Ertesi gün yine okula gittik. Son 2 dersimiz boş geçtiği için bol bol muhabbet etme fırsatımız oldu arkadaşlarımla. Muhabbet etmekten sıkılmıştım artık. "Şişe çevirmece" oynamayı teklif ettim arkadaşlara. Onlar da bunun iyi bir fikir olduğunu düşünerek kabul ettiler. Mehmet'e soru sorma sırasına bana geldi. Mehmet'e "En sevdiğin şey nedir?" diye sorduğumda, birden ortamın havasını değiştiren o cevabı verdi:
"Ben cinleri çok seviyorum!". Herkes birbirine bakınmaya başlamıştı. Herkesin içine bir korku sinmişti ve korktuğunu çok belli eden Mert, yeter bu kadar oyun deyip oyunu sonlandırmıştı.
O günü öyle geçirmiştik ve sonunda boş dersler de bitmiş ve evin yolunu tutmuştuk. Mehmet nedendir bilmiyorum bir anda cinlerle ilgili konuşmaya başlamıştı. Yaklaşık 10 dakika boyunca o hiç susmadı ben de hep onu dinledim. Sonunda "yeter artık!" diye bağırdım. "Neden bunları bana anlatıyorsun?" diye sordum..
Cevap vermedi. Bu şekilde, hiç konuşmadan evlerimize dağıldık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Korkunç Günlerim _ CİNLERİN GAZABI
KorkuGüzel giden hayatımın bir anda değişen kaderi... Bundan yaklaşık 1 yıl önceydi. Ben korkmak nedir bilmezdim. Mehmet cinlerle uğraşan bir arkadaşımdı. Benim de cinleri araştırmamı istiyor, onların gerçekten de var olduklarını ve bizlere iyi birer ark...
