Pınar'ın babasının öfkesi dinmek bilmiyordu. Pınar'ın annesinin üstüne yürüyordu şimdide. Annesi Pınar'ı da alıp mutfağa doğru koştu ve kapıyı hızla kapattı. Pınar da annesinin kapıyı tutmasına yardım ediyordu. Sanki tüm gücüyle tutarsa kapıyı bu karanlık hayatlarını kapının ardında bırakacak gibi. Diğer odadan hala küfür sesleri geliyordu. Ama bir süre sonra etraf sesliğe büründü. Pınar annesinin sessizce ağladığını farketti. Hemen yanına koşup sarıldı anneciğine. Pınar bir şey daha farketti o sırada. Kendi minik yanakları da ıslaktı.
Pınar sabah uyanıp kahvaltı sofrasına geldiğinde annesinin o mis gibi kokan bazlamaları vardı yine sofrada. Geçim sıkıntısı yüzünden pek bir şey alamıyorlardı. Pınar mutluydu yine de çünkü kimse bağırmıyordu bu sabah. Ama annesinin güzel yüzüne bir karamsarlık hakimdi. Ablasına bakıp " okula gitmiycek misin ablacığım bugün? " diye sordu merakla Pınar. Bir şeylerin ters gittiğini hissetmişti. Ablası ağlayarak mutfağa koştu. Pınar merakla annesine baktı bu sefer " Anne ablama ne oldu?" dedi. Annesi Pınar'a bakıp gülümsemeye çalıştı ve " ablan artık okulu bıraktı. Baban evlenmesini istiyor kızım." dedi çaresizce. Pınar o gün okulda sürekli annesinin sözlerini düşündü ve içindeki korku sanki nefrete dönüşmeye başladı. Akşam misafirler geldi. Babasını uzun zamandır bu kadar keyifli görmemişti Pınar. Ama ablası odada ağlıyordu. Islak gözlerle kahveleri getirdi ablası ve düğün tarihi konuşuldu.
Düğün günü gelip çatmıştı. Etraf çok kalabalıktı ama sadece Pınar görebiliyordu ablasının mutsuz olduğunu. Herkes eğleniyordu ama bir tek Pınar'ın ablası orda değildi o gün. Beyaz gelinlik değildi üstündeki. Siyah ve karanlık bir yük vardı o gün ablasının omuzlarında. Pınar her şeyi değiştirmeyi hayal etti. Her şey başka olmalıydı artık. Abisi bir kaç gün sonra Istanbuldan dönücekti. Onu çok özlemişti. Düğün bitti. Herkes evlerine dağıldı. Pınar'ın içinde kocaman bir boşluk kaldı geride..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayalperest
Mystery / ThrillerBu hikaye hayallerle gerçeklerin yer değiştirdiği, bir kadının çocukluğundaki yara izlerini taşıyan gerçek bir hikayedir. Mutlu hayaller..