28

4.1K 252 26
                                    

Bavulumu hazırlarken kapının ardında Jin oppaya yalvaran Jungkook'un sesi geliyordu. Jin oppa gerçekten dediğini yapmış ve tatili anında ayarlamıştı. Hayır yani ben bu işe girmeden önce hep meşgul olduklarını zannediyordum ama meğersem öyle değilmiş tam olarak. Bavulumu hazırlamayı bitirince kapatıp dışarı çıktım. Alya da Jungkook ile beraber Jin oppanın ayaklarına kapanmış gitmek için yalvarıyordu. Onlara gülerek yanlarından geçerken Jungkook
"Ya Derin seni kurtarmak için yaptık kurtardıkta. Ama biz gidemezken sen bize gülüyorsun." Dedi. Ona gülüp öpücük attım merdivenlerden aşağıya inerken Alya'nın
"Pislik!" Diye bağırdığını duydum. Sonra ona cevaben kötü cadı kahkahasını attım. Bavulları arabaya yerleştirdikten sonra arabaya binip diğerlerini beklemeye başladım. Sonunda geldiklerinde Jin oppa Jungkook ve Alya'dan kurtulup yanımıza geldi. Kapıyı kapattıktan sonra araba hareket ederken bize yavru köpek bakışları gönderen ikili içimde bir sızı oluşturdu. Önüme dönüp Jin oppaya
"Keşke onlarda gelseydi bir suçları yoktu ki." Dedim. Namjoon oppa elimi tutup
"Derin biliyoruz onlar sırf seni korumak için gitti ama bunu tek başlarına o tehlikeli adama karşı yapmamalıydı. Bahçeye saklanıp taramalı tüfekle az daha saldıracak bir adamdan bahsediyoruz." Dedi. Şok içinde ona baktım. Ben hiç kimseye Chung Hee'nin bahçeye saklanıp eğer ben gelmezsem ne yapacağını söylememiştim. O zaman onlar nereden biliyordu?
"Onun böyle bir şey yaptığını nereden biliyorsun?" Yoongi hyung gülerek
"Derin biz idolüz evimizde güvenliğimiz için elbette kameralar olacak." Dedi. Söyledikleri mantıklıydı. Ellerimi Namjoon oppanın ellerinden çekip pencereye yaslandım ve dışarıyı izlemeye başladım. 5 gün Jungkooksuz ve Alyasız olacaktım. Ne kötü ama... en azından kafam dinlenecek.
🌸🌸🌸
Sonunda kalacağımız yere geldiğimizde heyecanla arabadan indim. Karların gözleri kamaştıracak kadar beyazlığı gözlerimi yorsa da gözümü bu evden alamıyordum. Jin oppa bizim için 1 günde neler bulmuştu böyle? Karların ortasında tahtadan yapılmış iki katlı bir villa idi kalacağımız yer. Heyecan dinmeyerek devam ederken içeri girdim. İçerisi biz gelmeden önce hazırlanmıştı. Salonda bir şömine vardı ve içinde de yakmamızı bekleyen odunlar. Gelmeden önce kararlaştırdığımız gibi ben gene çatı katında bulunan odada kalacaktım. Merdivenlerden çıkıp odama girdim. Küçük ancak rahat gözüken bir odaydı. Bu ev sanırım aynı filmlerdeki gibiydi. Hayat idol olunca,yani zengin olunca daha bir farklı ya. Bavulumdakileri yerleştirip kendimi yatağıma attım. Ardından yatağımdan doğrulup karşımda soğuktan buğulanmış cama bakmaya başladım.
"Derin!" Diyerek bana seslenen Tae sayesinde dalan gözlerimi pencereden alarak Tae'ye cevap verdim.
"Efendim?!" Sesimin ardından kapı açıldı ve içeri Tae girdi.
"Hadi gel yemek yiyeceğiz." Yerimden kalkıp gerindim. Ardından Tae'yi takip ederek mutfağa gittim. Herkes oturmuş yemeğe gömülmüştü bile. Ben de yerime geçip oturdum. Aras bana bakarak
"Annenler aradı Derin." Dedi. Hızla başımı kaldırıp
"Ne zaman?!" Dedim. Jimin gülerek
"Sen arabada uyurken." Dedi. Aras Jimin ile beraber gülerken bana bir şeyler söylüyordu.
"Merak etme ben açtım. Yine de sen de ara bence." Başımla onaylayıp yemeğimi ağzıma tıkmaya başladım. Hosoek oppa bir ara elimi tutup
"Yavaş ye Derin! Zamanımız var." Dedi. Yine de ben dinledim mi? Hayır. Yemeğimi bitirir bitirmez annemi aradım. Annem açtığında
"Ne yapıyorsun kuzum?" Dedi. "İyiyim anne sen ne yapıyorsun?" Diyerek ona cevap verdim. Annem şen bir kahkaha atıp
