Kütüphanedeki Notlar

8

 Esra 1 hafta okula gelmeyecekti.1 hafta fizyoterapiste gidip bol bol  alıştırma yapacaklarmış. Okula geldiğinde normal bir şekilde yürümek istiyormuş.Kısaca 1 hafta Esra aramızda yok yani. Dün akşam whatsapp gurubumuza Talha'yı da almıştık. Bu gün okul çıkışı Ahududu Cafe'den soğuk bir şeyler alıp kütüphaneye gidecektik planımız buydu.Esra, yavrum da bizim mesajlarımıza görüldü atıyordu ama sonra onun gönlünü alacaktık o bir okula gelsin.

"Kanka aşık oldum diyorum"

"Hayırlısı yavrum"

Buğra aşık olmuştu hemde bizim sınıfımızın en egolu kızlarından olan Azra'ya.

"Diyorum ki dün çarpıştık kitaplarımı yere düşürdüm o da  okuduğum kitabı yerden alıp kitap hakkında  konuştu yani o da bana aşık"

Talha gülerek Buğra'ya döndü.

Buğra'yı erkek kardeşim gibi görüyorum ama Ceren bile bakın Ceren diyorum ondan etkilenirdi.Buğra gözlüklü kahverengi saçlı, bal rengi gözlü orta kilolu bir çocuktu   ve komikti.

Günümüz Esra olmadan oldukça sıkıcı geçti. Dersler geçmek bilmedi sanki 40 dakika değil de 10 saatmiş gibi. Derste  Bora bana tebessüm ederek bakıyordu -sebebini bilmiyorum ama- ben de ona tebessüm ettim.

Son ders teneffüsü Talha'ya kütüphanedeki X'den bahsettim o da son dersi kaytarıp. Kütüphaneye gidip suç üstü bulmayı teklif etti. Biz Buğra ile dersleri boşlamazdık ama bu günlük bir şey olmazdı.Güvenliği zorda olsa atlatıp işe koyulduk.

Kütüphaneye geldiğimizde kütüphanenin en arka raflarında saklanıp benim her zaman oturduğum masaya bakıyorduk 1 saat oyalanmak için yere oturduk -zaten kütüphane çok karışıktı ve en arkaya kimse gelmiyordu-  O kadar boş boş muhabbet ediyorduk ki...  Talha bize rezil olduğu anıları anlatmaya başladı

"lise 1 de falanım geri zekalı bi arkadaşım var o zamanlarda herkeste bir araba sevdası bana dedi ki seni arabayla almaya geleceğim bende bir eczanenin önünde bekliyorum ama sorun şu ki gözlerim 2 numara miyop ve saat gece 10 yani yüzleri seçmekte zorlanıyorum bir araba yanaştı eczanenin önüne korna yaptı bende geldi sandım arabanın arka koltuğuna bindim iki tane adam döndü bana doğru bakıyorlardı hiç bu kadar rezil olduğumu hatırlamıyorum"

Kahkaha atmamak için kendimi zor tutuyordum.O anı hayal edince. Adamların yüz ifadesi,Talha'nın yüz ifadesi... Bende anlatmaya başladım

"Bak kanka ben 13 yaşındayken hava çok yağmurluydu. O zamanlar okul kursları vardı saat 8 gibi başlıyordu beni annem araba ile okula bırakıyordu. o gün beni 1 saat erken bırakmıştı ben de bir baktım sevdiğim çocuk ile arkadaş gurubu banklarda oturuyor.Tabii 1 metre yanına yaklaşacak cesaretim yok , bende ayakta durmaya başladım arada bunlara bakıyorum.Güvenlik görevlisi okul içinin kapısını açtı o yerler baya ıslak bende üşüdüm diye içeri girecektim ben bir kay, kendimi toparlamaya çalışıyorum can çekişen fok balığı gibi hareketler yapıyorum.En sonunda pes edip yere yapıştım. En kötüsü de kalkarken bir daha düşmem ve çocukların bana kahkaha atması."

Biz gülüşürken her zaman oturduğumuz yerde birisi geldi. Mor not kağıdına bir şeyler yazıyordu. -bana gelen notlar genelde sarıydı-Şapkasının altında yavaşça yüzü beriliyordu.

"Bora!" bu ses şaşkınlıktan çok yüksek çıkmıştı.