@KartaliceSeda'nın anısı
Eylül'üm... Kampa geldiğinden beri beni hiç yalnız bırakmadı. Kardeşine hiç benzemiyor. Neyse her konunun Ata'ya gelmesinden bıktım...
Eylül çok kafa insandır. Herkesle anlaşamaz ama kampta bayağı arkadaşı var. Onu çok kıskanıyorum...
Ona en çok güvenip bağlandığım güne gelirsek... Beni tepegözlerden kurtardığı gün. Ormanda yürüyordum. O teneke kafalı Ata'nın bana itiraf ettiği günün ertesi günüydü. Dalgındım hatta ve hatta o kadar dalgındım ki nehri geçtiğimi fark etmemişim bile.
Birden yer sallanmaya başladı. Hemen mızrağıma davrandım. Ve bir tepegözün buraya yaklaştığını gördüm. Ondan kaçmam imkansızdı. Ama yapacak bir şey yok. Kaçmaktan başka çarem yoktu. Hemen koşmaya başladım. Kendime inanamıyordum. O kdar uzaklaşmışım ki... Hepsi o aptal Ata yüzünden.
Henüz o kadar çok vardı ki kampa. Kendimden vazgeçmiş, yavaşlamıştım. Umudumu kaybedip yere diz çökmüştüm ki bir ayak sesi duydum. Hemen arkamı döndüm. Gelen Eylül'dü. Yanıma geldi. Ayağı kalkmama yardım etti. Bir yandan bana sövüyor diğer yandan koşmam için kolumu çekişitiriyordu.
"Neden kaçmadın seni ahmak. Hem nehri geçmek de nereden çıktı... Yüce tanrı Kartal Ana aşkına. Sen gerçekten delirmişsin. Ona yem olmak mı istiyorsun? Bunu göze alamam."
Buna benzer cümleler kuruyordu. Neyseki tanrı dualarımızı kabul etti ve nehri geçtik. Kampa tekrar geldiğimizde neredeyse tüm melezler oradaydı. Bizi merak etmiş ve hatta aramaya bile çıkacaklarmış. Son anda geldik de bir daha yorulmadılar. Ama beni en çok etkileyen Ata'nın önce ablasına değil bana sarılması... Öğk o ne öyle bok gibi... Vıcık vıcık, sevgi seli yaşadık.
Sonuca gelirsek, Eylül benim tektanem...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Melez Anıları
FantasyRick Riordan'ın PJO serisinden ilham alarak yazılmıştır. |2014©®™|