SÜRPRİZ

2.4K 130 15
                                    

Uykulu gözlerim pencereden giren ışıktan dolayı biraz kamaşmıştı . Hafifçe gözlerimi araladığımda ablamın siyah kapaklı valizime eşyalarımı doldurduğunu gördüm .
"Evet Alya taburcu oluyorsun " dedi sanki içimden geçenleri okurcasına . İçeri giren Emir Abi bana gülümsedi . "Günaydın güzellik" dediğinde hafifçe gülümsedim ve "günaydın" diye fısıldadım sessizce . Annem ve babamı görmemek bana huzursuzluk veriyordu. İçimde bir kan gölü yaratan ailem her geçen gün o göle bir miktar daha kan ekliyordu . Ben ise o gölün içerisinde yüzen bir kız çocuğuydum . Eğer gölün seviyesini arttırırlarsa boğularak ölecektim . Ama bakıyorum ki kan durmuyor . Belkide böyle öğrenirim . Mutluluk nedir . O kanlar gölden çekildiğinde öğrenirim . Bekliyorum . Ses yok , bağırıyorum duyanım yok . Ablam beni bırakmayan tek insandı o da beni aksatmaya başladı . Kan revan kaldı çocuk kalbim . Şimdi anlıyorum , kimsenin hayatında bir ederim yok . Düşüncelere daldığım saatlerde odadan çıkan  ablam ve Emir Abi yerine odaya Arda girmişti . Elini uzattığında bende elimi uzattım . O tek eliyle koluma destek olmak amacıyla tutunurken bende ağrıyan dikişlerimle yürümeye çalışıyordum . Arda anlamsızca bakış atarken "Ne oldu ?" dedim istemsizce , bana döndü ve pişmanlık hissediyor gibi baktı ama o Arda KORHAN'dı onun diğer adı kusursuzdu . O her şeyi başarırım havasındaydı . O pişmanlık duymazdı ve eminim ki şuan yaşayamadığı pişmanlığı bana yaşatacak . Ama ben kendime yaşatmayacağım buna izin vermeyeceğim .
"Neden geldin Alya ?"
"Nereye ?" diye anlamsız bakarken
"Depoya diyorum neden geldin . Neden takip ettin beni ? Ne vardı sanki , başına gelen bunca şeyi yaşaman daha mı güzel oldu . Hiç uslanmayacaksın demi ? Şımarık kız çocuğu gibisin . Ne yaptığını bilmiyorsun . Kendi kendine haraket ediyorsun her şeyi kolay ufak zannediyorsun !" dediğinde ağzım açık onu dinliyordum . Ve kendimi vereceğim cevaba hazırladım
"Şımarık olan sensin Arda oyun oynayıp gitmeseydin bende merak edip gelmezdim ." diye çıkıştım . Söyleyeceği lafı sanki hazırlamıştı ve benim susmamı bekliyor gibiydi .
" Tamam bende şımarık olabilirim . Ama en azından ne yaptığımı biliyorum " dediğinde aklıma gelen ilk şey sitenin orada satış yapan büfenin yanında beni bir adamın sıkıştırmasıydı ve ben şimdi onu dillendirecektim  .
"Sen mi ne yaptığını biliyorsun ? Ne yaptığını bilseydin Arda geceleri dışarı daha rahat çıkabilirdim . Egeyle kavga ettiğiniz gün çevreye nasıl yansıttınız bilmiyorum . Ama gece dışarı çıktığımda biri geliyor ve elleriyle sesimi çıkarmayayım diye ağzımı tutuyor . Beni kenara çekiyor seni soruyor " diye çıkıştığımda ağzı açık kalmışçasına bana baktı ve ben devam ettim . " Eğer bu ise senin bilincin , kabul ediyorum  evet sen çok bilinçli bi insansın " dedim ve kolundan çıktım . Hızlı adımlarla aşağı inen asansöre doğru yürüyordum . Karnımın üzerinde patlayacakmış hissi veren dikişlerime aldırmadan asansörün önündeki düğmeye bastım . Kapı açıldığında Arda da hemen yanıma binmişti. Gerçekten ben bu çocuğu anlayamıyorum ne olursa olsun . Sanki hiç bir şey olmamış gibi devam ediyordu . Aşağı geldiğimizde sonsuz sessizliğe ufak bir çizgi atarcasına Arda'nın sesi duyulmuştu
"Alya "
"Hı ?" dediğimde bir şey sormak istiyordu ama sanki içinden bir şey engel oluyor gibiydi . Hiç bir şey sormadan devam ettim . Arkadan fısıltıyla "Allah kahretsin " dediği kulaklarımı doldurmuştu . Kaşlarımı bıkmışça oynattım ama bu haraketimi yalnızca ben hissettim . Ablam ve Emir Abi görüş alanıma girince hızlıca onlara yanaştım . Hayal ettiğim tablodan bambaşka bir tablo karşımdaydı . Arabanın kapıları açıldıktan sonra Emir abi şöför koltuğuna geçti . Ablam yanına , ben ve Arda ise arka koltukta oturuyorduk . Düşüncelerim iyice kafamı sarıyordu ben bu şehire ait değildim. Burası çok karanlıktı . Yanlış bir şeyler vardı . Arda'ya doğru kafamı çevirdiğimde gözlerimiz bi anda birbirlerine değip geçtiler . Ama düşünceli gözüküyordu . Masmavi gözleri gerçekten etkileyiciydi . Kaç platoniği vardır diye düşünürken . "Sana ne ?" diye içimdeki Alya bana sert çıkıştı . Gerçekten bana neydi  . Her neyse etrafımızdaki tabelaları izleyerek yola devam ediyordum . Araba sitenin önüne yaklaştığında güvenlik kapıyı hemen açtı . Emir Abi arabayı park etti . Ben inip direk eve doğru yürüdüm . Elvin ablanın evde olduğunu düşünüyordum . O yüzden istifimi bozmadım . Kulaklarımın içinde çınlayan  kapı zili evin içindede bir o kadar yankılanıyordu . Kapı hafifçe açıldı . Elvin Abla gülümsedi "Hoşgeldin Alya " dediğinde içindeki sıcaklık yüzünede vurmuştu . "Hoşbuldum Ablacım" dedim ve yukarı çıkmaya başladım salonu yansıtan aynadan gözüken sofraya uğramak hiç aklımdan geçmemişti . Odama çıktım ve karşımdaki televizyonu açıp kanallarda gezinmeye başladım . Kapımın iki kere tıkladığını duyduğumda . "Evet " diye seslendim .
İçeri giren Arda'ydı .
"Alya konuşabilir miyiz ?"
"Hayır ,neden ?"
"Alya bak Ege'yle kavga ettim evet ama senin iyiliğin içindi , gerçekten " dediğinde şaşırtmıştı beni doğrusu ve bende  hakettiği cevabı verdim . Bu sefer kim kırılır diye düşünmeyecektim .
"Sen ne zamandan beri benim iyiliğimi düşünür oldun ?" dediğimde Arda çok sinirlenmişti .
"Ben birşey diyemiyorum artık Alya " dedi ve kapıyı sertçe kapattı çıktı . Aslında karnım biraz acıkmıştı . Aşağı ineyim hem bir şeyler yerim hemde belki birileri gelmiştir diye düşündüğümde gülmemek elde değildi . Allah aşkına biri benim için mi gelecekti ?  Her neyse dedim ve yemek yemek için aşağı indim . Arda ve çetesini karşımda görünce . Anlamsız anlamsız baktım . Etrafta uçan balonlar vardı . Salonun ortasındaki masada büyük bir pasta vardı . Su ve Selinde buradaydı . Herkesin elinde ufak hediyeler vardı .  Ardanın konuşmalarından tespit ettiğim isimlerinin Efe , Kerem ve Kaan olduğunu bildiğim çocuklarda burdaydı . Efe denilen çocuk elindeki konfetileri patlattı. Herkes bi alkış tutmuştu . Hepsi bir ağızdan "Geçmiş olsun ARKIN!" diye bağırdı . Ve ben gülücüklere boğulmuştum . Sırayla hepsi hediyelerini veriyordu . Konfeti patlatan Efe "Alyacım seni tanımıyorum ,  Arda'dan duyduğumuz kadar yani . Ama seni tanımamam sana  hediye almamı engellemez . " dedi ve güldü . Sonra hediyesini uzattı içinden elmalı , kolalı , çilekli ve daha bir sürü çeşit şeker çıkmıştı . Kaan diye bildiğim çocukta Efeninkine benzer bir cümle kurdu ve hediyesini bana uzattı . İçinden bir iki tane hediye çıkmıştı ayıcıklı anahtarlık , biblo ve küçük bir oyuncak bebek çıktı . Benek çok şirindi . Ve porselendi . Sıra Kerem'e gelmişti oda uzattı ve hediyeden çıkanlar ojeler , makyaj malzemeleriydi . Aslında çok sık kullanmazdım ama işime yarayacağını düşündüm . Selin hediyesini uzattı ve içinden tam beklediğim gibi güneş gözlüğü çıktı . Geçenlerde bize geldiğinde güneş gözlüğüme oturup onu kırmıştı . Ve  onun telafisi olarak bana güneş gözlüğü almıştı . Hafifçe gülümsedim . Su yanıma geldi ve oda uzattığı hediyesini açmamı bekledi . Hafifçe açtığım paketten star wars'ın oyuncakları çıktı . Buna zaten farklı bi mutlu olmuştum . Sıra Arda 'ya gelmişti . Koltuğa geçip oturdum önümde bi paket ve karşımdaki televizyonda açılmayı bekleyen bir dosya vardı . Herkes gerilmişti ve Arda'yı bekliyordu . Gözlerimi kapattım , nefesimi tuttum ve yalnızca Arda'ya odaklandım . Şimdi herkes oraya bakıyordu , aynı zamanda bende .

Evet canlarıım bu bölümde böyle bitti dün attığım bölümün kısaşığı benide rahatsız etti . Bu bölüm eğer yetmezse bölümlere 2-3 gün uğraşıp uzun uzun bölümler atıcam hepinizi çok seviyorum . Yorumlarınızı çok merak ediyorum 💞😍💓😘

KARANLIK ŞEHİR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin