8.Bölüm

274 21 3
                                    

Bölüm şarkısı; Aleyna Solaker (Meral Kendir)-Annem

☆Özgü'den☆

Sırt çantamı elimde sallarken neredeyse 15 dakikadır buraya gelme nedenimi ve içeri girip girmeyeceğimi düşünüyordum.

Neden olduğunu bilmediğim bir şekilde düşüncelerim beni buraya kadar sürüklemişti.

Patrondan bile izin almıştım. Bugünü burada geçireceğimi düşündüren neydi ki böyle?

Özlem miydi yoksa? Hasret miydi? Ya da Özge için mi buradaydım? Veya yalnızlık kafama vurduğu için mi?

Hesap mı sormaya gelmiştim yoksa barışmaya mı? Affetmiş miydim yoksa sadece bir saçmalık mıydı? Sinirli miydim yoksa eksik mi?

Hayatında ilk defa mantığımı kenara atıp kalbimden geçeni yapacaktım. Belki pişman olacaktım ama denemeden de göremezdim hiçbir şeyi.

Belki de Baran burada olurdu ve yine beni mutlu etmeye çalılırdı? Belki pişman olursam daha yeni tanıştığımız ama nedensiz bir şekilde ona yakın hissettiğim kıza giderdim. Dicle'nin yanına giderdim.

Belki Baran da gelirdi peşimden yine. Yeniden aramızdaki mesafe kısalırdı. Bir daha kalp atışlarım düzensizleşirdi. Bir daha nefesim kesilirdi. Bir daha kokusu ta ciğerlerime inerdi de boğuluyor gibi olurdum.

Ama her ne olursa olsun denemeye değer miydi? Beni satan bir anneyi affetmeye değer miydi?

O kadar sorunun hepsine cevap vermem için gereken tek şey basit bir adımdı. Sadece bir adım ama ben onu bile atamayacak kadar korkaktım.

Arkamı dönecekken durup tekrar düşündüm. Benim hayat felsefem değil miydi denemeden bilemezsin? Buna göre yaşamayacaksan neye göre yaşayacaksın Özgü?

Emin adımlarla ilerliyordum. Kapıdaki gücenlik görevlisi beni durdurup "Kime bakmıştınız?" dedi.

Sanırım ona cevap vermezsem büyük demir kapı açılmayacaktı. "Derya Hanım'a bakmıştım." dediğimde beni şöyle bir süzdü.

"Hoşgeldiniz Özgü Hanım." deyip otomatik kapıyı açtı.

Hoşuma gitmişti. Gülümseyip başımı salladım. İçeriye doğru yürüdüğümde ortadaki fıskiyenin önünde tekrar durdum.

Gözlerimi kapatıp yutkundum. Derin bir nefes alıp üfleyerek verdim. Zile basıp beklemeye başladım.

"Aa Özgü Hanım? Hoşgeldiniz." dedi adının Şermin olduğunu öğrendiğim kadın.

"Hoşbulduk." dedim dilimin döndüğünce. Küçük dilimi yutacak kadar heyecanlıydım.

"Salondalar." dedi sevimli kadın. Başımı sallayarak teşekkür ettim.

Sırt çantamı tek omzuma atıp saçlarımı sol omzuma aldım. Saçlarımla beraber giden siyah uzun zincir küpemi düzeltip salona doğru yürüdüm.

Baran'ın da burada olduğunu görünce iki gün önce yaşananlardan sonra buna sevinsem mi üzülsem mi bilemedim.

Özge beni görünce yerinden fırlayıp boynuma atladı. "Geri döneceğini biliyordum." dedi zıplayarak.

Zoraki bir biçimde gülümsemiştim zira (bu kelimeyi ilk kullanışım snzksps) gözlerim annemin üstündeydi.

Baran da beni görünce ayağa kalktı. Sıkıntıyla gülümseyip kolumu sıktı. "Hoşgeldin." dediğinde cevap veremedim çünkü ne yapmam gerektiğini kestiremiyordum.

Olcay Bey de burada gözükmüyordu. Sadece annem kalmıştı. O da cin görmüş gibi bakıyordu. Sanki ben farksızdım.

"İyi misin?" diye fısıldadı kulağıma Baran. Başımı bir kere aşağıya indirip kaldırdığımda omzumu sıktı hafifçe.

Güven vermek istiyordu. Amacımı anlamış gibiydi. Son kalan cesaretimi de toplayıp bir adım attım.

"Ben geldim anne, sana geldim." dedim.

Sanki boğazına takılan birşey varmış da onu indirmeye çalılıyor gibi yutkundu.

Ayağa kalkıp yanıma kadar geldi. Elini uzatıp geri çektiğinde elini tuttum.

Bunu gerçekten yapmak istiyordum. O an emin olmuştum. Onu karşımda gördüğüm an kararımı vermiştim.

Elini istediği gibi hareket ettirmesi için bıraktım. Elini yanağıma koyduğunda gözlerimi kapattım.

Açtığımda gözlerimdeki yaşlar yüzünden etraf bulanıklaşıyordu. Net göremez olmuştum hiçbir yeri.

Görüntüm yavaş yavaş netleşirken annemin beni kendine çekmesiyle ellerim havada asılı kaldı.

Daha sonrasında ellerimi sırtında gezdirip sıktım ellerimi. Ayrıldığında ikimizin de gözlerinden yaşlar bir bir düşüyordu.

Gülümsedim kaslarımın tuttuğu kadar. Konuşmuyorduk hiçbirimiz. Dizilerde yapıldığı gibi bir duygusal müzik girse ortamdaki sessizliği engelleyemezdi.

Annem bir daha sarıldığında Özge de aramıza girdi. Gülüp daha da sıkı sarıldım.

"Kıskandım." dedi arkadan bir ses. Arkamı döndüğümde bana bakarak akmayan gözyaşlarını siliyordu Baran.

Aralarından sıyrılıp karşısında dikildim. Kollarımı boynunda bağladığımda gülüşünün sesi kulaklarımı doldurdu.

Ellerini belime koyduğunda "Teşekkür ederim." diye fısıldadım kulağına.

Kendini benden çektiğinde benim ellerim hala boynunda, onun elleri de hala belimdeydi.

"Ben birşey yapmadım ki prenses. Sen yaptın." dedi.

Başımı arkaya atıp "Çık" sesi çıkardım. "Sen burada olmasaydın geri topuklardım." dedim başımı sağa yatırarak.

Arkamızdan gelen sahte öksürük sesiyle ellerimi boynundan çekip yüzümdeki sırıtışı silmeye çalıştım.

Özge bana bakarak gülüyor, annem de ellerini göğsünde bağlamış gülümsüyordu.

"Gel, sana birşey göstereceğim." dedi elimden tutarak Baran.

Merdivenlerden yukarı çıkarken "Ne yapıyorsun?" diye mırıldandım.

"Yapmam gerekeni." dediğinde elini bıraktım.

"Ya güven bana." dedi elini yeniden kaldırarak. Elini tutup gülümsedim.

Bir üst katın arkalarında bir odaya girdik. Ben etrafı incelerken arkamda duruyordu.

Siyah-Beyaz tonların hakim olduğu odada bir balkon vardı ve yan odayla bağlantılıydı.

"Burası senin odan." dedi. Arkamda durduğunu hissettiğim için huylanmıştım.

Önüme döndüğümde burunlarımız değecek kadar yakındık.

"Derken?" dedi tek kaşımı kaldırıp.

"Aslında Özge doğduğundan beri var. Annen yaptırmıştı. Ama her yer pespembeydi. Sonra Özge seni bulunca senin sevmeyeceğini söyleyip tüm mobilyaları değiştirdi." dediğinde ellerim göğsümde odada turlamaya başladım.

"Tarzımı iyi bilir." dedim dolaba ve yanındaki masaya dokunarak.

"Yandaki oda da benim." dediğinde ona dönüp gülümsedim.

"Burada kalmayacağımı biliyorsundur umarım." dedim masanın kenarına tek bacağımı koyup oturarak.

"Ne bileyim? Belki beni kırmazsın da arada gelir kalırsın diye düşünmüştüm. Yani başkası için değil. Benim için." dedi kendisini göstererek. "Arkadaşız ne de olsa." dediğinde yüzüm düşmüştü ama belli etmemiştim.

Nasıl söyleyecektim ben o beni arkadaş olarak görürken onu sevdiğimi?

Özgü'den gelen şok itiraf. Duduf duf duduf.

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum... Sizi çoook seviyorum...♥♥♥

-Ceyda

Kardeşimin Abisi ~ÖzBar~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin