Uzaktanda Severim

uzaktan da severim 9

"Hadi dökül artık."

Tuğçe oflayarak anlatmaya başladı tabi bende can ve başla dinlemeye. " ya işte orda numaralaştık. okulda da buluştuk bir ara, hatta geçen gün sen beni aradığında bir arkadaşlayım dedim ya, orda aslında ben Süphan'laydım. Kızııımmm bana kahve ısmarladı yaaaa. Yeşil tişörtüne taptığım çocuuukkkk! Yerii.." Tuğçeye attığım tokatın bu denli ağır olacağını sanmıyordum fakat benim bile elim acıdıysa, tuğçe kafasını bana çevirince katliam çıktı demektir. Sıçtım pakize koş don getir!

***********************************

"Ya Tuğçe 3 adam yutmuşa döndün lan! yavaş olsana! kırcaksın kapıyı!" Evet yaklaşık 1 saattir Tuğçe beni yakalamaya çalışsada başarılı olamamıştı. Çünkü yaşaşın banyodaki canım tahta kapı, Çünkü yaşaşın benim uzun bacaklarım! Çünkü yaşasın güçlü kollarım!

"Aç dedim, seni geberticem kedi! Kaçamazsın benden anladınmı?"

"Bebeğim ilk önce bacak boyunu, yada dur direk boyunu uzatman lazım. Ben burdan çıktığımda attığın yumruğun karnıma gelmesinden korkuyorum. Zira karnıma veya kasıklarıma gelirse o yumruk, Açelya varislerinin sonu olur. O yüzden daha doğmamış olan yiğenlerinin katili olma ve yumruğunu gevşetip ben burdan cıktıktan sonra bana sarıl." diyebildim nefes almayı unutarak. Sonra dediklerimi ciddiye alıp sakinleşen ve artık kapıyı ittirmeyi bırakan Tuğçe'yi yoklayıp banyonun kapısını açtım.

Açmaz olaydım, Tuğçe çalışma masamın altındaki sandalyeyi banyo kapısının önüne koyup üzerine çıkmıştı ve alev saçan gözleriyle bana bakarak yüzüme bir tokat geçirmişti. Ama eli hafif ve küçük olduğundan canım çok yanmamıştı. " Bu bana tokat atığın içindi, sıradaki tokatım ise beni doğmamış yiğenlerimle tehdit ettiğin için olucak" Tuğçe elini havaya kaldırdığında üzerine çıktığı sandalyenin altından Tuğçenin arkasına geçip belinden yakaladım ve aşağı indirdim.

" Sincap sakin ol, tamam tokat attığım için özür dilerim" diyebildim sadece, çünkü hala Berk'i anlatmamıştı. Bu kadar sinirli olursa ve bende ona zıt gidersem bu sefer hiç anlatmayabilirdi ayrıca ben Berk olayını delice merak ettiğimden Tuğçe'nin suyuna gitmeyi planlamıştım.

"tamam affederim ama 2 şartım var" Ben söyleyeyim 'çikolataların hepsini bana vericeksin ve sen hiç birşey yemiyceksin' dicek. Gözlerimi devirdikten sonra nihayet cevap verebilme yeteneği bulmuştum. "söyle başımın belası ne istiyosun?"

"1. çikolatalarını bana vericeksin! 2. Berk'i şimdi anlatmayacağım, belki başka bir zaman anlatırım." Doğrusu 2. isteğini tahmin etmemiştim ve edemezdim de. Şuan beni bildiğiniz şah damarımdan vuruyordu. "Şakacı şey seni, 1. okey ama 2.si olmaz. kızım kudururum meraktan ben!"

Tuğçe omuz silkip çikolataların başına oturup yemeye başladı. "sen bilirsin, kudur köpek!"

*************1ay sonra**************

Yaklaşık 1 ay olmuştu ve Tuğçe bana Berk olayını anlatmamıştı. 1 aydır beni 'anlatıcam' diye kandırdığı yetmezmiş gibi birde 16 kez pizza, 24 kez gazoz ısmarlatmıştı. Bunun acısını Berk'i öğrenince almayacağım sanıyordu ama yanılıyordu. En ağırından alıcaktım intikamımı. Neydi bir söz vardı. Ha hatırladım, 'intikam soğuk yenen bir yemektir' ve bende bu söze uyup soğuk yiyecektim.

Beni düşüncelerimden ayırmayı -kapıyı kırarcasına açıp beni korkutarak odaya dalan - başaran kardeşime küçük bir telefonla kafasını yarmak istiyorum. Sakince Komodinimin ilk çekmecesinde duran canım ayfonumu- nokia 3310-çıkarıp Kamelya'ya fırlattım.

