"Aşk İyileştirir"

399 19 8
                                    

Bölüm Şarkısı : İzel & Ümit Sayın "TutunEllerimden"

İyi Okumalar...🎈

Mehmet Esma gelmeyince cafedeki masaları temizlemek ona düşmüş, söylene söylene temizlemeye başlamıştı.

"Tamam ilk yardım ettiğimde iyi değildin şimdi ceza için bilerek geç geliyorsun ama koskoca cafeye ben nasıl yetişeyim tek başıma?!" Elindeki bezi masaya fırlatarak oturup dinlenmeye başladı Mehmet. Bir kolunu masaya yaslayıp, başını avucunun içine alıp gözlerini kapattığında Esma'nın sessiz sessiz gelip önünden mutfağa geçtiğini bile sezmedi.

Mehmet yorgunluktan kendini uykuya teslim edeceği sırada mutfaktan gelen ani sesle ayağa kalktı. Esma'nın olduğunu düşünerek mutfağa gittiğinde etrafta kurabiye malzemelerinin olduğunu görünce şaşırdı.

"Esma sen bir saat önce yapmadın mı kurabiyeleri?" Mehmet'in bunu sormasını bile duymadı Esma elindeki çukur tabağa hazırladığı malzemeyi eli kopacak hızda karıştırmaya başlamıştı. "Esma iyi misin?" gelen diğer soruyla artık acıdan gözlerinden yaş akmaya başlamıştı Esma'nın. Hızını kontrol edemeden düşürüp kırdığı çukur tabak ile çığlık atarak yere çöktü ve ağlamaya başladı.

Bir elini yumruk yapmış duvara vururken, diğer elini açık tutup yere sertçe vurmaya başladı. Tam camların üstüne vuracakken "Hop!" Mehmet son anda havada yakaladı Esma'nın elini. Kendini yere atıp Esma'nın kendine zarar vermesini engellemek için kollarını zorda olsa tutup kendine çekti ve sarıldı Mehmet. "Sakin ol, sakin ol.." Bir eliyle korkarak başını okşamaya başladı Esma'nın. "Tamam her ne olduysa geçecek, söz veriyorum sana. Sana bu acıyı çektiren kimse ağzını burnunu dağıtacağım emin ol buna!" Mehmet Esma'nın aksine sakince bunları söylediğinde sadece gülümsedi Esma.

"Biliyor musun? Hayatım boyunca beni ne olursa olsun yargılamadan, sorguya çekmeden, susturmadan, kalbimi kırmadan, dinlemeden inanan; güvenen, yardımcı olan tek erkek sensin hayatımda."

Mehmet bu sözlerle sinirle soluyarak gözlerini kapadı. "Alp mi?" Sakince sorduğunda Esma gözlerini kaçırıp başını sadece Mehmet'in omzuna yasladı.

"İlk gördüğüm anda anlamıştım seni üzeceğini ama yapmaz, dedim durdum salak gibi uyardım birde! Şu haline bak."

"Halbuki özür dilemişti bugün. Evin içinde hiç unutmamamı ister gibi romantik bir süpriz hazırlayıp gitmişti peki ne oldu biraz önce ? Neden bitti. Ben mi çok safım? Yoksa tüm hisleri yalan mıydı bana karşı?"

Mehmet tepkisizce düşündüğü sebebin olmamasını, o sözleri Esma'dan duymak istemektenn korka korka dinlemeye devam etti herşeyi.

"Sadece küçük bir kağıt parçasını okudum. Sevgilim sonuçta, niye uzaktı benden, neden soğuktu bana merak ettim! Birşey saklıyordu kağıdı alıp yanlışlıkla benim ismimi yazdılar bu raporlara dese bile inanırdım. Ama o kızla konuşmaları, sonra sonuçları görmem üstüne Alp'in bağırışı, çağırısı, en son kırılacağımı bile bile üstüme gelerek konuşması, bitti deyişi. Ben ne yaptım ona Mehmet? Hakkım değil mi gerçeği bilmek ? Sen söyle haddimimi aştım ben?!" Esma'nın bunları söyleyerek kollarını hızla Mehmet'in boynuna sarıp ağlamaya başladı. Saniyelere geçtikçe krize dönüşen hıçkırıklar Mehmet'in elini, kolunu bağlamış boğazını düğümlemişti.

Ağzını açsa ben biliyordum, ölme tehlikesi var. Seni üzmemek için demek istesede Alp'in akşamki çaresiz, korkak ve kırgın bakışları gözünün önüne gelip onu susturuyordu.

İki seçeneği vardı Mehmet'in ya herşeyi söyleyip Esma'nın içini rahatlatırken onu Alp'in de kendince haklı sebepleriyle günden güne çöküşe sürükleyip günün sonunda kendisine ağız burun dalan sağlam bir Alp olacaktı ya da ; Alp'in istedi gibi yapıp susarak Esma'nın günden güne eski haline dönüşünü, aşk acısı çekişini, hep kendini suçlamasını ve gerçeği ondan saklayan tüm arkadaşlarını kaybetmesini izleyecekti. Kendine kızıp aynı anda acıdı Mehmet. Keşke hiç gelmeseydim dedi içinden, bilmeseydim. Ama yapacak başka çaresi yoktu ya susacaktı, ya susacaktı.

EsAlp Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin