FARKLI

2.2K 110 69
                                    

Güneşin doğmasına yakın uyanmıştım. Kafamı çevirdiğimde odada yalnız olduğumu hissettim. Dün akşam çıkardığım kıyafetleri üzerime geçirdim ve aşağı inmek için aralıklı kapıdan ahşap merdivenlere yöneldiğim anda aşağıdan gelen Arda'nın sesi beni yalnızca yerimde durup dinlemeye teşvik etti.

Bir kız sesi vardı ve bağırıyordu. "Ne yaşadınız Arda o kızla çabuk açıkla bana " Arda ise "Seni ne ilgilendiriyor" dediğinde kız bir anda daha çok çıkışmaya başladı "Nasıl ne ilgilendiriyor Arda biz çocukluk aşkıyız" dediğinde kan beynime sıçramıştı. Neden bilmiyorum ama sinirlenmiştim. Arda "Hayır Alara sen beni seviyorsun ben seni sevmiyorum" diye fısıldadı ve devam etti "O paranoyak kafanda benim hakkımda ne besliyorsan onları çıkar ve Alya uyanmadan git buradan" dediğinde kız dahada çıldırmışa döndü "Ne o Arda yaşadıklarımızı ona anlatırım diye mi korkuyorsun?" dedi. 

Arda kızın ağzını kapattığı anda ben devreye girdim ve merdivenlerden aşağı yöneldim. " Arda misafirimiz mi var ?" dediğimde kız üzerime yürüyüp iğneleyici bir ses tonuyla "Evet tatlım sana gerçekleri anlatmak için gelen bir misafir var" dedi ben ise hiç bir şeyin umrumda olmadığını belirtmek amaçlı "Bak annem ve babam şuan morgda bugün cenazem var ve inan senin gibi biriyle şuan da muhattap olamam." diye söylendim.  Kız arkamdan "Arda'nın dün gece seni nasıl kullandığını bilmiyorum ama hayal edebiliyorum. O benimle hayatını geçirir evet arada sıkılır ve sizin gibilerlede oynaşır" dediğinde iyice sinirlenmiştim. Bunlar gerçek olmasa bile Arda'nın geçtiğimiz haftalarda bana davrandığı gibi davranmaması beni biraz düşünmeye yöneltmişti. Tek bir laf etmeden salonda masanın üzerinde duran telefonu ve gözlerimden süzülen yaşlarımı alıp dışarı çıktım.

Arda'nın sesi çıkmıyordu. Şuan kime haber versem bilemedim. Arayabileceğim tek kişi sanırım Ege'ydi. Ege'nin numarasını rehberimden bulduktan sonra aradım ve çalıyordu. Eğer açmazsa burda kalabilirdim. Su ve Selin araba kullanmayı bilmiyordu. Ablamın ise başı kalabalıktır diye düşündüm. Üç kere çaldı ve dördüncüde açmıştı evet . "Alo Ege beni alabilir misin ?" dediğimde "Nerdesin Alya ne oldu ?" dedi normal olarak. Bende ona "Ege sana konum atacağım gel yalnızca beni al sonrasını bi ara anlatırım " dedim ve telefonu kapattım . Egeye konum attıktan sonra cebimdeki kulaklığı çıkardım , kenardaki taşlardan birine oturdum ve telefonumdaki müzikleri kurcalamaya başladım. Rastgele bir müzik açtım ve dinlemeye başladım.

Arda kapıda hala Alara'yla kavga ediyordu. Alara denilen kızı arabasına bindirip gönderdikten sonra benim yanıma geldi ve taşa oturdu. Bende ister istemez kenara çekildim. Kulağımdaki kulaklığı çıkarmaya tenezzül bile etmemiştim. Şu an yanımda olmasını istediğim yalnızca iki kişi vardı. Ata ve Kutay onların özlemi iyice sarıp sarmalıyordu beni . Onlar olsaydı şu an beni bir hamburgerciye oturtturup en büyük kova patates kızartmasını bana yediriyor olurlardı.

Kimse onlar kadar beni tanımıyordu sanırım. Bundan sonrada tanıyamazdı. Kapıya yaklaşan siyah spor araba kulağımdaki kulaklıkları çıkarıp Ege'ye yönelmemi sağladı. Ege kapımı açtıktan sonra arabaya bindim. Arda Ege'ye sert bir tavırla bir şeyler söyledi. Ege ise ukala bir gülüş attı ve arabaya bindi.

Eve doğru yola çıktığımızda Ege'nin bir kaç sorusu oldu ama ondan rica ettim ve başımı arabanın camına yaslayıp yolu seyrettim. Eve vardığımızda bir sürü siyah lüks araba ve siyah kıyafetlere bürünmüş insanlar vardı. Ege'ye arka kapıya yanaşmasını söyledim. Arka kapıdan eve girdim ve odama çıktım.

Ege ve Kutay'ın resimlerine şimdi annem ve babamın resmi mi eklenecekti ? Kendi kendimi yiyordum. Kimi sevsem elimden kayıp gidiyor. Üzerimdekileri çıkardıktan sonra siyah pantolon ve siyah bir tişört giydim  saçlarımı topuz yaptım. Üzerime siyah bir hırka aldıktan sonra aşağı indim.

KARANLIK ŞEHİR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin