Arkamı döndüğüm de karşımda Moloch'u görmeyi ummuyordum. Zayn gelebilirdi ya da hiç olmazsa Tom.
"Anlamadım?" Ayağa kalktığım da ben de artık onunla aynı seviyedeydim. Yani tabii ki o benden daha uzundu ama yer de olunca iyice küçük görünüyordum.
"Tom'u seviyor musun?" Yanıma kadar yürüdü ve devam etti. "Ya da Zayn'i?" Tanrı'm! Nereden öğrenmişti bu şimdi! Sertçe yutkunup gözlerimi kaçırdığım da ne cevap vereceğimi düşünmeye çalışıyordum.
"Hangisini seviyorsun?" Tom'u desem, Tom beni asla rahat bırakmazdı. Hem ben onu sevmiyordum ki. Zayn desem, işte o zaman kötü olurdu. Birbirimize aşık olmak yoktu. Ve ben kuralı çoktan çiğnemiştim.
"Tom'u sevemezsin. Çünkü o lanetli bir Melek ve o'na kimse aşık olmaz olamaz. Bu durumda," Geri adımlayıp başımı olumsuz anlamda salladım. "Zayn'i seviyorsun."
Bunu anlamış olmazdı. Bu... imkansızdı. Zayn'i sevdiğimi nasıl anlayabilirdi ki? Başkasını da seviyor olabilirim. Mesela oğlunu.
"Zayn'i s-sevmiyorum. Yani sevgili anlamında. Arkadaş olarak seviyorum. Aşık değilim yani. Çünkü ben o'nu hep arkadaşım olarak gördüm. Biz sevgili olamayız. Böyle bir şey düşündüğümden değil, kurallar öyle. Hem siz de çok kıza--"
"Zayn'e aşıksın." Hiçte belli etmemiştim aslında. Nereden çıkarttı ki bunu?
"Seviyorum, doğru ama bunu ona söylemeyin, lütfen. Hem ben bunu kendi içim de yaşayabilirim. Ceza vermenize gerek yok. En azından Zayn'e o'nun bir suçu yok." Başını olumsuz anlamda sallayıp arkasını döndü ve geriye doğru yürümeye başladı. Ben babamı özledim ama! O böyle durumlar da bana destek olurdu. Hatamı sürekli yüzüme vurmazdı.
Hoş Zayn'e aşık olmam suç mu onu bilmiyorum.
Ama annem aşık olmanın Dünya'da ki en güzel duygu olduğunu söylerdi. Ah, nasıl da unuttum. Burası Dünya değil!
"Şu anlık aramız da kalacak. Ben yine gelirim." dediği anda ortadan kaybolmuştu. Bu aniden ortadan kaybolma işini bana da öğretin artık!
*Zayn'in Anlatımı'ndan"
"Mia'ya zarar verir mi?!" Tom'a doğru dişlerimin arasından tısladığım da başını olumsuz anlamda salladı. Bu çocuğu hiç bir zaman sevmeyeceğim!
"Asla bir kıza zarar vermez." Her ne kadar biraz olsun rahatlasam da içim de ona zarar vereceği düşüncesi gezip duruyor. Tom asla çenesini tutamaz değil mi? Ne demek "En azından Mia beni seviyor." Demesen ne olurdu ki? Mia seni seviyormuş. Seni Tanrı bile sevmez!
"Zayn, konuşmamız lazım." Başımı Moloch'a çevirip hızla yanına yürüdüm. Ne zaman gelmişti bu?
"Mia ile konuştum. Merak etme o'na zarar verdiğim falan yok." Derin bir nefes alıp seslice geri verdim.
"Nasıl emin olabilirim?" Haklıydım, Mia'yi görmeden nereden bilebilirdim ki doğru olup olmadığını?
"Bir ara gidip bakarsınız Tom ile." Tom ileymiş Ha-ha! Ne iyi ya! O piçle nasıl giderim ben Mia'nın yanına!?
"Ne konuşacağız?" Evet, bu konuyu gereğinden çok merak ediyorum. Tabii ki Mia ilk sırada.
"Mia ile bir daha pek görüşmeyeceksiniz. Hatta neredeyse hiç görüşmeyeceksiniz." Sertçe yutkunup bakışlarımı kırmızı duvarda sabitledim. Mia ile hiç görüşememek mi? Buna dayanabileceğimi sanmıyorum. Peki ya bunu Mia mı istemişti? Benimle görüşmemeyi yani.
*Mia'nın Anlatımı'ndan*
"Ama bu farklı bir aşk. Beni anlamıyorsun ki." Başımı olumsuz anlamda sallayıp önümde ki kızla konuşmaya devam ettim. "Ben Zayn'i görünce kalp atışlarımı kontrol edemiyorum. O'nun adı bir yer de geçince karnımda ki gergedanlara hakim olamıyorum."
"Garipsin sen." Kız haklı, garibim ben. Kesinlikle yakında Moloch'tan ağır bir azartı yiyeceğim. Neden onlara Zayn'e olan sevgimi anlatıyorsam. Onlar nereden bilebilirler ki?
"Yine ben geldim." Zayn'in sesini duyunca istemsizce hızlanan kalim ve karnıma giren sancıyla gülümsedim. Yanıma gelip benim gibi uzandığında başımı her zaman ki gibi o'na çevirdim. Her zaman ki gibi kusursuz olan yüzüne.
"Sana kötü bir haberim var." Kaşlarımı merakla havaya kaldırdığımda o da bana dönmüştü bile. Gözleri sanırım onların içinde boğulabilirim.
"Moloch, bir daha görüşmemize izin vermiyecek." Ağzım şaşkınlıkla aralanmıştı bile. Nasıl olurdu bu? Ben Zayn'siz olamazdım ki. Bu imkansızdı.
Ama bir dakika. Hepsi benim yüüzmden. Ben Moloch'a Zayn'i sevdiğimi söylemeseydim, bunlar olmayacaktı. Zaten görüşmemize izin vermiyorlardı ama en azından sıkı bir şekilde takip edilmiyorduk.
"H-Hepsi benim yüzümden." Kaşlarını çatıp doğrulduğun da yüzünde ki ifade çok karışıktı. Öfke mi, kin mi?
"Neden benimle görüşmek istemediğini bana söylemedin?"
*Oylar Ve Yorumlar!
Geç geldiğini ve ona rağmen kısa olduğunu biliyorum ama biraz sıkı bir andayım şu an. Bu bölümü bile zorla yazdım. Yoksa yarın okulda beni öldürecekler :D Geçen bölüme 50 vote gelmiş. Gerçekten çok sevindim. Umarım bu bölüm de de vote'lersiniz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Black Angel (ZaynMalikFanFiction)
Fanfiction"Sensin o!" Kaşlarımı havaya kaldırdım. "Ne?" Gülümseyip dibime kadar geldi. "Sensin! Seçilmiş kişi sensin!" Benim gibi yere çöktüğünde kendimi daha geriye ittim. "Uzak dur benden. G-git buradan." Elini yanağıma koyup okşadı. "Artık benim senden uz...