2. Bölüm 2. Kısım

204 13 6
                                    

'Senin içinde,' diye devam etti kız. 'daha senin de bilmediğin bir güç var. Bizim de senin bu gücüne ihtiyacımız var. Bize yardım etmeye ne dersin?' İsteksizce, sanki zorla söylüyormuş gibiydi ama bir anda irkilip bana hafifçe gülümsedi.

  'Peki, bunu yapmamın karşılığı nedir?' diye sordum. 'Bir de, nasıl bir yardım olduğuna da bağlı tabii. Tam olarak ne yapacağım? Daha neler oluyor onu bilmiyorum, her şey çok ani oldu.' Derken aklıma bir anda Triali geldi. Acele ile, 'Ben okula ulaşmadan önce bir şeyden kaçıyordum, ne olduğundan haberiniz var mı? Ve Triali diye bir kız vardı,'

   'Durumu sana yavaş yavaş anlatacağız. Ah, evet. O kumral saçlı kız ise burada. Sizin kaçtığınız karanlık ise Loren'in hatasının bir parçası.' Siyah saçlı kız öyle deyip Loren'e aşağılarcasına baktı.

Loren koltuktan kalkıp siyah saçlı kızın önünde eğilerek, ukala bir sesle;  

  'Beni affedin hime, bir daha olmaz.' dedi.

  'Pekala, Loren. Bir daha olmasın.' Daha demin ciddi suratlı olan siyah saçlı kız, bir anda güldü. Sanki tiyatro yapıyorlardı. Siyah saçlı kız bir şey hatırlamış gibi bir ifade yaptı. Sonra da bana dönüp, 'Sana kendimizi tanıtmadık,' dedi. 'Ben Tsukihime. Hime diye çağırabilirsin.'

Ardından Loren;

  'Adım Loren. Tanıştığımıza memnun oldum Eldtie.' Diyerek bana doğru yürüyüp önümde eğildi. Elimi alıp kendi dudağına hafifçe değdirdi.

  'Ne ne ne yap..!' doğru düzgün bir şey söyleyemeden elini hemen Loren'in elinden kurtardım. Kalp atışlarımı duyabiliyordum. Hayalimce şu an karşıdan kıpkırmızı görünüyor olmalıydım.

  'Sadece bir memnuniyet göstergesiydi,' dedi. Benimle eğleniyor gibiydi. Kendimi yatıştırmak için kısa bir nefes alışımdan sonra,

  'Darick. Memnun oldum.' Siyah saçlı erkek ayağı kalktı ve hafifçe başını eğdi. Darick daha centilmen görünüyordu.

Hime'ye baktığımda, yine Loren'e kaşlarını çatmış, kısık sesle bir şeyler söylüyordu.  Darick ile tanıştığımızı gören Hime;

  'Karşındaki de, bu krallığın sahibi, Shioranka hazretleri. Kraliçe Shioranka da diyebiliriz. Tanıştığın Darick ve Loren de, onun özel korumaları.'

Loren'in havasının nedenini anlıyor gibiydim. Demek bu güzel kraliçenin özel korumasıymış, ha. İster istemez gözüm Loren'e gitti, ama o beni fark etmeden gözümü çevirdim. Yüzümün kızarıklığı hala geçecek gibi değildi.

  'Shio, izninle.'

Hime Shioranka'ya 'Shio' diye hitap ediyordu. Aralarında bir yakınlık olmalıydı çünkü normalde olsa buna kesinlikle izin verilmezdi, diye düşündüm.

Hime ayağa kalktı. Darick önden yürümeye başladı. Hime bana 'gidelim' anlamında işaret yaptı. Arkama baktığımda Loren bize el sallıyordu. Belli ki o gelmeyecekti.

Bize yolu Darick gösteriyordu. Arkasından ben ve Hime yürüyorduk. Koridora kadar olan yolu tekrar yürüdük. Şarap kırmızısı halının uzun koridorunda bu sefer çok yürümedik. Darick beyaz renkli bir kapının kolunu çevirdi. İçerisi bembeyazdı. Karanlık bir ortamdan bembeyaz bir ortama aniden girince gözüm kamaştı. Odada ayna, beyaz koltuklar, krem rengi halılar ve kristal avizeler vardı. Biraz ilerde de yine bir kaç beyaz kapı sıralanmıştı. Darick beyaz kapılardan birini açtı ve içeri girdik. İleride beyaz bir koltukta oturan Triali'yi gördüm. Karşısında da aynı şekilde beyaz koltukta oturan, askılı siyah elbiseli, Darik'e benzeyen bir kız vardı. Siyah saçlı ve kırmızı gözlü kız, saçlarının birazını renkli tokalarla kafasının yukarı taraflarında 4'e ayırıp toplamış, bileğinde renk renk bileklikler ve boynunda renkli bir kolye takmıştı.

    'Triali!' Bizi fark etmesi için seslendim.

   'Eldtie!' Triali ayağı kalkıp bize doğru yürüdü.

Darick sakin bir sesle;

    'Pezil' Dedi. 'kendini tanıttın mı?'

    'Evet, ağabeyciğim.' Kırmızı gözlü kız da Darick gibi sakindi. Ağbeyi dediğine göre kardeşlerdi.

    'Pekala, sizi ben tanıştırayım' devreye Hime girdi. 'Pezil, Eldtie. Eldtie, Pezil.'

Pezil denen kırmızı gözlü kız bana hafifçe başını eğdi ve kısık sesle;

   'Memnun oldum.'dedi.

    'Me, memnun oldum.' Tereddüt içinde ben de başımı eğdim.

Ben Pezil ile tanışırken Triali de Darick ve Loren ile tanışmış gibiydi. Neyse ki Loren Triali'nin dibine girmemiş gibi görünüyordu.

   'Senle görüşmüşlüğümüz var, değil mi Triali?' Tsukihime önceden Triali ile görüşmüştü belli ki. Triali Tsukihime'ye gülümsedi.

Tsukihime;

  'Eveett... Herkes birbiri ile tanıştığına göre gidebiliriz artık, değil mi?' deyip hepimize bir bakış attı.

    'Nereye gidiyoruz?' Triali sordu.

    'Toplantıya. Anlaşma için bir tek Eldtie ile görüşecektik, ama kızı ilk önce sen bulmuşsun Triali. Neyse tam isabet oldu. Mefesis Krallığı'na gitmeye gerek kalmadı.'

Ne dediğini tam olarak anlayamasam da sormaya gerek duymadım. Zamanı gelince bana açıklarlar, diye düşündüm.

(yorum ve oy verirseniz çok sevinirimmm ^-^ okuduğunuz için teşekkürler :) İthaf eylulmel'e :) )

Eldtie'nin GizemiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin