Kütüphanedeki Notlar

-4-

Eve gittiğim zaman annem sadece hasarın yoluk saç bölümünü gördüğü için bana 'Kız ne oldu? Köpek mi saldırdı ne bu hal?' ben ise sadece güldüm.Annem gerçekten de olayı anlamıştı evet anne köpek değil köpekler saldırdı.Bu durumu Buğra'ya anlattım ve anlattığım gibi bizim eve geldi.
"Kanka çok geçmiş olsun keşke yanında olsaydım ya.Sende hiç bir şey yapmadın mı?"
"Yok kanka zaten sadece burnum kanadı ama sen bir de onları gör."
(Herkes bunu der zaten)
"Bide bunların yanında olan mor saçlı kız varya adı Merve onun bacak arasına tekme attım."
"Az bile yapmışsın."
Esra bizim eve gelemediği için onla skype'dan görüntülü konuşma yaptık.Olayı bir de ona anlattım.
"Kanka bak ben bir şu sandalyeden kalkayım beraber döveceğiz onları pişman olacaklar."

Buğra akşam üstüne doğru evine gitti.Ben de yorgun olduğum için Paşa ile oyalandıktan sonra saat 9 gibi uyudum.Tabii dayak yemek kolay bir şey değil.

Erken yattığım için erken de kalktım.Biraz telefonumu kurcalarken Bora'dan mesaj geldi.
"İyi misin?"
Hayır değilim geri zekalı senin yüzünden dayak yedim kimseye yüz vermeyen sen bana neden melek gibi davranıyorsun dayak yememi mi istiyorsun!?

Mesajına sadece görüldü atıp bıraktım birkaç saat leptopta oyalandıktan sonra kahvaltı yaptım. Annem,babamın bu hafta 2 günlüğüne eve geleceğini söyledi.Babam 5 aylığına yurt dışında çalışmaya gitmişti onu çok özlüyordum yani bu iyi haber!.

Okula doğru yürürken Ahududu Cafe'ye uğrayıp kendime bir soğuk kahve aldım.Yaklaşık 2 haftadır Buğra ile Ahududu Cafe'ye uğramıyorduk ama bu Buğra için iyi bir şey. Ailesi ile sorunları çözülüyordu onun için memnundum.

Okula geldiğimizde Buğra ile bankta oturup konuşurken Esra yanımıza sevinçle geldi.
"Doktorum 2 aydan bile kısa sürede yüreyebileceğimi söyledi şuan sadece yavaş yavaş destek alarak adım atabiliyorum.Belki okula değenekler ile gelirim Allahım çok mutluyum!"

Esrayı tebrik ettik çünkü Esra çok güçlü bir kızdı 1 senedir o sandalyeye bağlı kalmıştı ve sonunda kurtuluyordu.Kendi ile barışıktı insanlar yada hayvanlar ama hayvanlara hakaret etmek istemem onun sandalyesi ile dalga geçtiğinde o da onlara katılıyor alınmıyordu bile.Tabii arkalarından 'Ayağa kalkınca bunları öldüreceğim' deyip duruyordu. Buğra ile 3 senedir arkadaşız lisenin başında tanışmıştık ama Esrayı 1 senedir tanıyorduk.

Her gün gibi sıradan bir günde Buğra'nın morali bozuktu Ahududu Cafe'de oturup konuşuyorduk sonra birden 2 arka masamızda oturan Esrayı gördük  tekerlekli sandalyesinde oturmuş ağlıyordu.Buğra ile onun masasına oturup selamlaştık.İlk başta bize ne olduğunu anlatmak istemedi ve göz yaşlarını sildi. O anlatmayınca bize ısınması için Buğra kendi sorunlarını anlattı.Sonra Esra da anlatmaya başladı. Böylece konuşmaya başladık. O gün o masada herkes derdini anlatmıştı. Sonrasında göz yaşları yüzünden masamızda sel yaşanmıştı.

Sınıfa girdiğimizde Bora yanıma geldi.

'Neden mesajıma cevap vermedin?'

