsızdı. Onlara güvenmek hata olurdu. Zaten o an orada olmalarının sadece dolaylı yollardan insanlarla alakası vardı. Asıl amaç büyük bir felaketin gelişini önlemekti.
Oğlan huzursuzca yerinde kıpırdandığında kız da yaslandığı motordan uzaklaştı.
"İşte başlıyor!" dedi gölge çocuk. "Meleği gördüm!"
Bu, ikisinin de motorlarına atlamak ve harekete geçmek için bekledikleri andı. Ana caddede karşıdan karşıya geçmekte olan çocuk kendini kulağındaki müziğin ritmine kaptırmış ışığın yanmasını bekliyordu. Saniyeler içinde başına gelecek şeylerden tamamen habersizdi ve salaş giyimi içerisinde oldukça rahat görünüyordu. Işığın yeşile döndüğünü gördüğünde başıyla ritim tutarak yürümeye koyuldu. Çocuğun gölgesi içgüdüsel olarak zamanın geldiğini anlamış, yavaşça insansı formuna dönüyordu. Melek hazırdı, çocukla arasını neredeyse kapatmıştı.
Motorlarını hızla olayın gerçekleşeceği caddeye süren gölgeler dar sokaktan çıktıklarında beklenen fren sesi duyuldu. Zamanlamaları her zamanki gibi kusursuzdu. Işığın yandığını son anda fark eden kırmızı bir araba durmaya çalıştı ama başarılı olamamıştı. Arkasında koyu lastik izleri ve ağır bir yanık kokusu bırakırken süratle çocuğa çarpıp birkaç metre havalanmasına yol açtı. Araba yoldan çıkıp kaldırımda dehşet saçmaya devam ediyor, insanlar çığlık çığlığa kaçışıyordu. Durmaya çalışırken birbirine çarpan araçlar şimdi yolu tamamen kapamış, ortalık tam bir savaş alanına dönmüştü.
Bu, tam da gölgelerin istediği şeydi. Kaosun içinde meleğin dikkatini çekmeden rahatlıkla hareket edebilirlerdi. Görünmez motorları özlerini oluşturan koyu dumana dönüşürken yolu tıkamış araçlara aldırmadan caddenin ortasına daldılar. İnsan gözünün asla algılayamayacağı bir hızla, iki siyah enerji topu gibi hareket ediyorlardı. Erkek gölge boş alanlardan ilerlerken gölge kız motoruyla birlikte önüne çıkan arabalardan birinin üzerine tırmandı ve öne doğru uçtu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖLGE ŞEHRİ - GÜNDÖNÜMÜ
Fantasy5 kitap olacak Gölge Şehri serisinin ilk kitabı :) Sıradaki kitaplar: Gündoğumu, Gündüz, Günbatımı ve Gece. **** Her insan gölgesiyle doğar, onunla büyür ve ölür. Ben de herkes gibi bir gölgeyle doğdum. Tek farkım, onu görebilmem. Zaten o yüzden ş...