"N'aptın kız partide?" Dedi. Kaşlarımı çatarak
"Ne partisi ?" Dedim. Annem hayret dolu bir sesle
"E ben seni aradığımda Aras biz bardayız o şu an yakışıklı bir çocuk buldu onun yanında Dedi. Ben de merak ettim damat mı geliyor diye." Dedi. Bu kadının aklı fikri neden hep benim müvretimde acaba?
"Anne yok öyle bir şey. Hem ben daha 19 yaşındayım! Gencim ben!" Dedim. Annem bana yine bir şeyler sayarken bunun sonun gelmeyeceğini var sayarak
"Hadi seni seviyorum. Bay bay." Diyip telefonu kapattım. Ardından salondaki koltuğa daha da çok yayılıp televizyonu açtım.
🌸🌸🌸
Üyelerle beraber televizyonda bulduğumuz macera filmini izlerken Aras bize patlamış mısır getirdi. Beraber izlerken uyku ihtiyacı bedenimi ele geçirdi. Hepsine iyi geceler diyerek odama çıktım. Sıcacık yatağımın içine girerek gözlerimi kapattım. Tam rüyalar alemine gidecekken camımdan bir ses geldi. Ancak aldırmayarak uyumaya devam ettim. Birden bir soğuk esintisi hissettim. Yerimde kımıldayıp böyle devam edemiyeceğimi anlayınca soğuğun nereden geldiğini anlamak amacıyla yerimde doğruldum. Birden pencerenin açıp olduğunu ve iki tane elin oradan tutunduğunu gördüm. Elime hemen yanımda olan abajuru alıp yerimden kalktım. Çıplak ayaklarım tahta zeminde sürtsede umursamıyordum. Hatta aksine bu sesten dolayı hırsız olacak kişi benim uyandığımı ve işini yapamayacağını anlayıp gitsin diye umuyordum. Pencereye yaklaştığımda bir ses duydum
"Derin yardım et!" Bu tanıdık sesle elimdeki abajuru bırakıp hızla pencereye gittim. Baktığımda buradan tutunan kişinin Jungkook olduğunu gördüm. Gözlerim büyürken hızla elinden tutup içeri çekmeye başladım. Eğer yapmasaydım tırmandığı onca metrelik yerden düşecek ve bir yerlerini kıracaktı. Sonunda onu içeri çekebildiğimde hızlı pencereyi kapadım ve yatmadan önce indirmeyi unuttuğum kilidi indirdim. Ardından Jungkook'a bakıp
"Ne işin var senin burada?!" Dedim. Ağzımı kapatıp
"Sessiz ol. Duyacaklar." Diyerek fısıltı halinde beni uyardı. Elini ağzımdan çekip
"Sen cezalı idin ne işin var burada?! Nasıl geldin?!" Diyerek onun uyarısına uydum ve fısıldayarak bağırdım. Yatağıma oturup
"Seni çok özledim. Alya'da Suga hyungu. Bana dedi ki 'Jungkook gel ben bunların nereye gittiğini biliyorum motorla 15 dk gidelim.' Dedi. Ben de yakın bir yer sandım tamam dedim. Nereden bileyim yarım günümüzü alacağını?!" Dedi. Ona gözlerimi devirip yanına oturdum ve ona dönerek
"Ona göre her her motorla 15 dakika." Dedim. Jungkook gülerek
"Ama seni gördüm ya deydi." Dedi. Utancımdan gülümserken koluna vurdum ve
"Peki buraya tırmanmaya çalışmana Ne demeli?!" Dedim. Kolunu bana sarıp
"Bunları yarın konuşsak çok yoruldum. Hadi uyuyalım." Dedi. Ona bakıp
"Nerede uyuyacaksın?" Dedim. Bana sevimli bir şekilde gülümseyip yatağımı gösterdi. Kaşlarım hızla kalkarken bana yalvaran gözlerle baktığından yenildim ve onunla uyumayı kabul ettim. Beraber yatağıma girerek sarıldık ve uyuduk.
                               🌸🌸🌸
"Uyanın ulan! Çok önemli bir şey oldu!" Diye resmen evin içinde anıran Aras'ın sesi yüzünden uyandım. Yerimde doğrulurken Jungkook Aras'a küfür ediyordu. Kalkıp onu da kaldırdım ve aşağıya indik. Herkes salona toplanıyordu. Jin oppa uyku sersemliği ile Alya ve Jungkook'u gösterip
"Bunların ne işi var ya burda? Nasıl geldiler?!" Diye kendi kendine söyleniyordu. Aras onu susturdu.
"Sus bi kız." Ardından heyecanla
"Abiniz aşık oldu lağn!" Diye bağırdı. Birden tüm uykum gitti ve ani refleksle
"Ne?!" Diye bağırdım.

Yok Artık!//BTSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin