Bu da ne şimdi?

42 1 0
                                    

ONİKİNCİ BÖLÜM

Kays'ın ben de yarattığı kafa karışıklıkları ömrümü yedi resmen! Bütün gece acaba ne diycek acaba ne diycek diye düşünüp durdum. Ertesi sabah Kays telefonuma bir mesaj attı.

"Sabah kapıda bekle birlikte okula gidelim." 

Bir an smsim olmadığını unutup "Kaçta peki?" diye mesaj attım. 

Yanıt bile gelmedi boşuna kontörümden gitti. Salak Kays.

Normal çıktığım saatte çıktım. Bir iki dakika bekleyip giderim olmazsa diye düşündüm. Neyse ki Kays hemen geldi. 

"Neden mesajıma yanıt vermedin?"

"Her şeyi ayrıntılı planlamaktan hoşlanmıyorum. Hatırlarsan bir kere buluştuğumuzda da saat vermiştim ama yeri söylememiştim, prensip meselesi yani."

"Baya değişik prensiplerin varmış. Eee dün ne söyliycektin ?"

"Ha o mu, söylemekten vazgeçtim."

Hee oldu canım senin keyfine göre yaşayamam ben

"Ama merak ettirdin ya şimdi vazgeçemezsin!"

"Tamam tamam söyliycem, tepkini ölçmek için öyle dedim."

"Biliyor musun? Tam bir pisliksin."

"Biliyorum. Hatta söyliyceğim şey de bununla ilgiliydi."

"Ne yani, tam bir pislik olduğunu mu söyliycektin?"

"Yo hayır, bana nasıl tahammül ettiğini çok merak ettiğimi söyliycektim."

"Bu cidden benim için çok zordu. Ne o, senden kurtuluyor muyum yoksa?"

"Benden kurtulmak mı istiyorsun Venüs?"

"Kafamın daha rahat olması için iyi olurdu. İnsanın garip ve pislikçe davranan bir arkadaşı olduğunda yaşaması pek de kolay olmuyor." 

"Sence gerçekten arkadaş mıyız?" 

"Hayır Kays, kardeşiz(!)"

"Neden olmasın?"

Kays'ın kafasını duvara sürtmek istedim bi an. Yine benle kafa buluyordu. Yoksa bulmuyor muydu? 

"Kesinlikle kardeşiz. Neyse okula geç kalıyoruz. Kardeşliğimize daha sonra devam ederiz."

Sinsice kahkaha attı.

"Tamam kardeşim."

İçten içe Kays'ın bana açılmasını beklerken bunları duymak, beni ister istemez intihara itti. 

İmkansıza DoğruHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin