Tim bedenine geri döner dönmez çantasından çıkardığı siyah kıyafetleri giydi. Şehirde büyü kullanacağı için gecenin karanlığında fark edilmemek istiyordu. İkiz kılıçlarını alıp kuşağına geçirdi ve beline bağladı. Tehlike anında kullanabileceği bir silaha ihtiyacı olabilirdi. Güç kullanabilmek için de kısa bıçaklarını kuşağının yan tarafına geçirdi. Saat 04.00 sularıydı. Bu işi halledip Kula'yı geri getirmesi için iki saati vardı. Hiç vakit kaybetmeden evinin çatısına çıktı.
Tim, tüm sakinliğini koruması gerekiyordu. Ay ışığının yüzüne vuruşunu, ruhunun derinliklerinde hissetti. Belinden bıçağını çıkarıp, sol elinin avucunu boydan boya kesti. Kanını kullanarak avucuna bir mühür çizdi. Elini aya doğru kaldırdı. Bembeyaz ay ışığı birden kızıla dönüştü ve Tim'in avucuna çizdiği mührün aynısı ay yüzeyinde belirmişti. Avucundan bileklerine akan kan, Tim'in omuzlarına kavuşamadan yok oluyordu. Tim gözlerini kapatıp, dünya üzerinde yaptığı bütün mühürlerin yerlerini tespit etmeye başladı. Astral Dünya'da, Ryan'ın koluna çizdiği mührü yakarak bedenine işlemişti. Dünya üzerinde bulunan mühürlerin yerlerini ararken, derin nefes alıp veriyor, içine bulunduğu durumun gerginliğini düşünmemeye çalışıyordu. Odaklanmıştı. Kızıl ay ışığı Tim'in dünya üzerinde yaptığı tüm mühürleri ona yansıtıyordu.
Kısa bir süre sonra Ryan'ın olduğu yeri buldu. Elini yumruk yaptı ve bıçakla açtığı kesiği iyileştirdi. Ay ışığı yeniden beyaz rengine kavuştu. Üstündeki mühür de silinip gitti. Sağ işaret ve orta parmağıyla sol bileğindeki kanı tüm koluna şerit oluşturacak şekilde sürdü. Kolunu yeniden kaldırdı ve çatıda geriye kalan Tim'in hızından ayağa kalkan tozlardı. Gözlerini açtığında Ryan'ın ölü bedeninin yanındaydı.
Ryan'ın bulunduğu yer dağlık bir alandı. Oldukça soğuk ve ıssızdı. Astral Dünya'da uzun süre bulunan kişiler için çok ideal bir yerdi. Evinin arka tarafı geniş, boş ve düz bir alandı ve bu tam da Tim'in aradığı bir yerdi. İlk olarak Ryan'ın bedenini bu boş alana çıkardı. Ryan'ın bedenini kenar bir yere bıraktı. Bedeni soğumaya başlamıştı ve fazla zamanı kalmamıştı. Yardıma ihtiyacı vardı. Yapacağı büyüyü tek başına yapamazdı. Tim kimden yardım isteyeceğini çok iyi biliyordu.
Dünyada yaşayan Kevin isimli bir cadı, barda edindiği kız arkadaşıyla cadde üstünde yürür iken, Tim ara sokakların birinde sırtını bir binaya yaslamış Kevin'ın oradan geçmesini bekliyordu. Kevin geçerken Tim seslendi;
- Merhaba Kevin. Görüşmeyeli uzun zaman oldu.
Tim'im kafasında bulunan siyah kapüşon yüzünden Kevin onu tanımadı. Tim Kevin'a doğru yavaş adımlarla ilerler iken Kevin kız arkadaşının elini bırakarak, kendisini korumak için hızlıca bir büyü yaptı.
- Tenebri Nigerio
Kevin'ın elleri siyah, dalgalanan bir ateş tutuyordu. Sihirli sözleri bitirdiğinde, ateş Tim'e doğru hızla ilerledi. Tim sağ elini ateşin ilerlediği yönde savurdu. Avucundan mor renkte bir toz yayıldı. Tim;
- İnrumian
Mor toz, ateşi birden dağıttı. Tim, Kevin'in üstüne yürümeye devam etti. Yeterince yaklaşınca, Tim Kevin'ın yakasından tutup duvara fırlattı. Bir eliyle göğsüne baskı yapar iken diğer eli ile kapüşonunu çıkardı. Kevinin göz bebekleri korkudan fırlayacaktı ki, karşısındaki kişini Tim olduğunu anlayınca yüzünde bir tebessüm oldu.
- Dostum! Beni gerçekten korkuttun.
- Böylesine usta bir cadı bu kadar kolay mağlup edilmemeli.
Tim, Kevin'ın kız arkadaşına döndü ve avucunu kızın alnına bastırdı. Tim'in avucunda çizili olan mühür kızın alnında belirmişti. Parmaklarını şıklattığında kızın alnı birden parladı ve gördüğü her şeyi unuttu. Tim kıza;
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Uyuyan Hayatlar
FantasyAstral hakkında bilgi edinmek isteyen Kula, abisi Tim'e Astral hakkında sorular sorar. Çok geçmeden kendisini Astral Dünya'nın ortasında bulur. Artık hayatı her zamankinden daha maceralı ve daha korkunç bir hale bürünür.