Etrafa baktım ona fırlatacak birşey arıyordum ve birden gözüm kurt boğana takıldı.
Ona fırlatacak şey buldum ama biraz uzakta bende rol yapmaya karar verdim."Bak lütfen ona dokunma."dedim titrek sesimle. Yavaş yavaş adımlar attım.
"Yaklaşma!"dediği an duraksadım kurt boğanın yanındaydım onun şaşırması için vampir hızıyla kurt boğanın üzerine döktüm.
Oda elini çekti ve yerde kıvranarak bağırmaya başladı.
Bende hiç beklemeden Jasonu kucağıma aldım çok ağır. Vampir hızımı kullanarak onu götürdüm.****
Eve gelmiştim ve gözlerim yaşlar içerisindeydi onu bu halde kim bilir kaç defa görmüştüm bu beni deli ediyodu .
"Jason beni duyuyormusun?"dedim nefesimle.
Ama cevap yoktu. Gözlerimi yumup tutduğum eline kafamı koydum ve göz yaşlarımı serbest bıraktım fısıldayarak "seni seviyorum"dedim.
2 saat sonra;
Zaman geçmek bilmiyordu vede hayla Jason uyanık değildi.
O sırada aşağıdan kapı kırılma sesi geldi . Bende sesle irkildim. Ayaklandım ve aşağı indim.
Ah o alexti ve arkasında iki tane adam vardı kokladım bunlar büyücüydü.
"Bu kadar kolay mı zannettin ha!"dedi Alex.
"Evet senin gibi eziği yenmek neden zor olsun ki."dedim ve piç bir smile yaptım. O sırada tırnaklarını çıkarttı tam vuracakken elini tutdum duvara fırlattım. Oda kurtta dönüştü ve bacağımı ısırdı. İnledim kafasını tutup vampir tırnaklarımı soktum . O sırada büyücülere emir verdi . Hiç birşey yapamadım hareket edemiyorum.
"Bundan bence çok emin olma!"dedi elini boğazıma getirip sıktı tırnaklarını boynuma soktu.
"Jason nerde?!"dedi.
"Bunu asla sana söylemiycem!"dedim ama Jason yukarda olduğu için tedirgindim.
"Defol git burdan aptal!"diye bağırdım son sesimle.
Albertın gözünden
Dışardaydım ve marynin evine doğru gidiyodum.
Sonra bir kafeye gittim ordan kahve almaya karar verdim.
Yanınada atıştırmalıklar almaya karar verdim ama burası çok kalabalıktı ve önümde 7 tane kişi vardı. Gözlerimi devirdim.
Mary
Öyle dediğimde beni yere fırlattı.
Büyücülere emir verdi onlarda birşeyler fısıldayıp büyü yaptılar canım yanmaya başladı.
Bacaklarım , kollarım, kafam gövdemden kopacak gibi oluyordu.
Çığlıklarım birbirine karışıyodu.Albert
En sonunda bana sıra gelmişti kahve ve atıştırmalıkları aldıktan sonra Marynin evine yöneldim. Hızlı adımlarla gidiyodum.
***
Evin tam karşısındaydım. Karşıdan karşıya geçerken evden çığlık sesleri gelmişti. Elimdekileri kapının önüne bıraktım ve camdan içeri baktım.
Mary yerde yatıyordu ve çığlıklar atıyordu başındada 2 tane büyü yapan adam, 1 tanede onun can çekişmesini seyreden adam vardı.
Büyü gücümle büyücülerin boynu kırdım ve hemen bayıldılar . Maryde ise hala hareket etmiyordu galiba hareket etmemesi için büyü yapmış olmalıydı ama artık büyücüler bayılmıştı ve etkisi 10 dk sonra geçecekti.Mary
Birden büyücüler yere yıkıldı nasıl olduğunu anlamasamda umrumda olmadı. Bana yaptıkları büyü hala geçmemişti."Bu aptallara ne oldu?!"diye bağırdı bana sandalyeyi alıp fırlattı .Sonra sopayı alıp sertçe vurdu.
Albert
Mary vurmaya başlayınca büyü yapacakken jasonun aşağı indiğini gördüm ve onun kurtarabilceğini düşünüp büyü yapmayı bıraktım.
Jason
Aşağı doğru inmeye başladığımda bizi kaçıran adamı gördüm ve Maryi dövüyodu.
Mary kanlar içinde yerde duruyodu bunu görünce çıldırdım.Adamın yanına gittim ve kafasını tutup sertçe çevirdim kurtta dönüşüp bedenini kanlara boğdum.
Sonrada Marynın yanına koştum.
Onu kucağıma aldım bedenine baktığımda beter durumdaydı .
Her yeri deşik bir durumdaydı bir bacağı kopmak üzereydi.Onu dikkatlice kucağıma aldım.
İkimizin de gözleri dolu bir şekildeydi. Elini kalbime getirdi."İyleşmişsin."dedi ve vücudundaki yaralar yüzünden zorla gülümsedi ve birden gözlerini yumdu kalbime koyduğu eli birden düştü.
"Mary kendine gel Mary!!"diye bağırdım.
"MARY!"diye bağırdım onu bu halde görmeyi asla istemezdim.
Vede onun yanında olamadığım için onu koruyamadığım için deliriyordum."Mary!"diye bağırdım kafasını omzuma yasladım ve göz yaşlarımı serbest bıraktım.
***
Bölümün sonu umarım beğenmişsinizdir. Yorum atarsanız sevinirim.
Şurdaki yıldıza tıklayarak volvelede bulunursanız çok sevinirim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Melezle Karanlık Kurdun Aşkı
VampireDünüm ve bugünün sensiz, şüphesiz umutla baktığım yarınlarımında da senin olmanı isterim düşlerimde...