Aklıma izlediğim bir dizi olan Skam da ki bir sahne geldi aynı replik vardı.Güldüğümü belli etmemek için yere baktım ama belli oluyordu.Kendimi toparlayıp yüzüne baktım.

'Şarjım yoktu.' dedim tebessüm ederek. Tam o anda telefonumdan biri aradı.Bora bana gülerek baktı.

'İyi o zaman' dedi.Bende ona sahte bir gülümsemeyle bakarak telefonu açmak için sınıftan dışarı çıktım

Arayan:Özel Numara

'Merhaba?' 

Sınıf sesi geliyordu bende hızlı davranarak direk sınıfın içine girdim.Sınıf 20 kişi ise 25'i telefon ile uğraşıyordu resmen.Bende telefonu kapatıp .Buğra'nın yanına geçtim o sırada sınıfa Ceren,Merve ve diğerleri girdi. Ceren bana doğru bakıp alaycı bir şekilde;

'Canın çok acıdı mı?'

'Bilmiyorum ki onu Merve'ye sormalısınız' dedim aynı şekilde. Merve bana ters ters baktıktan sonra sırasına geçti

Dersteyken derse odaklanamıyordum gözümü sınıfta gezdiriyordum. Bora'nın bana baktığını fark ettim. Ben de ona bakınca kalemini alıp bana bir kağıt yazıp yolladı.

'Cafe?'

Kağıdı okuduktan sonra yanımda oturan Buğrayı omuzum ile dürtüp kağıdı ona gösterdim ve gözümle Borayı gösterdim. Buğra kulağıma yaklaşıp

'Ne ? Bora benimle Cafe'ye gitmek mi istiyor? Ne alaka oğlum sen git'

'Buğra saf mısın çocuğum sen ? Benimle gitmek istiyor bana yolladı ne deyim?'

'Kardeşim bir daha dayak yemeni istemem ama sen bilirsin. İstersen ona Cerenin ne yaptığını anlat  bu da Cerenle konuşsun.'

'Buluştuğumuz zaman sen de gelsene uzaktan bizi izlersin.'

'Tamam ama okuldan hemen sonra 5 dakikalığına kütüphaneye gidip ödünç aldığım kitabı bırakmalıyım.Süresi doldu da.'

'Tamam'

Bora'ya cevap yazdım.

Olur ama çok kalamam okuldan hemen sonra orada ol ben 10 dakika gecikebilirim.

Hemen geri cevap geldi.

Görüşürüz

Geri cevap vermedim.

Okul sonrası hemen Buğra ile kitabı iade edip Ahududu Cafe'ye geldik. Hayatımda ilk defa biri ile bu kadar soğuk konuştum.Ona kısaca Ceren ile olan olayı anlattım. Ceren onu seviyordu ve bunu o da biliyordu.Bana cevabı 

'Ben seni seviyorum'

Biraz düşündüm onun kalbini kırmak istemiyordum ama o bu zamana kadar çoğu kişinin kalbini kırmıştı.Direk ben seni sevmiyorum demek olmazdı bunu dolaylı yoldan diyecektim.

'Benim yakınımda olman sana da bana da zarar' Oturduğumuz masadan kalktım ve Cafe den çıkarken arkamdan bağırdı.

'O Buğra denen çocuk yüzünden öyle mi?'

Gülmemek için kendimi zor tuttum çünkü Buğra ile ciddi anlamda kardeş gibiydik aramızda öyle bir şey olamazdı. Buğra insanlara kardeşim deyip sonra niyeti bozan tiplerden değildi onu çok iyi tanıyorum.'

'Birini sevdiğim için seni reddetmiyorum eğer bir sevgilim olsaydı zaten seninle buluşmayı kabul etmezdim.Sen bana iyi davranıyorsun diğer insanlara değil ne halt olduğunu geçen senelerden biliyoruz.'

Bora genelde ona duygular besleyen kızlarla 1 ay gönül eğlendirip kenara atan tiptendi ve bu benim en tiksindiğim şey. Bora'nın cevap vermesini beklemeden Cafe'den çıktım.Buğra arkamdan geldi biraz uzaklaştıktan sonra

'Bu neydi şimdi kanka ?'

'Bilmiyorum.'