23

818 70 2
                                    

Sonunda Cuma günü geldiği için seviniyordum.Çok yorucu bir hafta geçirmiştim bütün hafta boyunca lama rolüne çalışmıştım. Tiyatro sadece 9.sınıflara yönelikti ama rezilliğimizi izlemek için tiyatro salonuna 10 ve 11. sınıflar da gelmişti. 

Cuma gününün nasıl geçtiğini anlamadım - belki çoğu derste uyuduğum içindir- ama Bora ile hafta sonu buluşup bir Avm'ye gidecektik.


Uzun bir süredir Buğra ve ben Talha ve Esra'nın arasında bir şeyler olduğunu düşünüyorduk. Ve sonuçta doğru çıkmış.Aslında bunu ilk öğrendiğimiz zaman biraz korktuk çünkü eğer Esra ve Talha'nın arası bozulursa veya ayrılırlarsa gurubumuz bozulacaktı. Mutluluklarını bozmamak için bunu dile getirmedik ama bu gün Esra e Talha bizim yanımıza pek gelmedi biz Buğra ile takıldık.


Cumartesi

Üstüme kısa kollu dizimin biraz üstüne gelen turuncu -beyaz benekleri olan- bir elbise giydim bu halimle 80'li yıllardaki kadınlara benziyordum ama oldukça hoşuma gitmişti.Saçlarımı ise tek yerden örgü yaptım ama bilerek önlerinden küçük 1-2 tel çıkardım altıma ise babet ayakkabılarımı giydikten sonra hazırdım. Telefonum mesaj sesiyle titredi.

Bora

Sizin caddenin başındayım

Mesajına görüldü atıp evden dışarı çıktım ve 10 adım kadar yürüdüm. Bora da bana doğru yürüyordu onu  uzakta görünce gülümsedim ve yanına doğru hızlı adımlarla gittim. O da adımlarını hızlandırdı ve ortada buluştuk. Birbirimize bakıp gülümsedik.

"Taksi ile gidelim mi yorulmayız ?"

"Olur"

Flörtleşen 2 kişi genelde sinemaya gittiklerinde romantik veya korku filmine giderler değil mi? Biz neye gittik tahmin edin.Çılgın Hırsız 3  -animasyon çocuk filmi- . Aslında sinemaya girmeden önce bana nereye gitmek istersin diye sordu ve bende şakasına çılgın hırsız dedim. Sonuç, sinema salonu,çocuklar,mısır,Bora ve ben.

Sinemada zaman zaman kendi halimize ve filme güldüğümüz oldu evet.Aslında filmden daha çok birbirimize bakıp güldük ve çok boş bir vakit sayılmazdı.

Çıkışta acıktığımız için tek yemek yeme yerimiz olan Mcdonals'a gittik.Bir big mac menü ve yanına soğan halkası istedik.Bora soğan halkasını çok sevdiğini söyledi - bende sevmiyordum-.


Hunharca yemeklerimizi yedik.Ardından Avm'nin en alt katında olan kitapçıya gittik.Benim gibi o da kitapları çok seviyordu. Orada yaklaşık 1 saat gezmiştik.Hatta pahalı bazı kitapların ilk 15 sayfasını da okuduk.Evet, bunu yaptık. 

Neredeyse bütün mağazaları gezdik. Bir markette market arabası aldık ve ben içine oturdum market raflarını hızlıca geziyorduk her şey çok güzeldi. Görünüşe bakılırsa market arabası sürmek Bora'nın hoşuna gitmişti ki marketten çıkarken arabayı bırakmadı. 

İnsanların Avm'den çıkmak için kullandıkları yer yerine biz otoparktan çıkacaktık ve orada bir yokuş vardı.Dünyanın en büyük hatasını ettim ve yokuşun başında durduk.Bora da market arabasına bindi -market arabasında iki büklüm olmuştuk.- sonra kendimizi yokuşa doğru ittirdik ilk saniyeler çok eğlenceliydi. Yokuş bitince karşımızda bir duvar vardı ve ona hızlıca çarptık. Araba ve arabanın içindeki biz yere yapıştık. 

"Sanırım kolum kırıldı." dedi gülerek Bora.

"Benim de kuyruk sokumum"

İkimizde güldük. Otoparktan geçen aileler bize gülümseyerek bakıyorlardı. Biz de onlara bakıp gülümsüyorduk ama yerden kalkma zahmetine bile girmedik olduğumuz pozisyonda duruyorduk.

"Artık kalkmalıyız"dedim.

"Emin misin?"

"Evet"

Kalkmaya çalıştım ama düştüğüm yerler acıyordu.

"Emin değilmişim."

Ne kadar nazlansakta kalktık.


Kütüphanedeki NotlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin