Kaybedeceğini bile bile neden mücadele ediyorsun? dedi. Öleceğini bile bile yaşadığını unutmuştu o an.
Bozmadım...
OZDEMIR ASAFMEDYA:CEMRE
CEMRE'DEN
Hayatımızın iki günde tepetaklak olması kesinlikle kaderin bir cilvesiydi. Hayır bu Yusuf ibnesi ne zaman ortaya çıksa bütün işler tersine dönüyor zaten. Sinirli bir şekilde söylenmeye devam ederken üzerime Sünger Bob'lu şort askılı pijamalarimi giyip camın kenarında ki koltuğa oturdum. Esin her zaman ki gibi kapının önünde kendi kendine birşeyler yapıyordu. Bugün beni gecistirdiginin farkındayım. Sadece sesimi cikarmiyorum. Yarın elbet neler olduğunu detayli bir şekilde öğreneceğim. Ben camın önünde dusuncelerimle boğuşurken Esin'in arkasında bir gölge belirdi. Ve evet o gölge tabi ki Mert. O Gölge Mert. MERT. oha ya. Bu çocuk niye sürekli Esin'in çevresinde? Ne zaman baksam Esin'in yakınlarında kıza çip taktı diye korkmuyor degilim. Neyse nasıl olsa yakında anlarız. Camın önünden kalkıp onları dikizlemeyi bıraktım. Mutfağa kahve yapmaya kalkmistim ki beklenmedik bir şey oldu. Şaka şaka sadece kapı çaldı. Mutfağa doğru yönelmiş olan bedenimi kapıya çevirdim ve seri bir şekilde kapıyı actim ki bu sefer gerçekten beklenmedik bir şey oldu. Emre elinde iki kahve kupasiyla kapıda dikiliyordu.
--- kavga etmeye kısa bir kahve molası versek Cemre ne dersin??kısa bir düşünmenin ardından tek başıma çok sikilacagima karar verip kapıyı tamamen araladim.
--- içeri gel.
Emre tamamen içeri girdiğinde yüzünde değişik bir gülümseme oluştu. Ve gözleri üstümü taradı. Işte o sırada bir metal sesi duyuldu. Evet evet benim jetonum. Üstümde çizgi film karakterli bir pijama vardı. Yüzümün kizardigini hissettim. Sonra beni ilk gördüğü zaman da pijamayla olduğumu hatırladım ve bozuntuya vermeden oturma odasına geçtim. Emre elinde ki kahveyi bana uzattı.
---tesekkur ederim. Hem kahve için hem de bugün yaşanılan şeylerde yanımda olduğun için. Çok sinirliydim ve yanlış bir şey yapabilirdim.---saçmalama Cemre ben yapılması gerekeni yaptım fazlasını değil. Ayrıca bu konu bence gündem de fazla kaldı başka şeyler konuşalım.
Bizim başka bir konu konusacagimiz kadar ortak bir noktamız yoktu ne konusabilirdik ki. Üstelik bugüne kadar anca kavga edebilmistik.
---o zaman konuşacak başka bir konu bulma işini sana bırakıyorum.
Dedim gülerek.
---ben buldum aslında sana birşey sormak istiyorum yanlış anlama ama istemezsen cevap vermezsin zaten. O gün okulda beni görmeden önce yanında bir çocuk vardı. Aynı çocuk eve de gelmişti. Çok merak ediyorum kim o?
Bu soruyu neden sorduğunu pek anlamasam da cevapsız bırakmaya gerek duymadım. Sonuçta Ayaz benim için eski önemini yitirmişti.
---o çocuk Ayaz bi zamanlar en iyi arkadaşlarımdan biriydi. Ak artık değil çünkü bana beni sevdiğini söyledi.
Emre'nin gözlerinde saf bir şaşkınlık oluştu.
--kanka ayağı göt ayağı oldunuz yani.Bu defa saf şaşkınlık benim gözlerim de dolaşıyordu. Yuh artık okuzlukte mastır yapmak bu oluyordu demek ki
---ne biçim konuşuyorsun bee.
Öküz müsün? Diye cirladim.
Emre sesine yüzünü burusturdu. ---bu ses ne ya kulagimi kaybettim. Ayrıca haklıyım sonuçta tam o çocuktan beklenecek davranış. Benim anlamadigim nokta sen bu çocukla nasıl arkadaş olabilidin.
Bir bakıma haklıydı. Ben de bazen kendime şaşırıyorum. Bu çocukla nasıl arkadaş oldum diye. Gerçi Ayaz iyi bir arkadaştı sadece saçma sapan bir takım duyguları aramıza sokmuştu.
---Ayaz iyi bir arkadaş Emre ve sandığın kadar salakta değil. Aksine ben ona ne kadar salak desem de zeki bir çocuk.
Yüzünde umursamaz bir ifade vardı. Sanki ben ne dersem diyeyim umurunda değildi.
---ne kadar zeki olduğu belli.
Bu çocuk beni sinir hastası etmek için mi gelmişti buraya.
---senin yanında dolasanlari da gördük bugün. Ben de sana bir soru sorayım. Zeka seviyesi ilkokul çocuğuyla eşit bir kızla gezmek seni rahatsız etmiyor mu?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
iki deli bir olunca
HumorSanki bu yıllar süren arkadaşliğimiz hiç bitmeyecek gibi. Ve bitmesin de biz onunla herşeye beraber göğüs gerdik sevgiye aşka ihanete geçmişe perde çekip hayallerimizi yaşamaya psikolog ve savci olup aşkı bulmaya geldik. Benim dondurmali onun çikol...