Hilal Tokattan kızaran yanağını okşarken "A-anne!"der. Azize yerde duran Hilal'i kolundan tutup sarsarak kaldırır.Hilal kolunu çekmeye çalışırken "A-anne N-ne yapıyorsun?"diye söylenir.
"Kes sesini Hilal. Sen hani Teğmen ile arandaki münasebeti kesin olarak sonlandırmıştın!"der Hilal'in kolunu daha sıkı kavrarken.
"Sonlandırdım. Lakin o vuruldu."der Hilal kolunu kurtarmaya çalışırken.
Azize Hilal'in kolunu sertçe bırakıp,sağ elini yüzünün hizzasında sallamaya başlar."Sana ne vurulduysa! Seni ne alakadar eder yahu!?"
Hilal sessizce "Onu ölüme terk edemezdim."der.
"O babanı ölüme terk etti ama.Senin baban onun yüzünden şu anda orada yatıyor.On..."
"Onun sayesinde de infaz edilmeyecek."
Azize alayla güler. "Bunun için mi hemen affettin onu?"
"Affetmedim.Yardım ettim."
"Her neyse bundan sonra yardım falan edemeyeceksin zaten."
Hilal mavilerini annesinin kahvelerine dikerek "O ne demek?"diye sorar.
"Seni eve kilitleyeceğim demek." der ve Hilal'i kolundan tutup eve doğru ilerlemeye zorlar Azize. Eve geldiklerinde Hilal'i evin içine hızlıca itip yukarı çıkarır ve kapısını kilitler. Aşağıya inip odanın anahtarını Hasibeye verdikten sonra dışarı çıkar Hastahanenin yolunu tutar.
Hilal kapıyı bir kaç kez yumruklar. Ardından da bağırır. "Ya anne lütfen! Ne olur?"Yumruklarının ve bağırışlarının ona bir fayda etmediğini anlayınca kendini yatağına bırakır.
Tavanla yaklaşık on beş saniye bakıştıktan sonra kalkar ve yazma köşesindeki yerini alır. Masanın üzerine 2 kâğıt bir de mürekkep koyduktan sonra yazmaya başlar.
"Bıraktım kendimi. İcab etti çünkü. Sizde bırakın kendinizi icab ediyorsa eğer. Artık yazmayacağım belki yazamayacağım lakin bu aklımdaki düşüncelerin sona erdiğini göstermez. Ben şu ana kadar hür fikrimi her zaman belirttim. Belirtmeye de devam edeceğim. Sizde belirtin. Fikirleriniz sizi ele geçirip aklınızı karıştırmasına izin vermeyin.Ben bu uğurda sevdadan vazgeçmeyi öğrendiğimi sanırdım. Lakin yanılmışım. Vazgeçemiyorum. Aslında en başından sevdaya tutunmamak gerekiyormuş.Herkes sevdiğine kavuşşun benim kavuşmam mümkün değilken. İsteyen vatanına isteyen şahsa...
-Halit İkbal"
###
Leon ameliyattan çıkmıştır ve odada dinleniyordur.Ağrısı olduğundan fazla hareket edemiyordur.
Kapı açılınca kafasını yavaşça kapının olduğu yöne çevirir. Birkaç kez gözlerini açıp kapadıktan sonra içeri girenin Veronika olduğunu anlar.Veronika Leon'un saçlarının arasına uzun bir öpücük kondurup geri çekilir. "Leonidas iyi misin?"
"İyiyim mitera."
"Leon ben hanginize üzüleceğimi şaşırdım.Sen burada ağrılar içinde yatıyorsun,Ali Kemal hapiste. Hem de senin sayende(!).Oğlum neden anlaşamıyorsunuz?Bilhassa seni bu hale getiren kim?"
"M-mitera sakin ol. Birçok soru var aklında biliyorum lakin şuan konuşmakta zorlanıyorum.Sadece şunu bil Ali Kemal'i hakettiği için hapse attırdım."
Veronika derin bir nefes alır ve nefesini sertçe dışarı üfler."Leon ben senin tekrar vazifene dönmeni istemiyordum.Yol yakınken dön.Bırak vazifeni. Bak,bunun yüzünden sevdiğin kızdan oldun.Değil mi?"
"Hilal..."
"Artık sizin görüşmenize ailesi de izin vermez ki zaten vermiyorlardı da."
"Hilal'den vazgeçmeyeceğim."
![](https://img.wattpad.com/cover/109992572-288-k532282.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞKA MAĞLUP HİLEON
FanfictionVatan savaşının ortasında yaşanan gerçek AŞK. Hilal ve Leon'un düşünceleri onları farklı yere sürükledi. Lâkin "Aşksız bir yürek çorak bir ülkedir. Hiçbir şey yetişmez orada.","İnsan sevmeyi bilmeyen memleket sevmeyi nereden bilecek!","Kim derdiki b...