"Kankağğğğğ!"diye bağırarak odama dalan Alya'ya"Ha?"diye cevap verdim. Heyecanla yanıma oturup telefonunu gözüme soktu.Ardından
"Bak ne buldum!" diye bağırdı.Elindeki habere benzeyen bir şeydi. okuyunca bunun bir yarışma hakkında bilgi verdiğini gördüm.Tamamını okumadan Alya'ya
"E yani?"dedim. Alya gözlerini büyüterek
"Burada BTS'in üyesi olabilme şansın yazıyor ve senin tepkin sadece bu mu?"diye sorunca anında yattığım yerden kalkarak elinden telefonu kaptığım gibi haberi seslice okudum.
"İstediğiniz bir şarkıyı söyleyip dans ederseniz ve rakiplerinizden daha iyi olduğunuz görülürse BTS'in uzun zamandır planladığı 8. üye olma hakkına sahip olursunuz
NOT:Kız ve ya erkek olmanız fark etmez." diyerek haberi bitirince kendimi
"OHA LAN!"demeden alamadım.
"Kanka kesinlikle katılmalısın."dediğinde Alya'ya göz büyütüp
"Saçmalama."dedim.
"Neden ya?" diye sorduğunda ise koluna vurup
"Kızım sen mal mısın bu Dünya çapında ben buna katılsam bile kazanamam."dedim. Onlarca kişi arasında benim kazanmam gerçekten imkansızın ötesindeyken ben neden bunu deneyerek enerjimi harcayayım ki?
"Kanka bak bende dans yeteneği olsa yemin billah katılırdım ama zerre gram yok. Bari sen katıl da şansını dene."dediğinde güldüm.
"Kanka Allah aşkına şans kelimesi ile ben aynı cümlede bile olamayacak kadar uzağız birbirimize hayatta nasıl olucaz bir düşün bence."diyerek dediği şeyin saçmalığını düşündüm. Hayatım boyunca şans her zaman benden uzakta kalmıştı.
"Ya olsun dene. Hatrım varsa dene."
"Kazansam bile sence ağabeylerim beni oraya gönderir mi?"diyerek onu fikrinden vaz geçirmeye çalıştım ama beni dinlemeyerek
"O iş bende.Sen yeter ki kazan." deyince daha fazla uzatmayıp kabul ettim. Hemen söyleyeceğim ve dans edeceğim şarkıyı bulmaya koyulduk.En sonunda BTS'in bir şarkısı ve dansını yapamam karar kıldık. Alya heyecanla
"Hadi hemen videoyu çekip atalım." dedi.
"En son ne zaman gönderebiliyoruz bu videoyu?"diye sordum. Sonuçta şarkıyı söyleyip kaydetmeli sonra dans kısmını yapıp ikisini birleştirmeliydim.Alya haberin sonunu tekrar okuduğunda gözleri bir anda büyüyüp
"Bu gün sonmuş." Diye bağırdı. Hemen yerimden kalkıp
"O zaman hemen başlamalıyız." Dedim. Onu da kaldırıp 2. Büyük ağabeyim olan Yaman ağabeyim müzikle ilgilendiği için mikrofonu ve kaydetme cihazı olduğundan onun odasına sürükledim. Hemen mikrofonu alıp ses kaydetme cihazına seçtiğimiz şarkıyı söyleyerek kayıt ettim.
"Kanka çok güzel söyledin la." Dediğinde ona gülüp
"Ablan star bebeğim!"dedim. O da bana gülüp
"Hadi hemen sizin bahçeye çıkalım orada da videoyu çeker editler göndeririz." Dedi.
"İlk bir dansta yapmakta zorlandığım yerlerin üstüne düşeyim sonra çekelim." Dedim. Beni onaylayınca dans videosunu açıp yapmakta zorlandığım yerleri bulup yapana kadar uğraştım. En son dansı zorlanmadan yaptığımda güneş batmak üzereydi. Bu manzaradan yararlanıp manzarayı arkama alıp dans videosunu çektik. Hemen odama gidip editlemeye başladık. Alya bu konularda benden daha iyi olduğu için o editledi. Video hazır olduğu an içeriye üç ayıdan biri girdi.
" Ne yapıyonuz ikiz dingiller?" Diye odama dalan Yankı abime
"Hiç." Dedim. Eğer ne yaptığımızı öğrenirse bu yarışmaya hayatta katılamazdım. Kore saati ile bizim saatimiz farklı olduğundan hemen şimdi göndermezsem katılım süresi bitecekti. Bunu bilen Alya abimi oyalamak için bir şeyler bulup onu odadan çıkardı. Hemen videoyu gönderdim ve ekranda katıldığım hakkında bir yazı çıkınca rahatlayıp bilgisayarı kapattım.Şimdi olurda(küçük bir ihtimal ama kalbimin hızlanmasına yetiyo)yarışmayı ben kazanırsam diye annemlere yavaş yavaş Kore'de Alya ile yaşama mevzusunu açmalıyım.
