"Beni Sevmene İhtiyacım Var" (4)

586 18 7
                                    


Halsizdir Hilal. Kırgındır. Sevdiği adam çoktan gitmiştir ve onu bir daha göremeyebilirdi bile. Bir hafta olmuştur Leon gideli. Bir haftadır haber alamıyordur ondan.
"Yas tutmanın vakti değil Hilal,vazifenin başına dön!" diye söylenir kendi kendine.

###

Hastaheneye gidip üstünü değişir. Herkes koşuşturma içindedir.
"Ayşe hemşire!"  diye seslenir.
"Ne oldu burada?" diye sorar merakla.
"Vazifeye giden Yunan askerleri bunlar, çatışma çıkmış sanırım çok fazla yaralı var."
Bu cümle Hilal'in başından aşağıya soğuk suların dökülmesine sebep olur. Askerlerin içinde Leon var mı diye meraklanır.
Koşuşturmaya başlar. Bütün odaları tek tek geziyordur. Yaralıların vaziyetini gördükçe de kötü oluyordur lakin aradığı kişi yoktur.
Yıldız'ın sesini duyar."Hilal!" diye bağırıyordur Yıldız.
Hilal arkasını dönünce Yıldız'a  yaslanmış lakin yere yığılmak üzere olan Leon'u görür. Onlara doğru koşmaya başlar.
"T-Teğmen!"
Leon sadece acıyla inliyordur.
"Yardım et hemşire." diyebilir sadece.

###

Hilal Leon' a üstünü çıkarması için yardım ediyordur. Karnından damlayan kanlara bakarken gözleri iriler. Karnı kesilmiştir. Kesiğe bakarken
"Teğmen nasıl oldu bu?"diye sorar.
"Oldu işte."
Konuşamıyordur Leon. Ağzını her açtığında  inliyordur.
Hilal soğuk kanlı kalmaya çalışıyordur lakin bütün bu olanlar onu mahvediyordur.
"Hilal." der Leon gözlerini onunkine dikerek.
"Konuş benimle. Neden konuşmuyorsun?"
"Ben konuşurum yeterki siz konuşmayın Teğmen. Yaranız açılıyor."
Leon'un yüzünde hafif bir gülümseme belirir.
"Ben iyiyim." der.
Hilal yarayı kapadığında doğrulur. Mavilerini Leon'un kahvesine diker.
"B-ben çok korktum." der gözleri dolarken.
"Hilal..." der öksürerek "...ben iyiyim."
"İyi değilsin Leon! Karnın kesik, eğer biraz daha geç gelseydin kan kaybından seni kaybedebilirdim!"diye çıkışır Hilal. Nefes nefesedir.
"Bende korktum Hilal. Ama ölmekten değil. Bir daha senin mavilerine bakamamaktan, saçlarını okşayamamaktan,kokunu içime çekememekten, elini bir daha tutamamaktan korktum!" der Leon bağırarak.
"Sadece beni sevmene  ihtiyacım var. Yaptığım şeylerden ötürü benden uzaklaşman beni yıkıyor. İnan bu beni öldürüyor."
Hilal bir şey diyemez. Sadece gözlerine bakmakla yetinir. Tam gidecekken bilegindeki eli hisseder.
"Beni bırakma. Tek gayem bu."
Arkasına döner Hilal. Yüzünde küçük bir tebessüm oluşur.
"Seni bırakmayı hiçbir zaman istemedim zaten Leon." diyince ikiside gülümsemeye başlar. Leon'un eli Hilal'in bileğinden eline doğru gider. Elini sıkıca kavrar. Sonra dudaklarına götürür ve küçük bir öpücük kondurur.

###

Gülümseyerek odadan çıkar Hilal. Az ilerde ona doğru koşuşturan küçük çocuğu görür.
"Hilal abla!"
"Ne oldu İsmail?"
"Yunan askerleri evinizi bastı. Azize hemşireyi bulamadım ben. Yetişin!" der çocuk nefes nefeseyken.
Hilal alel acele hastahaneden çıkar. Babaannesi evde yalnızdır.

###

Eve vardığında kapı açıktır. Askerler henüz alt kattadır. Hasibe ana ise onlara engel olmaya çalışıyordur.
"Ne arıyorsunuz siz burada?" diye çıkışır Hilal.
"Verilen emre göre bütün Türk evlerini arayacağız." diye yanıtlar asker.
"Ne için?!"
"Halit İkbal için!"
Hilal donakalır. Eğer yukarıda ki odalara bakarlarsa her şey çok daha kötü olur.
Askerlerden üçünü yukarı çıkarken görür. Onların peşinden o da çıkar.
Her biri bir odaya girer. Kızların odasındaydı Halit İkbal'in yazıları. Dolaplara tek tek bakmaya başlar asker. Hilal bağırıyordur lakin onu aldırmıyordur. Dolaplardan birinde bulur yazıları.
"Ver onları bana!" diye bağırınca Hilal,
"Halit İkbal sensin demek." diye cevap verir asker.
"Hayır ben değilim. O yazıları bana getirir bende basarım." der. Halit İkbal'in kimliğinin ortaya çıkması çok önemliydi. O yüzden "benim" diyememiştir.
Asker yazıları çantasına koyat ve Hilal'in ellerini arkasında birleştirerek aşağıya iner.
"Hilal!" diye bağırır Hasibe ana.
"Babaanne merak etme ben iyiyim." der Hilal. Hilal'i götürüp faytona bindirirler.
"Yetişin komsular! Hilal'imi götürüyorlar,yetişin! "Diye  bağırır Hasibe ana arkalarından. Sonra yere yığılır.

###
Cevdet ve Vasili odada konuşuyorlardır.
"Kumandanım!"
"Evet asker."
"Halit İkbal'i bulduk sanırım."
"Kim öyleyse?"
"Cevdet kızı Hilal."
Bu cümle Cevdet'in gözlerinin irice açılmasına sebep olut.
"İçeri getirin." der asker.
Kapıdan girince Hilal babasının şaşkın mavileriyle karşılaşır.
"Hilal?" diye sorar Cevdet.
"Evet benim, Halit İkbal benim!"

***BÖLÜM SONU***

Bölüm geç geldi çünkü çok yoğundum. Artik daha sık bölüm gelecek. Herkese iyi Ramazanlar.

Okuduğunuz için teşekkürler

Yorum ve oylarınızı eksik etmeyinn <3






AŞKA MAĞLUP HİLEONHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin