What If I Said "Don't Go!"

7

Bahar Festivali

Bahar Festivali bu küçük kasabanın çok değer verdiği önemli bir etkinlikti. Çünkü yılın en verimli zamanlarıydı. Turistik açıdan da çok önemliydi bu festival. Doğal güzelliklerin kendini gösterdiği Nisan ayında kasaba şehirden gelen birçok insan ile dolup taşardı. Yöresel gelir için önemli bir kaynaktı.

Bahar festivali elbette okullarda da kutlanıyordu. Özellikle kasabanın tek lisesinde önemli bir yere sahipti. Her yıl mutlaka farklı organizasyonlar ile renklendirilen festival kasabanın en çok ziyaret edilen etkinliğiydi. Her yıl her sınıf bir içerik üstlenir ve içeriğe göre stantlar oluştururlardı. Bu yıl Sehun'ların sınıfı havuz evi yapacaklardı.

Okulun bahçesinde ve bina içinde halen hazırlıklar sürüyordu. Renkli afişler duvarları süslüyor, süslemeler yerlerine asılıyor, kostümler giyiliyordu. Havuz evi yapacak olan son sınıflar çoktan havuzun yanında stantlarını açmışlardı. Görevli olarak seçilen on kişi içinde bizim altılı ekibimizde bulunuyordu. Amaçları ilk kez Bahar Festivalini görecek olan Luhan ile eğlenceli vakit geçirmekti. Bu yüzden Chanyeol ve Luhan ellerine aldıkları hortumlar ile sıcaktan bunalıp serinlemek isteyenleri ıslatma görevi verilmişti. Tabi birbirleri ile su savaşı yapmayı kestiklerinde bu mümkün olacaktı. Standın soğuk ikram yapılan kısmında grubun aşçıları Sehun ve Kyungsoo bulunuyordu. Gelen kişilere ikramlar yapıp verilen paraları okulun bağış kutusunda topluyorlardı. Baekhyun ise sınıflarından üç kız ile garsonluk yapıyordu. Yanındaki kızlar güzellikleri için, Baekhyun ise aşırı seksi olduğunu iddia ettiği için garsonluğu seçmişti. Jongin ve yanındaki diğer arkadaşı ise standı tanıtma göre verilmişti. Çünkü ikisi de dış görünüş olarak diğerlerinden –Kyungsoo Sehun'un daha çekici olduğunu iddia etse de- daha iyiydi. Özellikle Bahar Festivalinde grupça aldıkları takım tişörtün içinde fazla çekiciydi. Esmer teni beyaz ve renkli baskılı tişörtün içinde adeta manken gibiydi. Kyungsoo ona bakmaktan kendini alamıyordu ki bunu çok önceden fark eden Sehun tüm sakarlıklarını gizlemeye çalışıyordu kısa arkadaşının.

Sabahtan beri devam eden eğlenceli etkinlik üçüncü saatine girdiğinde havuz evi görevlileri kısa süreliğine ara vermişlerdi. Erkeklerin arasında kalan üç kız makyaj tazelemeye gittiklerinde tek tip tişört giyen altılı oturmuş soğuk sodalardan içiyorlardı. Bu süre içinde de sohbet ediyorlardı.

"Ne yani geçen yıl konser alanı görevinde miydiniz?" diye sordu Luhan şaşkınlıkla. Chanyeol başını sallayıp Luhan dışındaki beşliyi gösterdi.

"Böylece bir grup yapıp sahne almıştık." Dedi. Jongin onu onaylayarak başını sallarken aldıkları görevleri saymaya başladı.

"Chan neredeyse tüm enstrümanları çalabilir. Bu yüzden ona müzik setini ve Rap kısmını vermiştik. Malum sesi çok kalın. Kyung ve Baek vokaldeydiler. İkisinin de muhteşem sesleri var. Özellikle Kyung muhteşemdir." Sevgilisini övdükten sonra başına inen Baekhyun'un tokadıyla sırıtıp dil çıkardı ve devam etti. "Ben ve Sehun'da dansçıydık. Kısa rap kısımlarımızda vardı."

"Vay canına! Bunu birde canlı mı yaptınız?" ilgi ile diğerlerine baktı. Kyungsoo başını salladı. "Canlı yapmasaydık bile dansçılar mecbur dans edeceklerdi. Sehun'u ikna etmek için bizde canlı yaptık. Yoksa sahneye çıkmayacağını söyledi."

"Ne?! Öyle bir şey söylemedim ben!"

"Ah ikna edebilmek için iki hafta ses kısıklığı ile gezdim inanabiliyor musun?" Baekhyun, Sehun'dan yakınırcasına başını iki yana salladı. "Hayır, hiçte bile öyle olmadı!"

"Ne? Sahneye çıkmamak için bir sürü dondurma yiyip hasta olmadın mı? Üstelik hasta olduğun hafta çok yağmur yağdığı için Festival ertesi haftaya ertelenmişti. Mecbur katılmak zorunda kalmıştın." Chanyeol alay ederken Luhan kahkahalar ile uzun olana bakıyordu. Sonra Chanyeol Luhan'ın kulağına eğilip herkesin duyabileceği şekilde fısıldadı.