.....
Derin bir nefes alıp kendimi gaza getirdikten sonra salonun önüne kadar geldim salona girmeden önce de kendime şans dilemek adına elimi yumruk yapıp kendi çapımda"fighting"diye bağırdım.Evet şimdi kesinlikle hazırdım,son bir nefes alıp salona öylece daldım.Sanırım kapıyı biraz sert açtım Yankı abim"Yavaşşş!"diye çıkıştı.Ona çok aldırmadım çünkü edep yoksunu ergenlikten çıkamamış uzay sümüğünün tekiydi.Annemin karşısına oturdum,Alya'da hemen yanıma yerleşti ve sanki sözleşmiş gibi Alya'yla aynı anda "Anne bişey konuşabilir miyiz?"dedik.(Alya'da anneme anne der çünkü yaşamının %85ini bizimle geçiriyo)Annem şaşkınlıkla bize baktı ve gömüldüğü koltuğa biraz daha dik ve resmî bir şekilde oturdu ve "Sizi dinliyorum cadılar"dedi.Alya ile birbirimize baktık ve Alya'nın bana attığı o "Sen konuya gir ben söz arada konuya gircem yardırarak "bakışından sonra ilk kurbanın ben olduğumu anladım.Bu sefer içimden bir kez be son kez daha"fighting"dedim ve "Anne sence Kore'de yaşasak nasıl olurdu"dedim ve devam ettim"Hem oradaki her şey ,tüm imkanlar burda daha..."ben daha sözümü bitirmeden annem"Hoşşştt! Bikere ne varmış burda ,sana neresi yetmiyor buranın da bi de başımıza Kore çıkarttın...Hem sen ne yapacaksın elin gavur memleketinde bi kere orda sen aç kalırsın böcek yiyorlar...."annem sözünü bitirmeden Alya sözünü tuttu ve"Anne hayır!Onlar değil böcek yiyenler onlar balık yiyo daha çok ya da yosun çorbası ya da ramen ya daa bimbap ya da...yani annecim anlıycağın aç kalmayız orda hem artık eşşeği bırak dana kadar olduk .Lütfen annem birazcık düşünsen ?"dedi Alya annemle nasıl konuşacağını hep bilirdi ama o da kendi annesiyle hiç anlaşamazdı.Annem kafasını öne eğip biraz düşünme başladı biz de o sırada anneme itiraz edecek olan abilerimize"Eğer birşey,herhangi kötü birşey derseniz siziii ....size yemek almayız bakışlarımızı attık "(Daha fazlasını yapamazdık çünkü onlardan ölümüne korkuyoduk .Nasıl olduysa bu sefer hiç birşey demediler baya şaşırmıştık.Bşz animelerle bakılırken annem bir anda konuşmaya devam etti"Kızlar hem siz bana ordan gavur damat getirirseniz napcan ben?"dedi .İçimden"Tabi bana junkook gelde hiiiç hayır demem getiririm hatta ordan da Alya'ya bir Suga transfer ederiz.."diye geçirdim ama dışarı çıkan kelimeler"Annem olurmu hiç öyle bizim yakışıklı(!),düşünceli(!!), kibar(!!),ve romantik (!!!!!!!!)erkeklerimiz varken napalım bi onları(bunlatı söylediğime İNANAMIYORUM!)"annem bir süre daha sessiz kaldıktan sonra "Düşünmeme izin verin koca danalar."dedi ve bize %49.9onaylayını bakışlarını attı.Alya'yla birbirimize bakıp annem odadan gittikten sonra o meşhur dansımızı yaptık.Ama animelerin orda olduğunu dansımızı bitirdikten sonra fark ettik Adamlar bize "MALZEİMERLER işte napıcan "bakışını attılar (MALZEİMER bize koydukları hastalığa verdikleri isim)bazen baya yaratıcı da olabiliyolar napcan benim abilerim sonuçta her ne kadar uzaylı sümüğü de olsalar...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yok Artık!//BTS
FanfictionKazanma şansım trilyonlarda 0,0000000000000001 iken ben kazanmıştım.BTS'in sekizinci üyesi olma hakkını ben kazanmıştım.Herkes adlarında 'Boys' geçtiğinden bir erkeğin kazanacağını düşünürken ben kazanmıştım.Ben ben Angaralı Derin. Buna her ne kadar...