*3*

15.1K 131 3
                                    

[Şarkı önerim; Kesha-Blow]  [Multi'ye bakın.]

-Kevin 

Çalar saatimin iğrenç sesiyle hafifçe kalkıp alarmı kapattıktan sonra ne zamandır yatağımda birinin olmadığına alışmıştım. Leon'un yanımda uyumasına anlam verememiştim ayılana dek. Üstümdeki yorganı kaldırdığımda çıplaktım. Üstüme bornozumu geçirip odamdaki banyoma doğru ilerledim. Duş alıp rahatlamam gerekiyordu. Bu da benim kurallarımdan işte olmazsa olmaz. Hem daha okula baya var. Benimle birlikte olmanın ödülünü kahvaltıyla alacak. Bu nedenle erken kalkıpta kahvaltıya falan uğraşmasına gerek yok. Duşu açtığımda suyun ılımasını beklerken aynada kendime bakmayı ihmal etmedim. Yaşlanıyor muydum? Saçlarımı ne zaman böyle karışık halde görsem aklıma yaşlanacağım zaman geliyor ve korkuyorum. Çünkü daima kendimi genç ve güçlü hissetmek istiyorum. Su ılıdığında duş jelimi vücuduma sürüp kaslarımın üstünde gezdirdirdikten sonra suyu üstüme tuttum. Duş jelinin kokusu bedenimle bütünleşiyordu. Ilıklığı tüm vücudumda hissettiğimde biraz olsun rahatlamıştım. Saçlarımı hafif karıştırıp şampuanlamaya başladım. Suyla duruladıktan sonra duştan bornozumu giyinerek çıktım. Havlu yardımıyla saçlarımı kuruttuktan sonra havluyu boynuma astım. Bornozu çıkarıp küçük havluyu alt bölgemi kapatacak şekilde sarıp banyo kapısını açtığımda Leon gözleri kısık bir şekilde odada beni arıyordu. 

''Günaydın.'' diyip hafif kıkırdadım. Gerçekten kıvırcık saçlarının karışmış olmasıyla ve uykunun verdiği mahmurlukla çok komik duruyordu. Beni tanıdığı zaman derin bir oh çekti , gülümsedi.

''Burdaymışsın. Günaydın.'' dedi. Havlumu düzelterek yatağa oturup yanaklarını okşamaya başladım. ''Sana bir süprizim var.'' dediğimde göz bebekleri adeta yerinden fırlıyordu. ''Merak ettim neymiş?'' ''Seni kahvaltıya götürüyorum.'' ''Vay tamam kurt gibi açım zaten gitsek hemen fena olmaz.'' dediğinde güldüm. ''Ne neden gülüyosun ki? Bu arada sen duşa mı girdin? Çok güzel kokuyorsun.''  ''Hımm evet öyle istersen sende et rahatlarsın daha okuldaki çıtırlarla uğraşacağız.'' dedim. Dün geceden hiç bahsetmek istemiyordum. Korkmuş olabilirdi , iğrenmiş , bir daha asla da diyebilirdi yani en iyisi daha fazla konu açıp olay çıkarmamaktı diyebilirim. Bu nedenle daha fazla renk vermeden dolabımdan takım elbisemi ve iç çamaşırlarımı çıkardım. Yataktan kalkmıştı. ''Yedek bornoz banyoda olmalı!'' diye seslendiğimde ''Tamam ,teşekkürler.'' dedi. Daha henüz eşyalarını yerleştirmemiştik. Yedek olanı kullanabilirdi. Kıyafetleri yavaş yavaş üstüme geçirmeye başladım.  Suyun sesi geldiğinde duşa girdiğini farkettim. Takım elbisemi üstüme oturttuğumda sıra kravatı yapmaya gelmişti. Boy aynamın karşısına geçip bir kaç çekiştirmeden sonra kravat işini de başarıyla bitirmiştim. Sıra saçlarıma gelmişti. Çabuk kuruyan saçlarımı geriye doğru tarayıp , düzgünleştirdim. Yoğun kokan parfümümü sıktığımda hazır görünüyordum. Aşağıya inip dosyalarımı , öğrencilerin sınav kağıtlarını ve benzeri şeyleri çantama koydum. Laptop'umu da yerleştirdikten sonra çantayı masanın üstüne bıraktım. Kapı sesiyle yukarıya çıktım. Leon banyodan buharlaşmış bi şekilde çıkmıştı. Her yeri kıpkırmızıydı.  ''Baya sıcak bir banyon var , piştim sanırım.''  Kıkırdayamadan duramadım gerçekten çok komik gözüküyordu yine ne komik bir arkadaş bu böyle.    ''Evet , şuan bir tavuktan farksızsın.'' dediğimde o da gülmüştü. ''Neyse sen giyin. Aşağıda olacağım. Okul için çanta hazırlayacaksan ben hazırlıyım. Çünkü yemekten sonra okula gideceğiz.''   ''Hımm aslında iyi olur. Masanın üstüne koymuş olmalıyım. Çantama yerleştirebilirsin.'' dediğinde göz kırptıktan sonra aşağıya indim. 

-Leon

Sıcak tüm vücudumu sarmıştı sanırım. Çünkü suyu fazlasıyla sıcaklaştırmıştım. Üstümden bornozu çıkarıp yatağa bi güzel fırlattıktan sonra gömleğimi ve pantolonumu giyinmeye başladım. Siyah ceketimi de üstüme geçirip saçlarımı kuruladım. Aşağıya indiğimde Kevin çoktan çantamı halletmişti bile. ''Teşekkür ederim.'' dediğimde gülümsemesi tüm yüzüne yayılmıştı. ''Gidiyoruz senin arabanla maalesef hala o lanet olası serviste arabam.'' dediğinde bozuntuya vermeden çantamı kaptığım gibi kapıyı açıp evden çıktım. Kevin kapıyı kilitlerken bende arabayı çalıştırmaya başlamıştım. Arabaya bindi. ''Nereye?''  ''21.sokakta güzel bir restaurant var oraya. Kahvaltıları güzel olur.''  ''Peki gidelim bakalım.'' dedim. 

Sexy BackHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin