Melez Anıları

-12-

@__FinnickOdair_'den bir anı daha :D

Bir sabah yine Ata ile antreman yaptıktan sonra yataklarımızda uyuyoruz,her zamanki gibi kahvaltı zamanı gelince Eylül'ün sesiyle uyanıyoruz,aa bugün farklı bi şekilde hitap ediyor bize.

-Kalkın ayağa çakma savaşçılar,geç kalacağız kahvaltıya yoksa.

Kalktığımızda Ata gözünü ovuşturmaya başladı,o sırada hafif bi tokat atıp:

-Göle gidelim mi? Biraz açılırız. Hem yüzmüş oluruz, sabah sporu yani.

-Bana uyar,sen nerdeysen bende ordayım.

-Eylül biz göle yüzmeye gidiyoruz,sende geliyorsun.

-Ne?HAAYIIR! Ben Seda'yla buluşucam söz verdim ona.

-Seda kim? diye sorduğumda,

-Ateşli Görl. Diye fısıldadı Ata

-Haaa! Ya sen boşver şimdi onu, bak aradığın Ateşli Görl'se göldeki deniz kızlarının hepsi ateşli, biriylen takılırsın.

-Öff Ata coolluk timsali Hector'u bile kendine benzetmişsin, gelmeyeceğim ben siz gidin.

-Ata, biz ona geliyor musun mu demiştik?

-Hayır,sadece geliyorsun dedin.

-Sen kollarından tut ben ayaklarından.

Bir anda Eylül'ü tuttuk ve göle doğru ite kaka götürdük.Bizim altımızda mayo bulunurdu her zaman, antremandan sonra duş amaçlı göle girerdik çünkü. aAma Eylül de mayo yoktu tabi. O da yüzümüze vurdu bunu.

-Lan sizde mayo var bende yok madem getirdiniz beni buraya o zaman gidin mayomu getirin!

-Ata, fırla hadi süre tutuyorum bakalım ne kadar hızlısın.

-3dk 20 saniye sınır koy Hector.

-Tamam,1..2..3 Başla!

Ata fırlayarak kulübeye doğru koşmaya başladı ve o sırada Eylül:

-Oha! Ben desem asla gitmezdi, senin bir dediğini iki etmedi, gerçi sende çok ayrı bi coolluk var, herkes senin hakkında bir sürü şey söylüyor.

-Ne gibi şeyler?

-Kızagan Tanrı tarafından bırakıldığını, onun sana bildiği her şeyi öğrettiği gibisinden şeyler.

-Doğru söylüyorlar,benim bildiğim her şeyi bana Kızagan Tanrı öğretti.

-Aynı zamanda hiç kimseye yenilmemişsin ve o kadar sert mücadele ediyormuşsun ki savaşman yasaklanmış.

-Doğru, kimseye yenilmedim, ayrıca dövüştüğüm insanlar genelde çok ağır yaralandıkları için dövüşmem yasaklandı.

-Ya Kızagan Tanrıyla yapacağın teke tek düello?

-Bu da doğru.

-Peki neden bizden başka kimseyle muhattap olmuyorsun? Mesela benim tanıdığım bir kız senden bayağı hoşlanıyor ama sana açılamıyor, çünkü kimseyle muhattap olmuyorsun.

-O konulara hiç girmesek, ben denizkızlarıyla mutluyum. Deyip göz kırptım.

-Bence olmamalısın. Bak ilerde bir aile kuracaksın, kiminle kuracaksın peki? Bir deniz kızıyla mı? Çocuğunuzu sahilden çıkartamassınız artık.

İkimizde önce kıkırdadık sonra kahkahayı bastık orda,arkadan gelen Ata mayoyu Eylül'ün suratına fırlatıp:

-Sen gülme mümkünse şapşal ikizim. Neyse hadi girelim ya ben çok sıcakladım.

Eylül üstünü değiştirmek için bizden ayrıldı, bizde göle girdik ve ufuktan gelen denizkızlarını gördük. Ata bir tanesini görünce çok garip bir tepki verdi.

-Oha! Şurdakine bak Hector,Seda'ya çok benziyo.

--Ateşli Görl'e ne oldu?

-Ne dedim ki demin?

-SEDA!

-Yok sen yanlış duymuşsun, Ateşli Görl'e niye Seda diyeyim? dedi Ata telaşla.

-Kabul et ondan hoşlanıyorsun.

-Hayır hoşlanmıyorum.

-Hoşlanıyorsun.

-Hoşlanmıyorum.

-Hoşlanıyorsun.

-Hoşl...

Kafasını suya sokup çıkarttım.

-Hoşlanıyorsun.

-Hoşlanmı....

Yine suya sokup çıkarttım.

-Doğruyu söyleyene kadar buna devam edebilirim,şimdi söyle bakalım, hoşlanıyor musun ondan?

-Hoş...Hoşş....Üfff tamam be! Hoşlanıyorum işte al mutlu oldun mu, göğe erdin mi?

-Aslan kardeşim benim! diyerek sırtını sıvazladım.

-Eeee Ateşli Görl'e açıldın mı bari?

-Yok daha değil,açılmayacağım da, beni kabul etmez asla.

-Bana bak! Şurdaki deniz kızlarını görüyor musun?

-Evet

-Benden başka birine bakıyorlar mı?

-Hayır.

-O zaman sende o kızı rahatça tavlayabilirsin,kendine güvenmen yeter, anladın mı? Sen benim kardeşimsin unutma.

-Tamam, ahanda gereksiz kardeşim geldi

-Lan madem gereksizim niye yaka paça getirdiniz beni? Dedi ve kapak hareketi yaptı

-Kabul et iyi laf koydu şimdi hakkını vermek lazım. Dedim

-O zaman bi highfive! Dedi Eylül

Gölde yüzme yarışı, deve güreşi kısaca birsürü şey yaptık, deli gibi eğlendikten sonra hava akşam üzeri olmuştu bile.Sudan çıktık ve yola koyulduk. Eylül o sırada:

-İşte Seda orda, gidip bi selam vereyim ektim kızı ayıp oldu.

-Dur Eylül, Ata şimdi ya hep ya hiç aslanım, peşinden git ve deki böyle böyle ben seni seviyorum. Kabul edicektir seni, şu yakışıklıyı kim reddedeblir?

-Hııı ne yakı... Eylül'ün ağzını kapattım

-Koş hadi ne duruyorsun?

Ata gittikten sonra Eylül'le akşam yemeğine geçtik.Sonradanda Ata bize katıldı.

-Hayırlı olsun kardeşim, mutluluklar şimdiden.

-Kabul etmedi ki,boğazıma hançer dayayıp sonrada çekti gitti.

-Reddetmemiş işte seni, hala bir şansın var yani.

-Yaaaa ne demessin.

-Bu kız seninle çıkacak bak gör, ben de buraya yazıyorum,Highfive! Diyerek Eylül'e döndüm.

-Ya sen bana bırak onu mal, ben onunla konuşurum ikna ederim ben onu sen merak etme şapşik ikizim benim, Hector! Highfive! dedi ve bir highfive daha yaptık

Böyle güzel bir günümüzdür işte Canımdan Çok Sevdiğim Kardeşlerimle