Ben Suga'ya aşık oldum sanırım diye düşünmemle şirketin önüne gelmiştim. Yağmur yağmaya devam ettiği için otobüsten inerek koşa koşa dans odasına doğru ilerledim. İçeriye girdiğimde ilk göz temasını Suga ile kurmuştum Suga oturduğu yerden sırıtarak "aradığım halde geç kalmayı nasıl başarabildin başbelası" diyerek sırıtmasına devam ediyordu. Suga'ya küçük bir bakış attıktan sonra cevap vermeyerek ısınma hareketlerini yapmaya başlamıştım. Kısa süre sonra diğer üyelerde gelerek dans pratiğine başlamıştık. Grup dansında başlarda zorlansakta yavaş yavaş düzene sokuyorduk dansı.. Kısa bir süre sonra ara vererek öğle yemeği için plan yapmaya başlamıştık fakat bu sırada bazı üyeler kendi aralarında bir şeyler konuşmaya başlamışlardı. Ne konuştuklarını merak ederek Jin'in yanına yaklaşarak dinlemeye başlamıştım.. Kısa bir süre sonra ne konuştuklarını anladığımda Jin'e sırıtarak " pasta yiyiceğiz" dediğimde Jin' de sırıtarak ellerimizi birbirine vurmaya\ beşlik çakmaya başlamıştık. Suga küçük bir kahkaha attıktan sonra " Jin hyungla takılırsan olabilecekler" bir dakika
" siz fazla yakın değilmisiniz" dedikten sonra Jin'le ellerimizi ayırarak Jin'i itekleyerek yanıma oturmuştu. Yanıma oturduğunda konuşmaya devam ederek " akşamki planı başka zamana ertelemeliyiz sanırım prenses" dediğinde Suga'ya kısa süre baktıktan sonra " Benim için önemli değil eğer senin içinde sorun değilse" dediğimde Suga sırıtarak
" aslında pek tatlıyla aram yok ama malum sen pastayı çok seviyormuşsun Jin hyungla mutluluktan beşlik çakmalar falan filan" dediğinde sırıtarak kalp atışlarıma aldırmadan daha yeni gelen öğle yemeği tabağıma odaklanmıştım. Kısa bir süre de öğle yemeklerimizi yiyerek yaklaşık iki saat kadar dans pratiğine eşlik ettikten sonra J hope'a doğum günü hediyesi alabilmek için dans hocalarından izin alarak dans pratiğinden ayrılmıştım. Dans pratiğinden ayrıldıktan sonra Kore'nin sokaklarında gezmeye başlamıştım. J hope hem onu yansıtan hemde sevebileceği bir hediye vermek istiyordum ama bu konuda kararsızdım uzun bir süre daha düşündükten sonra ARMY'lerin BTS'in fansitesinde yazmış olduğu hediyelere bakmanın iyi bir fikir olduğunu düşünerek şu an bulunduğum yere yakın olan bir kafeye yönelmiştim. Kafeye yaklaştığımda tam içeri girmek üzereyken arkamdan bir el beni tutarak kendine doğru çekmişti..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kar Prensesi
Historia CortaKüçük bir kar tanesi gibi sessiz sakindi yağışımız... Adım adım ilerledik,fakat sonunda güneşin doğuşu bizi paramparça etmeye yetmişti... Not: Hikayeyi instagramda da yayınlamaktayım isteyenler oradanda okuyabilir @dreamwrite_