VESVESEDEN NASIL KURTULURUM?

346 18 3
                                    

"Vesvese, takıntı vs. genel olarak temizlik, kontrol, cinsel, dini, simetri/düzen, dokunma, sayma, biriktirme, saklama, batıl itikadlar, uğurlu ya da uğursuz sayı ve renkler gibi birçok durumdan gelebiliyor. Bazen bu durumlar içinden çıkılmaz bir hâl alıp, yaşantımızı büsbütün esir edip, hem bize hem çevremizdekilere ciddi zararlar verebiliyor, daha ilerledikçe kişi kendisine “Acaba ben aklımı mı yitiriyorum?” demeye başlıyor.
Günlük hayatta gelen vesveselerin tamamının çözümü için birkaç cümle var eğer o cümleleri hayatına geçirebilirsen anında vesvesenden kurtulursun. Vesveseye müptela olmuş ve kurtulamayan çaresiz arkadaş bil ki senin vesvesen içi boş bir balon gibidir şişirdikçe büyür şişirmezsen söner hiçbir değeri kalmaz ve bil ki vesveseler, kuruntular, takıntılar ve diğer tüm sıkıntılar şeytanın sözleridir mesela:
“Dur bir daha yıka tam temiz olmadı, bak şu köşe kirli gibi, yoksa misafirler fark edebilir.”
“3. Rekat mı 4. Rekat mı kaçtaydın?”
“Acaba gusül abdestin oldu mu bak şuraya su değmedi gibi.”
“Eyvah! Allah’a karşı edepsizlik ediyorsun hemen namazı bırak.”
“Sen acaba inançsız mısın neden içindeki ses “Acaba Allah yok mu?” diyor sen Müslüman değil misin?”
"Ya yaptığım ibadetler boşuna gidiyorsa?"

Bunlar sana tanıdık geldi mi? Neredeyse hergün içimize gelen seslerdir bunlar. Bu yazıya da geçenler de bir kardeşimin “Abi bu mesele artık canımı çok yakıyor, ne yapacağım ben?” demesiyle ve başka kardeşlerimin de bu sıkıntı ile canının yandığını düşünmem ile başladım. Halk arasında kuruntu diye bilinen  Psikolojide; “Obsesif Komplusif Bozukluk” diye tabir edilen insanın canını sıkan bir şeydir “Vesvese”.

Ama biz bugün Vesveseyi çok farklı bir açıdan ele alacağız. Vesvesenin Allah’ın varlığını ispat ettiğini söylesem, bunuda şeytan yapıyor desem.. Yok artık diyorsun değil mi?

Şimdi bir düşün; Yolda yürürken arkandan bir taş atılsa sen kim attı diye bakarsın değil mi? Bize de bu vesvese taşını da kim atıyor acaba? diye sorgulamamız gerekir o halde mantıklı olarak.

Öncelikle şunu biliyorum ki namazda sana vesvese geldiğinde çok üzülüyorsun neden böyle şeyler aklıma geliyor diyorsun ve bu vesvese ciddi manada canını sıkıyor. Nerden mi biliyorum çünkü aynı şeyler bana da oluyor. 🙂 Bu sözlerden sıkılman ve acı çekmen, gelen çirkin görüntülerden üzülmen bunların senden gelmediğini gösteriyor. Senden gelse bu kadar üzülmez ve acı çekmezdin. Peki Bu sözlerin ve görüntüleri gözüne getiren kim?

Tabiki de Başımızın belası şu Şeytan.

Üstad Hazretlerinin dediği gibi ;

“Hem onunla beraber, o sözler, senin kalbin sözleri değil. Çünkü kalbin o sözlerden müteessir ve müteessiftir. Belki o sözler, kalbe yakın olan lümme-i şeytanîden gelen sözlerdir. Bunun zararı, yalnız tevehhüm-ü zararla mütezarrır olmaktır. Çünkü tahayyülü, hakikat tevehhüm eder. Şeytanın işini kalbine mâl eder. Zarar diye anlar, zarara düşer. Şeytanın dahi istediği odur.” (1)

Evet aslında şeytanın istediği de  vesveseden zarar görmemiz ve  huzurdan kaçmamız  ve gaflete düşmemizdir. Hatta geçenlerde bir kardeşimle konuşurken anladım bunu ve çok üzüldüm çünkü namazda vesvese gelmesinden dolayı üzüle üzüle namazını bırakmış bu kardeşim 🙁 Gelen vesveseyi kendinden zannedip şeytanın planı dairesinde hareket etmiş. Neyse ki o kardeşimizin sıkıntısını çözdük elhamdülillah.

