-Bizi burada mı bastıracak ölüm
Kasım / 1937 (Londra)
Mahzenin örttüğü gizli odadaki yatağın üzerinde öylece oturmuş, dakikalar önce boyun girintimde çektiği huzurlu uykusundan sökülüp alınmış sevgilimden kalan boşluğa bakıyordum.
Zemindeki şişe kırıklarından ve oraya yayıldıkça yayılan uğursuz kırmızı sıvıdan gelen iç bunaltıcı şarap kokusu bende iki büklüm olup oraya kusma isteği uyandırıyordu.
Bayan Orkide beni kapısı açık şarap mahzeninin iç odasında, yatağın üzerinde, öylece boşluğa bakarken buldu. Burnumun kanaması duralı çok oluyordu ama parmaklarını nemli saçlarımın arasından geçirip onları geriye taradıktan sonra cebinden çıkarttığı mendilini yüzümdeki kurumuş kana bastırdı. Buğulu lacivert gözleri üzerimde geziniyordu. Düğmeleri açık beyaz bol gömlekte, çıplak bacaklarımda ve boynumdan göğsüme doğru inen izlerde. Yüz ifadesinden ne düşündüğünü anlamak imkansızdı. Ama hayatımın son iki haftasını yapboz parçaları gibi kafasında birleştiriyor olduğundan emindim.
"Ne bu halin?" diye sordu iyice belirginleşmiş Rum şivesi kulaklarıma dolarken bakışları odayı arıyordu. "Jimin nerede peki?"
Cevap veremedim. Dişlerimi dudaklarıma bastırıp sessiz olmaya çalışıyordum ama yine de hıçkırıklarımı tutamadım. Gömleği hala üzerimde, karanfilli sigarasının izmaritleri hala yazı masasındaki küllükte, teninin kokusu hala benim tenimin üzerindeydi. Onu bulduklarını, nihayetinde de benden alıp darağacına götürdüklerini nasıl söyleyebilirdim ki?
"Canım oğlum." Bayan Orkide titreyen elleriyle omuzlarımı tuttu. Beni kendine çekip sımsıkı sardı. Anlamıştı işte her şeyin bittiğini. "Nasıl kıydılar size?" diye sordu dökemediği yaşlarından boğuk boğuk olmuş sesiyle.
Sahi nasıl kıymışlardı bize?
***
Herkese merhabalar, bir süredir planladığım Jikook ile karşınızdayım. Eleştiriye oldukça açığım, iyi ya da kötü yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen. *-*

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bury My Heart | Jikook
Hayran KurguOysa ben seni herkesten sakladım, en çok da kendimden. (+yoonseok) to; @gumwinshi