Katherina ''Emin olma Sherlock birkaç kişi de olabilirler .'' yalnız bunu bende şimdi fark ettim yoksa birkaç kişi olabilirler mi .''
Karen ''Yalnız Queen o kadar zeki değil.'' aslında haklıydı onun anladığı tek kıyafetleri kombin etmek gerçi onu da düzgün yapamıyor ama olsun.
Katherina ''Sam bence geç olmadan çıkalım. Ayrıca Karen kaç gün hastanede kalıcaksın ?''
Karen ''Yarın taburcu olucam. Kıskandım siz ikiniz gidiceksiniz ve ben burada yatıyor olucam iğrenç.''
Katherina ''Ah yazık bebeğime.'' bunu söyleme şeklin allahım ezdim resmen .
Karen ''Tamam sus be beyinsiz.'' elindeki yastığı alıp bana fırlattı.
Sam ''Rahat bir şeyler giy yalnız ajan gibi olucaz.'' kahkaha atmaya başladı. Karen ve ben ona öldürücü bakışlar atınca sustu tabii.
Katherina ''Rahatım ben düşünceli arkadaşım benim.'' neyse cidden bu kadar makara yeter makara deyince aklıma makarna geldi yalnız acıktım mı ne ?
Karen ''Şu pano şurada mı durucak ?''
Katherina ''Ah onu hiç düşünmedim.''
Karen ''Araban da dursun işte biri görücek falan mal mı bunlar derler.''
Katherina ''Ahahaha çok komik salağa bak kimin için uğraşıyoruz burada.''
Sam ''Kızlar daha fazla konuşucak mısınız ? geç kalıyoruz .''
Karen ''İyi gidin.'' sam aramıza çok çabuk girdi nasıl olduğunu tam olarak çözemedim gerçi bi dakika hatırladım o benim ağaç sandığım biriydi ah evet mantıklı.
Katherina ''Hadi çıkalım ağaç.''
Sam ''Ağaç ?'' oh shit.
Katherina ''Ne ağacı ?'' anlamamazlıktan gelme Vol-1 .
Sam ''Bana ağaç dedin.''
Katherina ''Uykun var sanırım.'' hadi az kaldı yicek deneme Vol-2 .
Sam ''Ne uykusu ya bana ağaç dedin bir dakika yoksa sen bana odun demeye mi getiriyorsun ?'' tamam yanlışlıkla ağaç demiştim ama konunun buraya geliceği aklıma gelmemişti bu yüzen ona şaşırarak baktım o da bana aynı şekilde baktı. Bakışmamız o kadar uzun sürmüştü ki Karen bize ''Defolun odamdan'' diye bağırdı.
odadan çıkarken Karen'a öpücük attım ve panoyu alıp çıktım. Hastane de başına bir şey gelmez yani rahatız. Arabama doğru yürürken sam bir şeyler mırıldanıyordu çok mu konuşuyo ne ?
Sam ''Heyy daldın ?''
Katherina ''Yok dinliyorum zaten.''
Sam ''Benle baş başa kalmaya meraklısın sanırım ? bu kadar erken çıktın ?''
Katherina ''Yok eve gidip rahat şeyler giyicem sen de beklersin artık.'' Kötü kadın gülüşü yaptım. kötülük.
Sam ''Ciddi misin rahat olduğunu sanıyordum.''
Katherina ''Ajan gibi olunca tabii.'' ahha bu çocuk çok saf.
Tam o sırada kapıyı açacakken Sam önüme geçip kapıyı açtı ve bana sırıttı ona anlayan bakışlar attım bu bakışı atarken hep mal gibi gözüktüğümü düşünmüşümdür.
Sam ''Bakma ya öyle bana odun dedin.'' gözlerimi devirerek sürücü koltuğun geçtim. Arabayı çalıştırırken Sam'in arka koltukta olduğunu fark ettim. Sanki şöförüyüm adama bak ya !
Katherina ''Ben sana odun dememiştim Ağaç, koca bir Çınar Ağacı !''
Sam ''He ben ön koltuğa pano sığmaz diye arkaya geçmiştim.'' Sam'in laz olduğunu düşünmeye başlıyorum ve ona cevap vermeyip arabayı sürmeye başladım. Eve geldiğimde Sam'e bakıp arabadan indim ve ''Rahatlık önemli !'' diye bağırdım.
Sam ''Ben de üstümü değiştire bilir miyim ?'' bu sorusuyla bir anda anda afalladım.
Katherina ''Bizim evde mi ?''
Sam ''Tabiki de hayır senle koşu yaparken karşılaşmıştık evim buralarda.''
Katherina ''He tamam o zaman on dakika burada ol.''
O gittikten sonra odama çıktım ve yatağa oturdum. Aklımda şeytani planlar vardı. dolabımdan siyah deri taytımı ve onun üstüne taytın bittiği yerden başlayan deri dar siyah ceketimi giydim ve ayakkabı dolabımdan siyah deri uzun çizmemi giydim ve aynanın karşına geçtim ve kahkaha atmaya başladım tamam dışarıdan gören şizofren diyebilir ama tam anlamıyla Sam'in bahsettiği ajanlara benzemiştim. Aşağıya indiğimde Sam'i gördüm ve ağzım O şeklinde açık kaldı. Çünkü Sam smokin giyiyordu.
Sam ''Ne yani hiç James Bond izlemedin mi ?'' ditcek bir şey bulamıyordum.O... HARİKA GÖZÜKÜYO YAAAAAA Mal mal ''hı-hı'' dedim.
Sam yakasını tutup ''Brook, Sam Brook'' dedi havalı havalı.Bu çocuk mal mı ya şuan gerçek James bond'un nasıl göründüğünü unuttum. Ben hala şaşkın şaşkın bakarken Sam'in de bana aynı şekilde baktığnı çok sonra fark ettim.
Sam ''S-senin bu halin ne?'' O sırada ne giydiğim aklıma geldi ve sırıttım.
''Yeşil veya kırmızı olmaması kötü tabi''Sam anlamamıştı doğal olarak daha da sırıttım. ''Ne var sen hiç casus kızlar izlemedin mi?'' Sam hala anlamamıştı ama açıklayacak değildim. Arabaya bindik. Bu sefer o şöför koltuğuna geçti ve okula doğru sürmeye başladı.Bir onun üstüne birde kendime bakıp güldüm. Delimiyiz ne ya????
Gençler heyy uzun bir aradan sonra tekrar söz verdiğim gibi 29 nisan da yayınladım çok özlemişim hikaye yazmayı :D beğendiyseniz lütfen belirtin
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Geçmişim Geleceğime
Ciencia FicciónGizli bir arama yoksa sadece telefon sakası mı ? Peki hayatı bu sıralar garipleşen bir insan bir bunu nasıl algılar ? Yeni tanıştığı birini aslında bu kadar yakından nasıl tanıyabilir ? Aramaların arkasında ki kim olabilir ? Olayı çözebilecek tek ki...