Bu arada yazıya devam etmeden önce yazıyı okuyan kardeşime bir uyarı: Biraz daha yoğunlaş, çünkü biraz sonra hiç duymadğın bir hakikatı gün yüzüne çıkaracağız ama dikkat et beyinler yanmasın. 🙂

Biliyorsunuz ki hırsız boş eve girmez. Şeytan da bizleri boş bir ev olarak görmediği için özellikle namazlarda ve ibadet esnasında; Namaz kılarken, Kur’an okurken veya tefekkür ederken  vesveseleri ardı ardına diziyor. Bazen aklınıza  geliyordur ve şöyle diyor olabilirsiniz. “Ya ben başka işlerle uğraşırken çok az belki hiç vesvese gelmiyordu. Neden ibadetlerimde yoğunlaşırken bu vesveseler geliyor?”. İşte sebebi bu, seni Allah’ın huzurundan alıkoymak.

Evet şimdi anladık ki  Şeytan hepimizle aynı şekilde uğraşıyor ve aynı vesveseleri veriyor. Yazının ilk girişindeki gibi  neredeyse kelimeler bile aynı, hiç değişmiyor.

O zaman şunu söyleyebiliriz: “Söz ve kelimeler değişmiyorsa çıkış noktası aynıdır.” Çünkü birbirini tanımayan insanlara aynı vesvesenin gelmesi aynı yerden çıktığının bir delilidir.

Çıkış noktasının şeytan olduğunu da öğrendik.

Şimdi burada bir çıkarım daha yapacağız. Şeytan gafletteyken bize bu vesveseleri vermiyor. İbadetler esnasında veriyor. Gafletteyken vesvese yok veya az, gafletten çıkıp ibadete sarıldığımızda vesveseler bin türlü. Burdan anlıyacağımız, şeytan biz kötüyken bizimle uğraşmıyor iyiyken uğraşıyor.

Yani iyiliğe karşı savaşan bir şeytan var…

Şeytanın varlığı ile ilgili bu kadar konuştuktan  sonra şunu diyebiliriz; Bir şeytan varsa ve bu bizi  ibadetlerden alıkoymaya çalışıyorsa ALLAH’da vardır. Çünkü onun yolundayken bize saldırıyor.O nun yolunda koşanlar ile ugraşıyor. Demek yolumuz doğru. Yanlış olsa vesvese diye bir şey olmaz ve bizimle de ugraşmazdı.

Aslında şeytanın bize vesvese ile saldırması bizlere  ALLAH’ın varlığına delil olarak geliyor. Baksana Şeytanın üzerinden ALLAH’ın varlığını ispat ettik. Şeytana takva life yapmak bu olsa gerek 🙂 Evet  Dostum Artık senin içinde  rahat olabilir vesveseler senden değil Şeytandan. Kendinden zannedip telaşa düşme ve ehemmiyet verme.Bu arada şeytan namazında “Ya Allah yoksa?” derse,  sende “Sen bana bunu söyleyebiliyorsan zaten vardır.” diyerek onu kendi silahı ile vurabilirsin.

Selametle.."

***
Bu yazıları okumama neden olan; bunları Hümeyra'nın yazmış olması mıydı, yoksa İslam'ın tevazusu mu, bilmiyordum.. Ama İslami gittikçe merak ediyor ve daha çok araştırıyordum.

Hümeyra İslamı tanımam için açılan bir kapıydı ve ben o kapıdan çoktan girmiştim galiba..

İslam aradığım dindi.. Dalmak istediğim okyanustu..

Ve ben bu okyanusun içinde ki inci tanesine ulaşmak istiyordum..

ATEİST İMAMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin