2. Bölüm~Cennet Gelini☪

10.7K 465 92
                                    

Rabia kocaman olmuş gözlerle karşısında emeklerini mahveden adama baka kaldı. Ne şanstı ama yine aynı ortama denk gelmeleri. İçindeki sinir bir volkan gibi hala sıcacıktı Rabia'nın. Hazar ise kızın gözlerinde gördüğü ateş karşısında bir an eriyecek gibi hissetti. Öyle koyu bir sinirle bakıyordu ki... Arkadaşlarının dediği gibi belki haksızdı ama Hazar kendine tokat atılmasını gururuna yediremedi. O yüzden böyle davranmıştı. Kızlardan gözünü alıp ailesine döndü sırıtarak.

-"İyi akşamlar güzel ailem." Annesi ne olup bittiğine anlam veremiyordu.

-"Ne oluyor Hazar."

-"Yok bir şey anne. Bende size bir misafir getirmiştim ama?" Bu sırada kapı çalındığında Hazar kapıyı açtı. İçeriye bu defa iki kişi döndüler. İkinci gelen kişi Fatoş ve Rabia'da şaşkınlık yarattı.

-"Serkan." Diyebildi Fatoş. Serkan ise sırıtarak cevapladı.

-"Sarı Ördek." Herkes şok içinde kalırken sonunda oturun diyen Meltem Hanım'ın lafıyla herkes koltuklara oturdu. Fatoş Serkan'a burada olduğu için şaşkınlıkla bakarken Rabia ise hala Hazar'ı göz hapsinde tutuyordu. Elinde olsa bir kaşık suda boğardı bu artisti.

-"Hadi anlatın. Kim kimi nereden tanıyor?" Meltem Hanım sonunda ortaya sorduğu soru ile cevap almayı umdu. Hazar'ın önce Fatoş ardından Rabia'yı tanıması canını sıktı kadının. Zira hiç sıcakkanlı bir ortam değildi. Hele Rabia ile.

-"Ben oğlunuzu hiçbir yerden tanımıyorum Meltem teyze. Sadece meydanda Serkan'ın yanında gördüm. Ama Rabia'nın nereden tanıdığını bilmiyorum." Dedi Fatoş. Rabia'ya bakarak anlatmasını ister gibi baktı. O da başladı anlatmaya.

-"Ben tiyatro kursuna gidiyordum. Orada başrol oyuncusuydum. Rolüm de gotik bir kızı canlandırmaktı. O gün evde hazırlandım. Siyah içerisine büründüm her tarafım sipsiyahtı. Saçlarımın özel olarak yapılması gerekiyordu. Orada yapılmayacağı söylendi bende kuaförde yaptırdım ve hemen tiyatronun sahneleneceği yere gitmek için yola çıktım. Tabi insanlar bana garip garip bakıyorlardı. Sonra oğlunuz olacak bu ök-" Dilinin ucunu ısırdı. Şirince sırıttı.

-"Bu ömür törpüsü oğlunuzla karşılaştık. Beni çevirdi ve gıcıklığına kimlik sordu. Polis diye bende tırstım gösterdim. Beni oyaladı, benimle dalga geçti. Bende ona meydanın tam ortasındayken tokatı bastım ve öküz diye bağırdım. Beni tutukladı ve götürdü. İfadem alındı, görev başındaki memura hakaretten bir gece nezarethane de tuttular. Tabi bu sırada gösteri çoktan başladı ve bitti. Başrol oyuncusu yoktu. Herkes sinirliydi bana. Altı ay emek verdik biz ona. Beni kovdular." Yumuşak bakan güzel gözleri Hazar'ın gözlerine değince kaya gibi sert bir hale büründü.

-"Hepsi sizin bu öküz oğlunuz yüzünden. Af edersiniz böyle kaba konuştuğum için ama emeğimi mahvetti." Meltem Hanım bu sırada sürekli karşısındaki kızın oğluna öküz demesi ile gülmekten kendini alamadı. O ara Hazar'ın sesi duyuldu.

-"Yani sen öyle antin kuntin giyinmiyorsun."

-"Rol icabı dedik ya. Kafan mı basmıyor koca kafa." Rabia'nın Hazar'a karşı sert ve tersleyici davranışları herkesin gülmesine neden oldu. Cidden Hazar her şeyi mahvetmişti.

-"Peki, siz nereden tanışıyorsunuz?" Fatoş ve Serkan'a bakarak sorulan bu soru ile Serkan ayağa kalkıp üç kişilik koltukta oturan Fatoş'un yanına oturdu. Elini onun omzuna attı.

-"Meltem Teyze bu kız benim yavuklum." O an gülerek söylemesi ve herkesin gülmesi ile Meltem Hanımın büyük bir hayal kırıklığı yaşadığını göremedi kimse. Oysa ne çok istiyordu Fatoş'u Hazar'la beraber görmeyi. Bu düşünceleri şuan Serkan bilseydi ortalığı duman ederdi orası ayrı bir konu. Sırf sarı bir melek dediği için bile Hazar'ın kafasına sıkabilirdi. O gün ne kadar da sinirlenmişti Hazar'ın o söylediği sözlere.

Benimle Misin? (Çevikçi Serisi-3)🇹🇷Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin