1 x 01

223K 10.4K 2.3K
                                    

| Notlar Arası |

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

| Notlar Arası |

        Zorlukla başını yastıktan kaldırırken, kulaklarına dolan yüksek sesle küfür savurdu. Cumartesiydi ve saat sabahın körüydü. Onun üslubuyla kargalar bile kahvaltısını yapmamıştı. Hatta hava onun için karanlık bile sayılabilirdi. Cumartesi günü erken saatte odasına dolan son ses müzik de neyin nesiydi? Müzik demeye bin şahit isterdi. Şu filmlerde çıkan bomba gürültülerinden farksızdı.

        Tek gözünü açtı ve uyku sersemliğinden kurtulmaya çalışırken, zorlukla düşünmeyi denedi. Son derece rahatsız edici müzik sesi evlerinden geliyor olamazdı. Başını sağ tarafta ileride duran çalışma masasına çevirerek saate baktı. 9'a geliyordu.

         Tamam, saat konusunda abartmış olabilirdi. Lakin bu gün tatildi. Dünkü yoğun programından sonra gerçekten dinlenmeye ve bir dahaki hafta için enerji toplamaya ihtiyacı vardı. Ne de olsa sınav haftasıydı. Gece geç saatlere kadar uyuyamıyordu. Sekizinci sınıftı ve dersleri boşlama gibi bir lüksü yoktu. Hayatı ellerinin arasındaydı ve hedefleri bunu kaçırma düşüncesinden çok uzaktı.

          Gerinerek yataktan doğruldu ve kafasındaki soru işaretlerin gidermeyi denedi. 10 yaşında olan kız kardeşi muhtemelen dershanedeydi. Anne babası, Cumartesi günü çalıştıklarına göre ev bomboştu ve kendinden başkası olamazdı. Öyleyse bu müzik sesi nereden geliyor olabilirdi?

        Bütün gece birbirine karışmış olan uzun saçlarını elleriyle geriye doğru atarken, kafası bir anda dank etmiş ve olanları sonuca vardırmıştı. Apartmanda bu türde müzik dinleyen tek bir kişi olabilirdi. Kafasındaki soru işaretlerinin yerini öfke doldurdu. Sinirlerine hâkim olmayarak, düzenli ses tonunu korumayı denemedi ve sesi çıktığı kadar düşüncelerinde dolaşan adı çığırdı.

       "Furkan!"

       Hışımla ayağa kalktı ve adımları banyoyu buldu. Yüzüne soğuk su çarparak, uyku rehavetinden kurtulmaya çalıştı. Fayda ettiği söylenemezdi, lakin soğuk su rahatlamasına yardımcı oluyordu. Bu çocuk bir gün onu gerçek anlamda delirtecekti. Asıl soru: son ses müzik açma cesaretini nereden bulduğuydu.

        Düşününce olasılıklar arasında mantıklı bir tercih olduğunu anladı. Anne ve babası çalışıyordu ve apartmanın hepsi neredeyse boş sayılırdı. Bunların önemi yoktu. Şu anda tek istediği, beyninin içinde yankılanan ve kendisini delirtmek üzere olan müzik sesini kapattırmaktı.

          Allah bilir o büyük ses sistemini odasının tam üstündeki odaya yerleştirmek için ne kadar uğraş vermişti.

          O Furkan Aslan'dı.

         Kendisini delirtmek adına elinden gelenin en iyisini; hatta daha fazlasını yapardı.

         Üst kata çıkıp kapıya dayanmak işe yaramazdı. Kapıyı açmayacak, üstüne müziğin sesini de kısmayacaktı. Amacı kendisini delirtip, sinir sistemini alt üst etmekti. Her seferinde rotadan şaşmaksızın yapmak istediği buydu ve oldukça sonuçlarında başarılı olduğunu düşünüyordu.

OYUN BİTTİ #Wattys2015Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin