Sevmenin en güzel yanıydı, tarifsiz duygularımı gün yüzüne çıkaran adam.Dokunduğu her zerremi huzura erdirende o adam.
Güzel bir söz güvenli bir dokunuş.
"Artık içeriye gitmeliyiz baskın yemek istemem"dedim gülümseyerek.
Anlını anlıma dayamıştı.Tebessüm etti ve ayağa kalktı.Elini elinin arasına aldı bu okadar güzeldi ki elleri ellerimde gözleri gözlerimde..
Salona girdiğimizde herkesin gözleri ellerimizdeydi.Hiç kimseyi umursamadan sadece ona bakıyordum.
Ellerini ellerimden ayırdığında yüzümü assamda asıl yaptığı şey daha mutlu etmişti.Kolunu boynundan dolayıp koltuk altına sahiplenirce almıştı.
Bizimkilerin yanına gittiğimizde herkes bize şasırmız gözlerle bakıyordu.Başak hemen söze atılıp "S-ssiz yoksa" derken kafamı salladım ve bu onun çığlık atıp üstümüze atlamasına sebeb oldu.
Kutay "Dur be kızım prensesime daha yeni kavuştum"diyerek anlıma bir öpücük bıraktı.
Alp "Ee bunlarda elden gitti gitti vay halimize"dediğinde hepimiz kahkaha attık.
En çokta Berkin tepkisini bekliyordum her ne kadar kutay ona abi cesede tayfadaki en sert adamın kollarının arasındaydım.
Berk ilk öncelikle ayağa kalkıp yanımıza geldi "Gelin buraya" diyerek sarıldı.Beklediğim gibimiydi bilmiyorum ama bu tepkisi beni mutlu etmişti.
Geri çekildeğindeki çatık kaşları beni bir an şaşırtmış olsada yüzüne baktığımda gülümsedi hepimiz oturmuştuk.
**
Kutaya lavobaya gidip hemen geleceğimi söylemiştim.İşimi halledip dönüceğim sırada çantamdaki mektubu çıkarıp merakla okudum.
"Artık görüşme vakti partide sana bir süpriz var".
Bu neydi kim yazmıştı bunu? Ne süpriziydi kim gelecekti?
Yazıya dikkatlice baktığımda el yazısının kime ait olduğunu anladığımda olduğum yerde stabil bir şekilde kaldım.
Bu gerçektende o-o muydu?
Zoraki adımlarla lavobadan çıkıp salona ilerledim.
Berk ayakta, yanındada biri vardı arkası dönük olduğu için kim olduğunu çıkaramıyordum.Ama anladığım kadarıyla her kimse kavga ediyorlardı.
Okuduğum şeyin şokuyla zorla da olsa masaya gittim.Bizimkiler halimi görmüş olucakki hepsi birden ayaklandı.
Dengemi kaybedip düşüceğim sıra arkası dönük olan beden bana dönerek kolları arasına aldı.
Hayır bu gözler! hayır olamazdı! başımı olumsuz anda salladığımda gözümden bir yaş döküldü.
Yüzünü gördüğüm anda içimdeki o sayısız nefret ortaya çıkmış beynimde şimşekler çakıyordu.Gözümden akan yaşı silerek göğüsünden tutup ittirdim.
Berk dokunma lan ona diyerek üstüne atıldığında herkes onları izliyordu.Tabiki yaşadığım olayı Kutay dışında diğerleri az çok biliyordu.
Berk onu yere yatırıp ardı ardına yumruklarını indirirken bir şey fark etmiştim.Eskisinden daha iri ve güçlü duruyordu.
Bir anda Berkin boş anından faydalanıp onu altına alıp yumruğunu salladı.
Acıyla çığlık atarak "Yiğit dur!"diyebildim.Onca zamandan sonra ilk defa ismini söyleyebiliyordum.
Oda bunu duyunca ikinci yumruğunu indiricekken eli havada kaldı.
