<pre class="commentbubble reverse" style="font-family: Helvetica, Arial, Helvetica, Trebuchet, sans-serif; font-size: 14px; line-height: 16.799999237060547px; margin: 12px 116px 0px 24px; white-space: pre-wrap; word-wrap: break-word; border: 1px solid #c2c2c2; padding: 8px; min-height: 40px; color: #333333; border-top-left-radius: 5px; border-top-right-radius: 5px; border-bottom-right-radius: 5px; border-bottom-left-radius: 5px; box-shadow: #cccccc -1px -1px 2px; text-align: start; width: 419px;">@berrakaysima'nın anısı.
İlk geldiğimde korkak gibi etrafa bakınıyordum. Kamp bana çok karışık bir yer gibi gelmişti. Merakıma yenilip kulübelerin bulunduğu yere kadar ilerlemiştim. Daha sonra karşıma çıkan ilk kulübeye girmiştim. Beni gören kulübe sakinlerinden birisi ''Aaaa yeni birisi var.'' dediği sırada utanıp kaçmıştım. Tabi bu tek kişiyle de sınırlı kalmamıştı. Tüm kulübe dışarı çıkarak peşime düşmüştü. Amma da düşünceli insanlar ne olduğunu merak etmişler. Daha sonra bana yardımcı olmuşlardı.
İlk akşam en zor geçer derler. Doğru ilk akşam benim içinde zor geçmişti. Uykum kaçmıştı. Düşünmekten gözüme bir damla uyku girmiyordu. Yarın nasıl ne olacağımı neler yapabileceğimi öğrenecektim. Artık yeni bir hayatım yeni arkadaşlarım olacaktı. Ya ben bunlara alışabilecek miydim? Şimdiye kadar kafamdaki bir çok soruyu yanıtlamıştım.
Kim olduğumu nerden geldiğimi biliyordum. Ben melezdim. Sıradan biri değildim. Diğer herkesten farklı bir parçaydım. Yeteneklerim vardı. Aradığım güç içimdeydi ve ben bu gücün farkındaydım. Melez kampında kaldığım süre içinde ben bu güçleri nasıl kullanabileceğimi öğrenmeliydim. Hep daha iyisi için çabalamalıydım. Hepsinden önemlisi hayatta kalmayı öğrenmem gerekiyordu. Hem de kendi ayaklarımın üstünde..</pre>
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Melez Anıları
FantasyRick Riordan'ın PJO serisinden ilham alarak yazılmıştır. |2014©®™|