Multimedya-Kutay
Sokakda yanlız insanlar görüyorum , yanlız ruhlar hissediyorum..Bazen güneş tepede iken kalabalık bir yolda , bazen yağmurlu bir günde kaldırım kenarlarında , bazen ise ılık ve yerde yapraklarla dolu bir sonbahar gününde geniş ağaçlı yollarda.
İşte an geliyor soruyorsunuz kendinize kendinizden önce bu insanları.Neden yanlızlar ?.
Çünkü basitler.Aşkın, sevginin, bağlılığın, güvenin, sevmenin ve sadakatin ne demek olduğundan habersiz sadece nefisleri için yaşama peşindeler.
*
Gözlerimi başımdaki ağrıyla araladım.Başımı kaldırdığımda birden vücudumun tamamen bir soğuk kapladı,elime baktığımda titrediğimi fark ettim.Yavaşca ayağa kalktım.Yere düşücek gibi oldum ama yanımdaki ağaca tutundum.Nerdeydim ben böyle? Etrafa baktığımda her yer ağaçlarla kaplıydı.İlerlemeye başladım ama kaybolmuştum sanırım.
Hemen elimi telefonuma attım Allah tan cebimden ayırmamıştım.Tam numara çeviricektim ki şebekenin olmadığını gördüm.
Ne yapıcaktım ben burda hava kararıyor ve fazlasıyla soğuyordu.Bana ne olmuştu neden yerdeydim bilmiyorum, en son Kutayın arkasından ormana girdiğimi hatırlıyordum devam yoktu.
Birde üstüme giymek için yarım bir kazak tercih etmiştim.Herşey bu kadar ters gitmek zorundamıydı keşke berki dinleseydimde başka bir şey giyseydim.
Bunu söylerken bile kendime inanamadım ilk tefa ağzımdan dökülüyordu bu kelimeler, ben ve berki dinlemek parmaklı terlikle çorap giymek gibi bir şeydi bu.
Aklımdaki bütün düşünceleri yok edip burdan kurtulmanın yolunu bulmalıydım.Gözümden yaşlar akmaya başlamıştı çaresizlikti tamamen çaresizliktendi.Başağın dudaklarıma, yüzüme bahşettiği gülüşe ihtiyacım vardı.
Şimdiden hepsini özlemiştim.Berk herkes delirmiştir kesin.Nasıl ulaşıcaktım onlara nasıl? Düşünürken birden kar yağmaya başlamıştı.Kıyafetlerim sırılsıklamdı ceketim bile.
Üşümem gittikçe artmaya başlayınca burdan kurtulmanın yolunu bulmak için olduğum yerden ilerlemeye başladım.Her yer birbirine çok benziyor sanki defalarca aynı yerlerden geçiyordum belkide gerçekten öyleydi.
Düşüncelerimle savaş verirken berk i adımı bağırırken duydum.Beni arıyorlardı kesin, Berk diye bağırmaya başladım aynı zamanda sesine doğru koşuyodum ben sesine koştukça sanki sesi benden uzaklaşıyordu.
Yorulmuştum yürümeye takadığım kalmadığı sıra, taşa ayağım çarpmış olucakki yere çakılıp düştüm.Tam ayaklanıcakken bileğimdeki ağrıyla dudaklarımdan dökülen çığlıkla bogazımdan alevler çıkıyordu sanki.
Tekrar ayağa kalkmayı denedim ama bileğimdeki ağrı kalkma der gibi her ayaklanmamda varlığını belli ediyordu.
Ağacın ucuna kadar sürükledim kendimi.Ellerime baktığımda mosmor, saçlarıma baktığımda sırılsıklamdı.
Ağlamaya başlamıştım sanki boğazım patlicakmış gibi bağrıyordum onlara ihtiyacım vardı, yıllar sonra onu görmüştüm ve onun da üzerimde yeni bıraktığı enkazla birlikte bu durumdaydım yine bana zarar vermişti varlığını bilmek bile canımı yakıyordu, önceden yokluğu can yakarken şimdi ise varlığı yakıyordu.
Ağlamaktan gözlerim yorulmuştu, gittikçe vucudum daki bitkinlikle kafamı ağaca yasladım tek çare beklemekti.
Kar gittikçe şiddetini arttırırken bu soğuk havaya daha fazla direnemedim ve istemesemde derin bir uykuya daldı gözlerim..
![](https://img.wattpad.com/cover/56492183-288-k829657.jpg)