Yoongi hyung gülümseyerek
"Şirkette bize sarkan stajyer kızlarla!" Dediği an Alya sinirle
"Gidemezsiniz! İzin vermiyorum!" Dedi. Jungkook sinir bozucu bir sesle
"Niye?" Diye sordu. Ona kötücül bakışlar atarak
"Neden acaba?! Daha dün bizi bir tanecik Lee Jong Suk ve Kim Woo Bin imizden alı koydunuz. Bu yüzden siz de gidemezsiniz!" Alya bana katıldığını belirtmek amacıyla başını salladıktan sonra
"İlla gitmek istiyorsanız bizi de yanınızda götürmek zorundasınız." Dedi. Ona 'WTF' bakışlarımı atıp ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışıyordum. Tae hızla
"Olmaz! Olmaz!" Dediğinde Alya kafasına geçirip
"Sen sus kız!" Dedi. Jimin de yazık yavrucuk korkmuş olmalı ki bir köşeye sinip ne olacaksa olsun modundaydı. Yoongi umursamaz bir tavırla
"Siz bizi yanınıza almadınız. Biz neden alalım?" Dedi. Hızla
"O zaman biz de sizi sizin gibi takip ederiz!" Dediğimde Jungkook merakla
"Peki neden böyle bir şey yapıyorsunuz?" Dediğinde kararlılıkla
"Siz neden yaptıysanız biz de o sebepten yapıyoruz." Dedim. Alya
"Hadi bir gidin de sizi takip edelim sonra o kızları öldürelim!" Dedi. Tabi en sonu Türkçe söyledi. Ben sinisice gülümseyerek ona baktım. Sonra onlara dönüp
"Nerde buluşacaksınız?" Diye sordum. Yoongi biraz düşündükten sonra
"Şirkette!" Dedi. Jungkook da hızla onu onayladı. Tae
"Hadi o zaman gidelim." Dedi. Onlar evden çıktıları zaman hala dünden kalan giysilerimiz yüzünden biz odamıza çıkıp üstümüzü değiştirdik. Aşağıya indiğimizde diğer üyeler dedikodu yapmak için 7/24 açık olan teyzelerin bakışları ile bize bakıyordu. Hoseok oppanın yanına giderek kulağına
"Planlarını öğrendim. Bunları bir ara detaylı olarak konuşucaz haberin olsun." Diye fısıldadım. Ardından Alya ile evden çıkıp şirkete gittik. İçeri girdiğimizde bizimkilerin ve kızların yemekhanede oturduğunu gördüm. Alya'yı kolundan tutup yemekhanede olan bir masaya oturtturdum. Ardından ben de onun yanına oturup onları dikizlemeye başladım. Bir kız Yoongi'nin elini tutup bir şeyler söyleyip Yoongi'yi güldürdüğünü gören Alya'yı kızı öldürmesini biraz ertelemesi için tuttum. Ancak başka bir kız Jungkook'u yanağından öptüğü an ne ben Alya'yı tutabilirdim ne de Alya beni. İkimizde yüzümüze kurnaz bir gülümseme yerleştirip onların yanlarına gittik. Ellerimi Jungkook'a sarkan kızın omuzlarına koydum. Alya
"A a Siz demi burdaydınız?! Tesadüfe bak ayol! Napıyorsunuz en sevdiğim kız kankaşarlarım?!"Dediğinde son kelime yüzünden beni bir gülme aldı. Sonra ellerimi omzuna koyduğum kızın saçlarından tutup gülümseyerek çekip yere attım. Jungkook bana şokla bakarken kızın yerine oturdum. Sonra ona gülümseyerek
"Yer verdiğin için teşekkür ederim." Dedim. Kız bana sinirle
"Sen kimsin yağğğ?!" Diye ağzını yaya yaya konuştu. Tama ağzının ortasına bir çarpacakken
"DERİN!" Diye anıran bir ses duydum. Duraksayıp Alya'ya dönüp
"Duydun mu anırmayı? Bu şekilde anıran tek bir kişi var." Dedim. Alya da başıyla onaylayıp
"Ama imkansız . O burada olamazki." Dedi. Ancak ikimizde yanıldığımızı üç ayı olan abilerimin yemekhane kapısından girdiğini görünce anladım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yok Artık!//BTS
FanfictionKazanma şansım trilyonlarda 0,0000000000000001 iken ben kazanmıştım.BTS'in sekizinci üyesi olma hakkını ben kazanmıştım.Herkes adlarında 'Boys' geçtiğinden bir erkeğin kazanacağını düşünürken ben kazanmıştım.Ben ben Angaralı Derin. Buna her ne kadar...