" ah bacağım!" acıyla inleme sesi gelince ilk önce ayağa kalktım ve kamelyayı kapıya attım. -Saçmalamayın sokak kapısına değil, odamın kapısına sadece.- Daha sonrada sırıtarak kapıya yaslanıp konuşmaya başladım. "lan öldünmü?"

"yok allah'ın izniyle, hayatın acısıyla tatlısıyla yaşayıp gidiyoruz. Açelya seni doğuranı varya!" bu sefer büyük bir kahkaha attım ve kapıyı açıp anneme seslendim. " Anne Kamelya sana küfür ediyo!" kapıyı tekrar hızla kapattığımda korkudan altıma etmem, tabiri caizse sıçmam bir olmuştu. Uha camım kırıldı lagggn!

Hızlıca cama yaklaşıp aşağıya baktığımda Yusuf'u gördüm. 'yol arkadaşım' filminde çalan 'hişt kız fıstık çıkı çıkı' şarkısını mırıldanıp yere eğilmiş bişeyler arıyordu.

"Fıstık veya taş arıyorsan camını kırdığın kıza dön bir bak derim" diye seslendim. Sonrada gülüp camdan aşağıya sarktım. "aaa fıstık camın nerde?" diye safça sordu. Bende camımın kenarında duran saksıyı alıp aşağı fırlattım. " salak az önce kırdın ya o camı." "haa iyi o zaman, anan evdemi?"

Yusuf ile son 1 aydır baya iyi arkadaş olmuştuk, Hatta Tuğçe'nin anneme yalvarmasıyla Yusuf bize gelmişti ve üçümüz bizde kalıp pijama partisi bile yapmıştık. Yani annemlede benlede çok iyi anlaşıyordu. Ama aramızda kalsın galiba annem Yusuf'u gay sanmıştı. Zaten farkı yoktu da neyse konumuza dönelim....

Tekrar gülerek, "nabıcan? babamı kacırmaya mı geldin?" Yusuf bu sefer benim arabamın tepesine çıkıp "vahide teyzeeee!" diye bağırmaya başladı. " sus allah'ın cezası! kapıya gel açıyorum"

Yusuf arabamdan inip kapıya gidince bende odamdan çıkıp kapıya koştum ve kapıyı açıp Yusuf'a gülümsedim. "hosbuldum, yürü seni kaçırıyorum." Dedi birden. Oysaki ben daha hoşgeldin dememisken. Ya sen beni nereye kaçırıyon nereye? Babamı kaçır, annemi kaçır, benim sevdiğim var yahu nabıcan beni? Nereye kaçırıcan "annee Yusuf beni kaçırmak istiyo kaçıyımmı?" diye bağırmamla Yusuf gülümseyip beşlik çakmam için elini havaya kaldırdı. Karşılık vermek için kaldırdığımda "komik değildi" dedi ve elimi havada birakıp kendi elini indirdi.

"Kim kaçırıyor seni? Ha Yusuf mu? Tamam kaçırabilir, sonuçta kaçırsa nolur, kaçırmasa nolur değilmi? " dedi ve kapıya gelip kolunu omzuma koydu annem. Biz annemle kıkırdayıp gülmeye başladığımızda Yusuf anlamamış bir şekilde kafasını kaşıdı ve konuştu. " anlamadım ama neyse, Vahide teyzeciğim konuya gireyim, ben açelya'yı kendime kaçırmıycam. Geziye kaçırıcam, yani bilirmiyim? dicektim" annem anlayışla kafasını salladı. " Ha şu gezi, tabiki orayada kaçırabilirsin. Dün geldi bizede mesaj, Murat ile konuştuk ve sana emanet ediyoruz ona göre." Ben şaşkınca Yusuf ve annem arasında gözlerimi gezdirirken annemle Yusuf gülüşmeye başladılar.

" Ya beni kim kime veya nereye kaçırıyorlar ve buna babam nasıl izin veriyor. Bişey anladıysam arap olıyım" dedim ve bende az önce Yusuf'un yaptığı gibi başımı kaşıyıp Yusuf'a sorgulayıcı bakışlarımı gönderdim. "Rizeye kaçırıyom kanka seni"

Bölüm çok ani bitti evet farkındayım ama sınav haftamın yarısindayim ve zaten bölümü 1 hafta sonra paylaşicaktim, fakat bekleyemedim ve hemen paylaşayim dedim.
Acaba Rize'de de neler olacak dersiniz? Spoi vermek isterdim ama bende bilmiyom daha sjsbsj
Neyse hepinizi seviyorum kendinize iyi bakın, vote ve yorumlarınızı bırakmayı unutmayın, sizi seviyorum
😘😘😘